Çıtır çıtır, besleyici lezzet: Börek

Faruk ŞÜYÜN

Yufkadan yapılan lezzetlere asırlardır börek deniliyor. Bazı sözlüklerde Türkçe burmaktan kaynaklandığı ifade ediliyor; Orta Asya’dan başlayarak tüm Türk topluluklarının yaptıkları düşünülüyor. Un, su, tuz ve yumurta ile karılan harçla böreğin hamurunu herkes açabiliyor. Bu nedenle yapmak kolay gibi gözükse de hamurun hakkını vermek, içine konulan malzemenin kalitesi, pişirilme gibi aşamaları ustalık gerektiriyor. Zaten meraklılar, börekleri hamurdan elle açıyor, yani hazır yufkalar onları mutlu etmiyor. Kıymalı, peynirli, patatesli, ıspanaklı, pazılı, ısırgan otlu, pırasalı, patlıcanlı, kavurmalı, balkabaklı, tavuklu, soğanlı, koyun paçalı, hatta kuru fasulye ezmeli çeşit çeşit börekler, hem besleyici malzemeleri ile Ramazan sofralarımızı da süslüyor… Benim tercihim kıymalıdan yana. Teklif edilince “hayır!” diyemiyor, yanında soğuk ayran da varsa, başka yemek aramıyorum… Börek, mutfağımızı dünyada temsil edebilecek özgün lezzetlerimizden birisi. Yorumlanmaya son derece uygun. Geleneksel olanlar elbette ki yapılmalı, o tarifler sıkı sıkıya muhafaza edilmeli. Ama örneğin, yanında sunulacak çeşitli soslarla, şık sunumlarla Batı mutfağına uyumlu börekler yapılamaz mı? Niçin böyle yorumlar denenmiyor, bu lezzetimiz hak ettiği dünya sofralarına açılmıyor, merak ediyorum?!