Ukrayna krizi dolar ve petrole yarıyor
Ukrayna'da krizin bir savaşa dönüşebileceği endişesi, şahin Fed'le zaten tedirgin olan küresel piyasalarda risk iştahını daha da törpüleyerek doların güvenli liman cazibesini artırıyor. Hisseler Asya'dan ABD'ye kırmızıya boyanırken, olası bir işgalde Brent'in 100 doları aşması bekleniyor. OPEC+'ın arzı yükseltememesi JP Morgan'a göre Brent'i 125 dolara bile yükseltebilir.
Hilal Sarı |Hilal SARI
Avrupa’nın ortasında Rusya ve NATO üyeleri arasında çıkabilecek bir savaş endişesi, ABD Merkez Bankası’nın (Fed) şahin mesajlarıyla zaten tedirgin olan küresel piyasalarda risk iştahını daha da zedeleyerek doların güvenli liman cazibesini artırıyor ve petrol fiyatlarındaki ralliyi güçlendiriyor. Hisse piyasaları ise Avrupa’da bazı endekslerde yüzde 3,5’i aşan kayıplarla haftaya sert düşüşlerle başladı.
ABD Rusya’nın her an Ukrayna’yı işgal edebileceğini söylemeye devam ederken, haftasonu ABD ve İngiltere’nin ardından aralarında Almanya’nın da olduğu birçok Avrupa ülkesi vatandaşlarına Ukrayna’dan ayrılmayı tavsiye etti. Almanya Başbakanı Olaf Scholz pazartesi günü gerçekleştirdiği Kiev ziyaretinin ardından salı günü de Moskova’ya giderek krizin diplomatik yollardan çözülmesi için çabalamaya devam ediyor. Scholz ziyareti öncesinde Rusya’yı gerilimi düşürmeye çağırdı ve olası bir işgal durumunda Rusya’ya yönelik yaptırımlar getirilebileceğini hatırlattı. Haftalardır işgal iddialarını Başkan, Dışişleri düzeyinde yinelemekte olan ABD tarafında ise son olarak Rusya’nın Ukrayna’yı işgal etmek için “şaşırtıcı bir bahane yaratabileceğini” öne sürülmüştü. İsim vermeden Reuters’a konuşan bir AB yetkilisi ise “farklı durumlar için hazırlık yaptıklarını ancak Rusya’nın Ukrayna’yı işgal edeceğinin kesin olmadığını” söyledi.
Ukrayna’nın taviz verebileceği sinyali gerilimi bir nebze azalttı
Ukrayna’nın İngiltere Büyükelçisi Vadym Prystaiko’nun ülkesinin Rusya’ya karşı başka tavizler verebileceğini söylemesi, Ukrayna’nın NATO adaylığından vazgeçebileceği şeklinde yorumlanırken, büyükelçi “NATO üyesi değiliz ve savaştan kaçınmak için birçok taviz vermeye hazırız ve Ruslarla görüşmelerde yaptığımız da bu” diye konuştu.
Rusya: ABD güvenlik taleplerini “laf kalabalığıyla” geçiştirmeye çalışıyor
Moskova ise geçtiğimiz haftalarda NATO ve ABD’ye yazılı olarak ilettiği güvenlik taleplerine hala bir yanıt almamış olmaktan şikayetçi ve ABD’nin Rusya’yı işgal edeceği iddialarını “histeri” olarak nitelendiriyor. Rusya Genelkurmay Başkanlığı Ana Harekat Dairesi Başkan Yardımcısı Tuğgeneral Stanislav Gacimagomedov, dün ABD'nin Moskova'nın güvenlik garantileriyle ilgili inisiyatifl erini 'laf kalabalığıyla geçiştirme' çabası içinde olduğunu söyledi. Müzakerelere çekerek Rus inisiyatifl erini 'laf kalabalığıyla geçiştirme' amacına işaret ediyor" diye konuştu. Ayrıca Rusya, Ukrayna’nın çağrısıyla dün Kiev’de yapılan Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı’nın (AGİT) toplantısına da katılmayacağını duyurdu. AGİT üyesi bazı ülkelerin Ukrayna’daki gözlemcilerini geri çekmesi Rus dışişleri tarafından “endişeyle karşılanmıştı”.
Gerilim doların güvenli liman cazibesini artırıyor
Japonya’nın en büyük bankası MUFG, bu hafta da yatırımcıların diken üstünde olmaya devam edeceğini öngördüğü müşteri notunda “Jeopolitik gerilim doların güvenli liman cazibesini artırıyor” değerlendirmesini yapıyor. Bankanın araştırma notunda analistler şu ifadeleri kullanıyor: “ABD istihbaratının Rusya’nın çok yakında Ukrayna’ya tam bir işgal yapacağı tahminleri ve jeopolitik gerilimler yatırımcıları diken üstünde tutmaya devam edecek ve dolara olan güvenli liman talebini yükseltecek” Avrupa’nın ortasında bir kıvılcımla savaş çıkabileceği endişeleri dolarla birlikte İsviçre Frangı gibi güvenli liman para birimlerini güçlendiriyor. Fed üyelerinden gelen şahin mesajlar ve enfl asyon verilerindeki yukarı yönlü sürprizlerle geçen hafta tekrar 96’nın üzerine çıkan dolar endeksi haftanın ilk gününde yüzde 0,4 yükselişle 1 Şubat’tan bu yana en yüksek düzey olan 96,34’e ulaştı. Sterlin ise gerilimden olumsuz etkileniyor. Dolar karşısında dün yüzde 0,4 düşüşle gün içinde 1,35’in de altına inen sterlin Euro karşısında ise hafif yükselişle 0,83 pence’e yükseldi. ING stratejistleri piyasalar daha fazla jeopolitik riski fiyatlarsa sterlinin dolar karşısında 1,35’in altına da düşeceğini öngörüyor. Devlet tahvilleri de Ukrayna gerilimiyle yatırımcıların tercih ettiği bir varlık sınıfı oldu ve 10 yıllık ABD tahvilinde getiri yüzde 1,92’ye kadar geriledi. 10 yıllık Bund’da getiri yüzde 0,217’ye düşerken, Avrupa genelinde hisseden çıkan yatırımcıların bir kısmı da sabit getirili tahvillere yöneldi.
