İnce bellide demli çaya kim hayır der?

Faruk ŞÜYÜN

Ramazan’da iftar ve sahurda bol bol çay içiliyor. En çok tükettiğimiz biçimi klasik siyah çay. İşte dünyada 5 bin yıldır tüketilen “ince belli, tatlı dilli, kızıl saçlı” çayın kimi özellikleri… Tüm çayların kökeni camellia sinensis bitkisi; dünyada 3 bin çeşit çay üretiliyor. Ülkemizde çay üzerine ilk kitap olan “Çay Risalesi” 1878’de yazılmış. Nüfusumuzun yüzde 96’sı her gün çay içiyor. Çay, sudan sonra en çok tükettiğimiz içecek. Doğu dillerinde “çay”a; Batı dillerinde ise “tay”a yakın bir şekilde seslendiriliyor. Tam mayalanmış çay “siyah”, yarı mayalanmış olanı “oolong”, mayalanmamış olanı ise “yeşil” çay olarak anılıyor. Çay yapraklarının en makbulü, “çay filizi” denilen en üstteki 2-3 sürgün. Grip gibi hastalıklarda bitki çaylarının içilmesinin sağlığa yararlı olduğu söyleniyor. Bir de yalnızlığın en iyi arkadaşı çay. Ne diyor yazar Oğuz Atay: “Biz, çayın yalnızlığa iyi gelen tarafını da severiz. Avuçlarken ince belli bardağı, hücrelere kadar hissettiren sıcaklığında unuttuk yalnızlığı.” Zaten ince bellide demli çaya kim hayır diyebilir ki? Bu arada aman dikkat! Ramazan ayında oruç tutarken vücudumuz su kaybı yaşıyor. Yemeklerde bol bol çay tüketiyoruz diye kaybettiğimiz sıvıyı kazanmak için iftar, sahur arasında mutlaka 2 litre su içmeyi de unutmamalı.