Yaşlanan ülkelerin kredi notu da eriyecek

Moody’s, S&P ve Fitch gibi kredi derecelendirme kuruluşları faiz artışlarıyla zaten borçlanma maliyeti yükselen hükümetlerin yaşlanma trendi konusunda adım atmalarını, aksi takdirde bu değişimin ülke kredi notlarından yiyeceğini söylüyor.

Haber Merkezi |

Hilal SARI

Uuslararası kredi derecelendirme kuruluşları faiz artışlarıyla yükselen borçlanma maliyetlerinin demografik değişimle daha da ağırlaşacağı ve ülkelerin kredi notlarının bundan etkilenebileceği konusuda uyarıyor.

Moody’s, S&P ve Fitch gibi uluslararası kredi derecelendirme kuruluşları yaşlanan nüfusların şimdiden ülkelerin kredi notlarını olumsuz etkilemeyece başladığını ve reformlar yapılmadığı takdirde kredi notlarının bu demografik trendden olumsuz etkilenmeye devam edeceğini söylüyor. Kredi derecelendirme kurumlarına göre yaşlanan nüfus çalışan nüfusun azalması anlamına geldiğinden büyüme üzerinde olumsuz etki yaparken, sağlık ve emeklilik faturalarını ağırlaştırarak kamu bütçeleri üzerinde de bir baskı oluşturuyor.

Önlem alınmazsa en büyüklerin yarısı çöp düzeye inecek

S&P Global Ratings’den ülke kredi notları direktörü Marko Mrsnik ise borçlanma maliyetlerinde 1 puanlık artışın Japonya, İtalya, İngiltere ve ABD’de borç/GSYH oranlarını 2060 itibariyle yaklaşık 40 ila 60 puan artıracağını söylüyor ve ekliyor: “Bu çok ciddi bir artış. Kamu borcunun sürdürülebilir kalması için ya yaşlanmanın oluşturduğu baskılarla ilgili reformlar ya da başka mali reformlar gerekeceğine işaret”. S&P öngörülerine göre yaşlanan nüfuslarla ilgili reformlar yapılmazsa dünyanın en büyük ekonomilerinin yarısının kredi notu 2060 itibariyle çöp seviyeye düşecek. S&P’nin diğer bir öngörüsü de emeklilik maliyetlerinin (ülkelere göre çok çeşitlilik gösterse de) mevcut yüzde 5 düzeylerinden 4,5 puan artışla yüzde 9,5’e ulaşacağı. Kuruluş cari açıkların da aynı dönemde yaklaşık 7 puan artışla ortalama yüzde 9,1’e ulaşacağını öngörüyor.

Avrupa Birliği’nin nüfusunda çok sert bir düşüş yaşanıyor ve Eurostat öngörülerine 2100 itibariyle birliğin nüfusu yüzde 6 düşecek ve birlik genelinde bugüne göre 27,3 milyon daha az insan yaşayacak. Moody’s Investors Services’den yönetici direktör yardımcısı Dietmar Hornung, Financial Times’a verdiği demeçte nüfusların yaşlanması sorunun eskiden ‘orta ve uzun vadeli bir unsur’ olarak değerlendirildiğini belirterek “Şimdi ise o gelecek burada ve şimdiden ülkelerin kredi profillerine zarar veriyor” diyor. Geçen ay Fransa’nın kredi notunu düşüren Fitch’in ülke kredi notu araştırmalarından sorumlu ismi Edward Parker da konunu aciliyetine dikkat çekiyor: “Demografik değişimler yavaş olsa da, sorun daha acil hale gelmeye başladı.” Fitch Fransa’ya ilişkin kararında ülkenin AA kredi notunu AA eksiye indirmiş, Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un emeklilik yaşını yükselten reform ajandasının gecikebileceğini öngörmüştü. Parker’a göre “Bir çok ülkede yaşlanmanın olumsuz etkilerini görmeye başladık ve bu etkiler azalmayacak artacak”. Parker “Hükümetler adım atmayı öteledikçe, atılması gereken adımların sonuçları daha da ağırlaşacak” diyor. Pandemi sonrası ötelenmiş talep ve uzun süre devam eden gevşek para politikalarının ardından hortlayan enflasyon canavarı karşısında büyük merkez bankaları faiz artışlarına başlamışlardı. Son faiz artırımlarıyla faizler 2008 krizinden bu yana en yüksek düzeye çıkarak hükümetlerin borçlanma maliyetlerini artırdı.

