Yönetim kurulunda kim var?

Ekin Al Yeni Bir Ekonomi

Bugün yeni bir ekonomi yaşamı onaracak değeri adil bölüştürecek bir ekonomi doğuyor. Bu ekonomilerde iş dünyasının dönüşümünün önündeki en büyük engellerden bir tanesi de elbette sahiplik ve karar alma mekanizmaları. Bugün doğrudan adım atıp müdahale edebileceğimiz alanlardan biri ise doğru oluşturulamayan güç odaklı yönetim kurulu mekanizmaları!              

Türkiye’de özellikle yönetim kurulunda kadın sayısının artmasına yönelik söylemlerin arttığı bir dönemdeyiz bu oldukça önemli ama alt metniyle bir o kadar da kritik! Çünkü burada ihtiyacımız olan şey oransal olarak kadınların varlığı değil kadınların aktif karar alma mekanizmalarında yer alması ve bunun ötesinde iş dünyasında kadına yönelik dar görüşün temelinden değişmesi! Sadece kota yakalama telaşına tutulmak yerine bütüncül bir cinsiyet meselesi ile görmek ve çok daha bütüncül bir yerden şu soruyu sormak gerek: “Aldığımız kararlar kimi, neyi nasıl etkiliyor ve bu karar alınırken masada eksik olan ses neydi?”              

Bugün aile üyelerinden, sermayedarlardan, uzun yıllardır çalıştığınız isimlerden ve elbette uzmanlardan çok daha fazlasını içine alan bir yönetim kurulu anlayışına ihtiyacımız var. Bugün yönetim kurullarımızda ülkemizde veya endüstrinizde bulunan en kırılgan grupları temsilen isimlerin bulunması gerekiyor. Örneğin inşaat endüstrisindeyseniz çalışan işçileri temsilen bir yönetim kurulu üyeniz olması ve bu üyenin de tüm işçilerin ortak seçimiyle atanmış bir kişi olması gerekiyor.              

Veya koyduğunuz toplumsal amaçlarla paralel isimlerin kurullarınızda yer alması gerek! Örneğin erişilebilirliği kurum amaçlarınızdan biri haline getirdiyseniz karar alma mekanizmalarında mutlaka engellenen bireylerle çalışmanız gerekiyor. Burada mesele özünde bir temsilet meselesi. Bugün gençler, yaş almış bireyler, kadınlar, yerel topluluklar, marjinalleştirilmiş gruplar, hak ihlallerine maruz kalanlar, öteki kılınanlar, hayvanlar, bekar anneler, trans bireyler ve çok daha fazlası! Adil bir ekonomi adil bir iş modeli tasarlamak için yönetim kurulunuzda odak alanlarınıza göre insan haklarını temsil edecek ürettiğiniz değerin adil paylaşımını kolaylaştıracak yönetim kurulu üyelerine acilen ihtiyacınız var! Üstelik bunu şirketinizin ilerici bir adımı olarak lütfen görmeyin. Bu şirketinizin inovasyon kapasitesini, verimliliğini, mutluluğunu ve gerçek yaşamla kurduğu ilişkisini artıracak. Mesele edindiğiniz konulara gerçekçi ve uzun vadeli çözümler getirebilmenizi ve iş modellerinizi herkes için kullanılabilir hale getirmenizi sağlayacak!              

Peki yönetim kurulları sadece insanlar ile ilgili midir? Bugün insanlık olarak en büyük yanılgılarımızdan biri de kendimizi tüm yaşamın üstüne koymak. Ona sahip olmak ve doğanın farklı yaşam biçimlerinin parçası olduğumuzu unutup onun Doğanın bir parçası değil de onu sömürme hakkına sahip yegane tür olarak gördük. Tam da bu noktada marjinaelleştirdiğimiz insan topluluklarını nasıl yok saydıysak doğayı da böyle yok saydık! Peki doğa bir insan olsaydı bugün bize dava açmaz mıydı? Sahi doğa ile davalık olabilir miydik? Peki ya doğanın da temsil edilebilir hakları olsaydı onu bugün böyle tahrip edebilir miydik? Bugün işte tam da ihtiyacımız olan her karar alma mekanizmasında doğayı temsil edebilmek. Tam da bu noktada dünyada örneklerinin gittikçe duyulmaya başladığı bir örneği görüyoruz: Yönetim Kurulunda Doğa! Bugün farklı endüstrilerden şirketler yönetim kurullarına genellikle aktivist ve ekoloji hukuku ile ilgilenen isimlerden bir üye alıyor ve bu üyenin tek görevi doğa gibi davranmak ve doğanın haklarını gözetmek! Yani yönetim kurulunda alınan kararlarda doğanın izni olmadan bu kararı gerçekleştirememek! Bugün doğan yeni ekonomide insan haklarını ve doğa haklarını temsil edecek onları sermayenin büyüme hırsından koruyacak kilit karar alma veya karar aldırmama kişilerine ihtiyacımız var! Özellikle bu kişilerin kardan pay almaması yani hiçbir şekilde kurumun büyümesini değil hakları öncelemesi gerekli.             

Dönüşüm oldukça zor ve çetrefilli görünüyor olabilir ama sahici adımlar atmak büyük bir etki yaratabilir! Tıpkı bugün yönetim mekanizmalarımızı demokratikleştirme adımları gibi. Bugün yeni bir ekonomide var olabilmek istiyorsanız yönetim kurullarınızı farklılaştırmaya, bugüne kadar hiç hayal etmediğiniz isimlerle ve niyetlerle birleştirmeye hazır olmalısınız. Tek bir grubu değil yaşamı önceleyecek karar alma dönemi geldi. Hadi yönetim kurulunuza yaşamı alın!

Tüm yazılarını göster