Turizmin endekslendiği aşı işinde kargaşa var
Avrupa’da seyahatlerin serbest bırakılması aşı temelinde değerlendiriliyor. Aşı konusu ise adı ve tanımından başlayarak uygulaması halinde çıkacak hukuki sorun ve toplumda neden olacağı sonuçları ile her geçen gün biraz daha karışıyor.
Haber Merkezi |Pandemi nedeniyle seyahatlere getirilen kısıtlamaların kaldırılması için sektörün değişik kesimleri ve kamuoyundan hükümetlere peş peşe çağrılar yapılıyor. Başta Türkiye’nin turizmde kaynak pazarları olan Almanya ve İngiltere olmak üzere hükümetler bir yandan gelen baskı ve taleplere yanıt vermeye çalışırken bir yandan da yeni varyantlarıyla salgını önleme çabaları kapsamında seyahatlerin serbest bırakılmasını aşı temelinde ele alıyor. Seyahat kısıtlamalarının kaldırılması adeta aşıya endekslenmiş.
Aşı konusu; “aşı sertifikası”, “aşı pasaportu”, “dijital seyahat kartı” gibi adlarla ifade edilen aşı ile ilgili çalışmalar Avrupa Komisyonu tarafından “Dijital Yeşil Geçiş Kartı” adıyla yürütülüyor.
Bu konuda her ülke farklı düşünüyor, AB içinde görüş birliği yok.
“Pasaport, sertifika, dijital yeşil geçiş kart gibi uygulamaların turizmi ve iş seyahatlerini canlandıracağı düşünülse de bunun hem hukuki hem de güvenlik boyutu var. Aşı pasaportuna dâhil olmayan ülkelerin resmi olarak seyahate açılamayacak olması, bu ülkelerin riskli ve seyahat uyarısı yapılan sınıfında kalacak olması önemli bir sorun olarak görülüyor.
Aşı pasaportunun ayrıca fırsat eşitsizliğini derinleştireceği, bunun da hem hukuki hem de toplumsal sorunlara neden olacağı belirtiliyor.
Dünya genelinden istatistikler sunan Our World in Data web sitesine göre şu ana kadar 138 ülkede yaklaşık 565 milyon doz aşı yapıldı.
Bu 7,8 milyarlık dünya nüfusunun yalnızca yüzde 7,2’sini oluşturuyor.
Eğer aşılama aynı hızda ilerlerse, dünya genelinde herkesin aşı olması üç yıldan fazla sürebilir.
Yapılan çalışmalarda seyahatlerin serbest bırakılmasının aşıya endekslenmesinin doğru olmadığı belirtiliyor.
Aşı-turizm ilişkisinde kim ne diyor?
Aşı pasaportunu İspanya, Yunanistan ve Portekiz desteklerken Belçika, Almanya, İsveç ve Danimarka bunun ayrımcılığa neden olacağı için karşı çıkıyor. Diğer ülkeler ve uluslararası kuruluşlar da farklı değerlendirmeler yapıyor:
UNWTO: Aşı uygulamasının hızı ve dağıtımının beklenenden daha yavaş olması turizmin yeniden başlamasını daha da geciktiriyor.
AB: AB üye ülke yurttaşlarının AB bloğu ülkeleri içerisinde seyahatini mümkün kılacak “Dijital yeşil sertifika” olarak adlandırılan aşı pasaportunu zorunlu kılacak.
Almanya: Almanya 2. doz aşısını yaptıran ve Aşı Pasaportu’na işletenlere, aşıdan 15 gün geçtikten sonra seyahat özgürlüğü getiriyor. Almanya Sağlık Bakanı Jens Spahn, aşılanmış kişilerin yurtdışına seyahate çıkabileceğini söyledi. Almanya’da şu anda yaklaşık 4.5 milyon kişi, ikinci doz aşısını almış durumda. Hükümet “Aşı olana seyahat serbest” derken kamuoyunda “Aşılananlar nüfusun yüzde 10’u, geri kalan ne olacak” diye soruluyor.
İngiltere: Başbakan Boris Johnson COVID pasaportu uygulamasında etik ve pratik sorular olduğunu, uygulamanın toplumu böleceği ve ayrımcılığa yol açacağı endişelerini dile getirdi.
Fransa: Hükümet “Bu, ayrımcılık olur. Hukuki sorunlar yaratır” diyor.
ABD: Yönetim aşı pasaportuna karşı. Her eyalette durum farklı. Örneğin Teksas valisi Greg Abbott aşı pasaportunu kabul etmeyeceklerini söyledi.
“Aşı turizmi yasal değil, böyle bir uygulama yok”
Rusya’ya aşı turları düzenlendiği haberleri üzerine açıklama yapan Rusya Federasyonu Sağlık Bakanı Mikhail Muraşko, aşı turizminin yasal olmadığını, böyle bir uygulama da bulunmadığını söyledi. Muraşko, “Rusya’da iç ihtiyacımız için ayrılan aşılar kendi vatandaşlarımız içindir. Ülkemize turist olarak gelecek kişilere yapılması mümkün değil ve yasadışı bir uğraş sayılır” dedi.