Merkez bankalarının işi zor; araçlar uygun değil
IMF ve Dünya Bankası’ndan merkez bankalarının önümüzdeki dönemde işinin çok zor olacağına ilişkin önemli açıklamalar geldi. Enerji krizinin ortasında sıkılaşmaya başlayan Fed ve ECB gibi merkez bankaları, geçim krizlerini hafifletmek uğruna işsizliğin artmasına ve büyümenin sekteye uğramasına razı olacak.
Hilal Sarı |Hilal SARI
ABD Merkez Bankası (Fed) ve Avrupa Merkez Bankası (ECB) gibi büyük merkez bankalarının savaş ve iklim kriziyle derinleşen bir enerji krizinin ortasında enflasyonla mücadele için para musluklarını kısması Avrupa’da ve ABD’de beklenen resesyonu daha da ağırlaştıracak. Küresel ekonominin en önemli kuruluşlarından gelen uyarılar, yüksek enflasyondan kurtulunmasının çok kolay olmayacağını, bağımsızlığını korumaya çalışan merkez bankalarının para politikası kararlarının bir yandan enflasyonu düşürüp, bir yandan ekonomik acılara neden olacağını aktarıyor. Jackson Hole sempozyumunda merkez bankacıları da benzer uyarılar yapmış, küresel ekonominin yeni ve daha zorlu bir döneme girdiğini söylemişlerdi.
“Arz şoklarının çok daha volatil olacağı bir dönem geliyor”
Merkez bankaları, Uluslararası Para Fonu (IMF) Direktör Yardımcısı Gita Gopinath’ın da ifadeleriyle “En az beş yıl boyunca, pandemi öncesi 20 yıla göre çok daha zor bir dönem geçirecek”. Arz şoklarının alıştığımızdan çok daha volatil olacağını söyleyen Gopinath, bunun merkez bankalarının alacağı kararları daha da zorlaştıracağını belirtti.
“Faizler arttıkça, tedarik zinciri ve üretimde pürüzler olacak”
COVID-19 karantinalarının ardından gelen ötelenmiş talep ve benzeri görülmemiş bir parasal genişleme enflasyonu birçok ekonomide tarihi rekorlara taşımış, Rusya’nın Ukrayna’yı işgaliyle fiyatlar hem enerji hem de gıda tarafında daha da hızlanmıştı. Dünya Bankası Başkanı David Malpass ise merkez bankalarının enstrümanlarının - özellikle de gelişmiş ekonomilerde - arz kaynaklı enflasyon baskılarını azaltmaya çok uygun olmadığını vurguladığı açıklamasında “Faiz artışları ekonomideki birçok sorunla rekabet edecek. Enflasyonu düşürmek umuduyla faizleri artırsanız da, bunun karşısında tedarik zinciri ve üretim döngüsünde o kadar pürüz olacak” ifadelerini kullandı.
Enflasyon rekordan düşmüyor, ECB zorlanacak
Kuzey Akım 1’deki akışların 3 günlüğüne tamamen durması noktasına gelen gaz krizi, ECB’nin enflasyonla mücadelesindeki en büyük zorluklardan biri. Eurostat'ın öncü verilerine göre Euro Bölgesi’nde tüketici fiyatları ağustosta yıllık bazda yüzde 9,1 ile beklentilerin üzerinde artarak tarihi rekorunu bir kez daha tazeledi. Temmuzda yüzde 8,9 olan enflasyonun ağustosta yüzde 9’a yükselmesi öngörülüyordu. 2 Eylül’de tekrar açılması beklenen Kuzey Akım 1’de kapasite zaten yüzde 20 düzeyine inmiş gösterge doğalgaz TTF 2020’deki 20 Euro düzeylerinden 340 Euro/MWh düzeylerine çıkmıştı. Ayrıca birliğin çekirdek enflasyonu da yüzde 5,5 ile beklentilerin üzerinde artış kaydetti. Çekirdek enflasyonun ağustosta temmuzdaki yüzde 5,1 düzeyinde kalması bekleniyordu. Eylül toplantısında 75 bps faiz artırımı beklenen ECB, gaz krizi nedeniyle resesyona neredeyse kaçınılmaz olarak bakılan Euro Bölgesi’nde para politikalarında sıkılaşmaya giderken zor kararlar vermek zorunda kalacak. Dolar endeksi çarşamba günü tekrar 109’un üzerine çıkarken, gaz kriziyle 1 seviyesinden uzaklaşamayan Euro/dolar paritesi TSİ 17:26 itibariyle 0,9971 düzeyine kadar geriledi. Gazdaki sıçrama elektrik piyasasını da - Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen’in de ifadeleriyle - “İşleyemez hale getirdi” ve 9 Eylül’de bir araya gelecek AB enerji bakanları, Belçika, Çekya ve İtalya gibi ekonomilerin de desteklediği bir tavan fiyat uygulamasıyla elektrik piyasasına müdahale etmeye hazırlanıyor.
“Resesyona daha var, emtialarda giriş fırsatı”
ABD’li yatırım bankası Goldman Sachs, yatırımcılara mevcut seviyelerden emtia almalarını ve resesyondan daha sonra endişe etmelerini tavsiye etti. Hisse piyasalarının ve diğer riskli varlıkların kısa vadede bir resesyon riskliyle kayıplı seyrettiği bir dönemde banka “Ekonomistlerimiz Avrupa dışında önümüzdeki 12 ayda bir resesyon riskini nispeten ‘düşük’ olarak görüyor” değerlendirmesini yaptı. Banka notunda ciddi enerji darboğazlarının olduğu bir dönemde son çare olarak başvurulan petrolde fiyatların geri çekildiği anların uzun vadeli yatırımlar için giriş fırsatı olduğunu da söylüyor.