“Brent 100 doları aşar, 125 de olası”
Petrolde ise analistler olası bir işgal durumunda ABD ve Avrupa’nın Rusya’ya uygulayacağı yaptırımların dünyanın en büyük üreticilerinden birinin ihracatını sekteye uğratabileceği endişesiyle 100 dolara hızlı bir ralli olabileceği, hatta arzın talebe yetişememesi durumunda 125 doların bile görülebileceğini tahmin ediyor. Brent dün gün içinde 96,16 dolara kadar çıkarken, WTI’da 94,94 düzeyi görüldü. En büyük emtia traderlarından OANDA “Eğer askeri bir hareket başlarsa Brent rahatça 100 dolara ralli yapar. Petrol fiyatları Ukrayna kriziyle ilgili gelişmelere karşı çok hassas ve volatil olmaya devam edecek” diyor. Commerzbank analisti Carsten Fritsch de benzer bir öngörü paylaştı: “Eğer Rusya Ukrayna’yı işgal ederse petrol ve doğalgaz fiyatlarında kaydadeğer bir yükseliş görülebilir. Bu durumda Brent muhtemelen 100 doları aşar.” İsviçre merkezli UBS’ten emtia analisti Giovanni Staunovo ise “Piyasa katılımcıları Rusya ve Ukrayna arasında bir ihtilafın petrol tedariğini aksatabileceğinden endişeli” diyor.
OPEC+ ocakta hedefinin 900 bin varil altında
Jeopolitik gerilimlerin yanı sıra Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü ve Rusya’nın da aralarında olduğu müttefiklerinin (OPEC+) ocak ayında anlaşmada izin verilen petrol miktarını üretememiş olması arzın yeterince hızlı yükselmediği şeklinde değerlendiriliyor. JP Morgan analistleri 11 Şubat tarihli notta ilave kapasiteye yönelik riskler arttıkça Brent’in 125 doları da aşabileceği bir süper döngü de yaşanabileceğini söylüyor. Uluslararası Enerji Ajansı OPEC+ hedefi ve üretimi arasındaki açığın ocakta 900 bin varil/gün olduğunu, JP Morgan ise sadece OPEC’te farkın 1,2 milyon varil/gün olduğunu söylüyor. The Economist Intelligence Unit’in Ortadoğu ve Afrika direktörü Pratibha Thaker de “OPEC+ ocakta hedefl erini 900 bin varil/gün eksikle kapattığı için petrol fiyatlarında tekrar çok güçlü bir yukarı yönlü baskı var” diyor. Thaker’e göre “İran’la yapılan görüşmelerde olası bir anlaşma 1,3 milyon varil ek petrol arzı getirebilir ancak bu tedarikteki darboğazı azaltmaya yeterli olmaz”.
Goldman Sacsh S&P öngörüsünü düşürdü
Ukrayna gerilimi küresel yatırımcıların Fed’in şahinleşen mesajları sonrası başlayan hisse ve kriptopara gibi riskli varlıklardan kaçışı daha da hızlandırdı ve endeksler haftanın ilk işlem gününde Asya’dan Avrupa ve ABD’ye kırmızıya boyandı. Japonya’da Nikkei yüzde 2,23 düşerken, Shangai’da düşüş neredeyse yüzde 1. Hong Kong HSI ve Güney Kore KOSPI sırasıyla yüzde 1,41 ve 1,57 düştü. Avrupa ise hisse piyasalarının en sert düşüş kaydettiği bölge. Gün içinde kayıpların yüzde 3,5’i aştığı Avrupa’da TSİ 15:30 itibariyle DAX yüzde 3,3; FTSE yüzde 2; CAC yüzde 3,37; FTSE MIB yüzde 3,26 ve Stoxx 600 yüzde 2,78 düştü. Wall Street’te ise açılış öncesi tüm vadeli işlemler Dow, S&P 500 ve Nasdaq’ta sırasıyla yüzde 0,75, yüzde 0,88 ve yüzde 1,16 kayıpla açılışa işaret etti. Ayrıca ABD’li yatırım bankası Goldman Sachs enfl asyonun iyileşmeye zarar verebileceği endişesiyle hisseler için gösterge niteliği taşıyan S&P 500 endeksine ilişkin yıl sonu öngörüsünü %4 düşürerek 5.000 puanın altına 4.900’e indirdi. Ancak yine de bu endeksin cuma kapanışa göre yılı yüzde 11 artıda kapatacağı anlamına geliyor. Goldman Sachs ekonomisti David Kostin bu yıl 7 faiz artırımı bekleyen bankanın şirket gelirlerine ilişkin görüşünü ise şöyle paylaşıyor: “Önümüzdeki iki yıl boyunca gelir büyümesinin büyük bir kısmı satış büyümesinden gelecek - kar marjlarında artış ise sınırlı olacak.”