Fed sonrası artçı şoklarla ABD hisseleri kasım ayına değer kaybıyla başladı. Ancak küresel risk iştahı iyileşiyor. Beklentilerden güçlü ABD verilerine rağmen zayıflayan dolar ve Çin’in sıfır Covid politikasını yumuşatacağı beklentisi küresel risk iştahını destekliyor.
Geleneği bozmayıp ABD ile başlayalım. Açıklanan şirket karlarının yüzde 60’ının beklentileri yenmesine rağmen ABD hisseleri kasım ayına kayıpla başladı. Fed yetkililerinin faizlerin tahminlerin üzerine çıkabileceği uyarısı satışın arkasındaki temel gerekçeydi.
Beklentilerden güçlü veriler karşısında Fed’in daha da şahin mesajlar vermesi doğal bir gelişme ve haber değeri yok. Şaşırtıcı olan doların bu ortamda bile değer kaybetmesi. Alınan pozisyonların normalin çok üstüne olduğunu gösteren dolar için ayı küresel risk varlıkları için boğa sinyali olarak görüyoruz.
Risk iştahını destekleyen diğer temel dinamik Çin’in sıfır Covid politikasını gevşeteceği ve ekonomisini açacağı beklentisi. Henüz Pekin’den bu yönde atılmış bir adım yok. Piyasaların iyimserliği durumun vahametinden kaynaklanıyor.
Kapatmalardan etkilenen şehirlerin Çin milli gelirinden aldığı pay kasım ayında yüzde 40’ın üzerine çıktı. Mevcut durumun sürdürülebilir olmadığı konusunda genele yaygın bir mutabakat var.
Zamanlaması konusu ise tartışmalı. İyimser kamp hemen devreye alınmasını bekliyor. Muhafazakar kamp bahar aylarında salgın riski azaldığında ve ilave hastane kapasitesi devreye girdiğinde kademeli bir gevşeme bekliyor.
Piyasa fiyatlamaları iyimserlerin açık ara ağır bastığını söylüyor. Cuma günü petrol, bakır, demir-çelik gibi emtialarda yüzde 5- yüzde 7 artış gördük. Artış sadece Çin politika değişikliği bağlantılı değil. Peru’daki bakır madenlerinde üretimin kademeli olarak durdurulması, kimliği bilinmeyen bir merkez bankasının altın alması gibi faktörler de etkili.
Doların zayıfladığı, gelişmekte olan ülke varlıklarının değer kazandığı mevcut konjonktür Türkiye varlıklarını destekliyor. MSCI Türkiye kasım ayında yüzde 5 dolar bazında getiri ile yükselişine devam ediyor.
Aybaşından beri Borsa İstanbul’un getirisi çoğu gelişmekte olan ülkeye göre daha sınırlı. Ancak sene başından beri yüzde 45 getiri ile açık ara rakiplerine tur bindiriyor.
Şirket karlarının güçlü olması ve uygulanmakta olan şiddetli finansal baskılama yükselişin arkasındaki temel gerekçeler. Sürdürülebilirliği konusunda şüphelerimiz var. Ancak bugüne kadar tüm büyük yükselişler şüphe ve korkular eşliğinde oldu. Hareketli zarar durdur stratejisi ile uzun pozisyon taşınmaya devam edilebilir.