BM: Yaşlanan bir dünyaya hazırlanın

Birleşmiş Milletler (BM) verilerine göre 2021 itibariyle dünya genelinde 65 yaş üstü nüfus 761 milyondu. Bu rakamın 2050 itibariyle iki katını aşarak 1,6 milyara çıkması öngörülüyor. Kuruluş Ocak 2023’te hazırladığı raporunda ülkeleri sosyal korumalarını yeniden düzenlemeye ve yaşlanan bir nüfusa hazırlanmaya çağırıyor. BM Ekonomik ve Sosyal İşler Birimi (DESA) tarafından yayınlanan raporda nüfusların ‘eşit’ şekilde yaşlanmadığına da dikkat çekilerek uzun dönem bakım ihtiyaçlarında yaşanacak artışa da hazırlanması çağrısı yapılıyor.

■ 2022’de doğan 26 yıl daha uzun yaşıyor

2022’de dünya nüfusu 8 milyar eşiğini aştı. Sağlıkta ve medikal tedavilerde yaşanan geişmeler sayesinde insanlar artık daha uzun yaşıyor. 2022 yılında doğmuş bir çocuk için ortalama yaşam beklentisi 71. Bu, 1950’ye göre 26 yıl daha uzun bir yaşam anlamına geliyor. Kadınlar genel olarak erkeklerden daha uzun yaşıyor. Birleşmiş Milletler ve Dünya Sağlık Örgütü kurulduğunda 15 yaşın altındaki çocuk nüfus 65 yaş üstü nüfusun yedi katına denk geliyordu. 2050 itibariyle bu iki grubun payının eşitlenmesi öngörülüyor. Avrupa Komisyonu da bu konuda endişeli. 65 yaş üstü nüfusun bugün yüzde 20 olan payının 2050 itibariyle yüzde 30’a ulaşacağını, Japonya ve ABD’de de benzer bir durum yaşanacağını söylüyor.

■ IMF: Asıl nüfus patlaması yaşlılık

Uluslararası Para Fonu (IMF) da Kasım 2022’de yayınladığı “Asıl nüfus patlaması yaşlılık” başlıklı raporunda en önemli demografi k trendin nüfusların yaşlanması olduğunu ve COVID-19 pandemisinden bu yaşlanan nüfuslara nasıl hazırlanacağımız konusunda dersler çıkarılabileceğini söylemişti. Ülkelere bu duruma hazırlanma çağrısı yapılan raporda artık hızlı nüfus büyümesinin değil, yaşlanan nüfusun en önemli risk olduğu vurgusu yapılıyor. Ülkeler rapora göre davranışsal değişimleri de göz önünde bulundurarak insan sermayesine, altyapılara, kurumsal reformlara ve teknolojik inovasyonlara yatırım yaparak demografi k değişimin oluşturacağı tehlikelere hazırlanabilir.

Ödeme takvimi netleşti: Zamlı emekli maaş farkları ne zaman yatacak? İşte tarihler... Borsada servet inşasının formülü uzun vadeli yatırım Ülke bunu tartışıyor: Evlenerek Almanya'ya gitmek yasaklansın Reza Zarrab, ABD'de evlendi: Düğün 3 gün sürdü, Türkiye'den ünlü yağdı ABD'de TikTok yasağı onandı Evlilik kredisine başvurular 10 bini geçti