Yeşil enerji dönüşümü gerçekleşemiyor!

Didem Eryar ÜNLÜ YAKIN PLAN

COVID-19 ardından dünya çapında verilen yeşil toparlanma vaatlerine rağmen, tarihi fırsatı kaybetmek üzereyiz. REN21'in 2022 Yenilenebilir Enerji Küresel Durum Raporu’na (GSR 2022) göre, yenilenebilir enerji kapasitesinde rekor artışlara rağmen, yenilenebilir enerjinin küresel enerji kullanımındaki payı 2021'de sabit kaldı.

Artan enerji tüketimi ve fosil yakıt kullanımındaki yükseliş, yenilenebilir enerjideki büyümeyi geride bıraktı. Ukrayna savaşı bir yandan küresel enerji krizini şiddetlendirirken, milyarlarca insan enerji yoksulluğu tehdidiyle karşı karşıya kaldı. Bu durum fosil yakıt şirketleri için beklenmedik oranda kar yarattı. Net sıfıra yönelik birçok yeni taahhüte rağmen, siyasi momentum eyleme dönüşmedi.

Kasım 2021'deki Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Konferansı'nın (COP26) öncesinde, bir rekor gerçekleştirerek 135 ülke 2050 yılına kadar net sıfır sözü verdi. Ancak, bu ülkelerden sadece 84'ünün yenilenebilir enerji hedefleri bulunuyordu.

BM iklim zirveleri tarihinde ilk kez, COP26 deklarasyonu kömür kullanımının azaltılması ihtiyacından söz etti, ancak ne kömür ne de fosil yakıtlarda hedeflenen azaltımlar için çağrıda bulunmadı.

GSR 2022, ülkelerin net sıfır taahhütlerini yerine getirmenin büyük çabalar gerektireceğini ve COVID-19 ile ilişkili momentumun kullanılmadığını açıkça ortaya koyuyor.

REN21 İcra Direktörü Rana Adib, "2021'de net sıfır sera gazı emisyonu taahhüdünde bulunan hükümetlerin sayısı artsa da, enerji krizine yanıt olarak çoğu ülke yeni fosil yakıt kaynakları aramaya ve daha da fazla kömür, petrol ve doğal gaz yakmaya başladı” diyor.

Yangına daha fazla ateşle müdahale edemeyiz

2021 yılı aynı zamanda, 1973 petrol krizinden bu yana enerji fiyatlarındaki en büyük artışla birlikte, ucuz fosil yakıtlar çağının da sonu oldu. 2021 sonunda, doğal gaz fiyatları Avrupa ve Asya'da 2020 seviyelerinin yaklaşık 10 katına ulaştı ve ABD'de üç katına çıkarak 2021'in sonunda büyük pazarlarda toptan elektrik fiyatlarında ciddi bir artışa yol açtı.

Rana Adib, "Eski enerji rejimi ve onunla birlikte küresel ekonomi gözlerimizin önünde çöküyor" yorumunu yaparken, şu bilgileri veriyor: “Enerji krizine müdahale ve iklim hedefleri çatışma içinde olmamalı. Yenilenebilir kaynaklar, enerji fiyatlarındaki dalgalanmaların üstesinden gelmek için en iyi çözüm. Yenilenebilir kaynakların payını artırmalı ve onları ekonomik ve endüstriyel politikanın bir önceliği haline getirmeliyiz. Bir yangına daha fazla ateşle müdahale edemeyiz.”

Yenilenebilir enerji, daha fazla adalet ve enerji bağımsızlığı şansı sunuyor

Rusya'nın, özellikle Avrupa'ya kritik doğal gaz ve petrol ihracatını durdurma tehdidi, yenilenebilir enerjiye geçişin aciliyetinin altını net bir şekilde çizmiş durumda. Avrupa Birliği ve ulusal ve yerel yönetimler temiz enerji hedeflerini güncelledi ve enerji geçişini hızlandırmak için çok sayıda önlem aldı. Ancak, eski yöntemler hala gündemde. Birleşik Krallık gibi bazı ülkeler, yeni vergiler açıklamış olsa da, çoğu ülke aynı anda fosil yakıtlar üzerinde yeni sübvansiyonlar yürürlüğe koydu. Kömür, petrol ve doğal gaz endüstrileri, enerji krizinden ve hükümetlerin tepkilerinden başlıca yararlananlar oldu.

REN21 Başkanı Arthouros Zervos’un çağrısı önemli: “Fosil yakıtlar için net bitiş tarihleri ile birlikte yenilenebilir enerjiye geçiş için kısa ve uzun vadeli hedefler ve planlar için çağrıda bulunuyoruz. Yenilenebilir enerji kaynaklarının artışı, tüm ekonomik sektörlerde kilit bir performans göstergesi olmalıdır.”

Karbon emisyonlarında tarihi artış

Bu sene 17'cisi yayımlanan raporun temel çıktıları şöyle:

■ Birçok ülkedeki önemli yeşil toparlanma önlemlerine rağmen, 2021'deki güçlü ekonomik toparlanma – küresel reel gayri safi yurtiçi hasılanın (GSYİH) yüzde 5,9 büyümesiyle – nihai enerji tüketiminde yüzde 4'lük bir artışa katkıda bulunarak yenilenebilir enerjideki büyümeyi dengeledi. Yalnızca Çin'de, nihai enerji tüketimi 2009 ile 2019 arasında yüzde 36 arttı.

■ 2021'de küresel enerji kullanımındaki artışın çoğu fosil yakıtlar tarafından karşılandı ve dünya çapında 2 milyar tonun üzerinde karbondioksit emisyonuyla tarihteki en büyük artışa neden oldu.

■ 2018 ve 2020 yılları arasında hükümetler, fosil yakıt sübvansiyonlarına 18 trilyon dolar, yani 2020'de küresel GSYİH'nın yüzde 7'si kadar harcadı. Bu eğilim, iddialı iklim hedefleri ve eylemleri arasında endişe verici bir boşluk olduğunu ortaya koyuyor.

■ Yenilenebilir enerjinin dünyanın nihai enerji tüketimindeki toplam payı ilerlemedi; 2009'da yüzde 10,6'dan 2019'da yüzde 11.7'ye çok az bir artış yaşandı. Küresel enerji sisteminin yenilenebilir kaynaklara geçişi bir türlü gerçekleşmiyor.

■ Elektrik sektöründe, yenilenebilir enerji kapasitesinde (2020'ye göre yüzde 17 artışla 314,5 gigawatt) ve üretimde (7,793 terawatt-saat) izlenen rekor artışlar, elektrik tüketimindeki yüzde 6'lık genel artışı karşılayamadı.

■ Isıtma ve soğutmada, nihai enerji tüketimindeki yenilenebilir enerjinin payı 2009'da yüzde 8,9'dan, 2019'da yüzde 11,2'ye yükseldi.

■ Yenilenebilir payının 2009'da yüzde 2,4'ten 2019'da yüzde 3,7'ye çıktığı ulaşım sektöründeki ilerleme eksikliği de endişe verici; çünkü sektör küresel enerji tüketiminin yaklaşık 3'te birini oluşturuyor.

Tüm yazılarını göster