Plastik sektörünün çatı kuruluşu, Plastik Sanayicileri Federasyonu (PLASFED) Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Karadeniz ile son dönemde sanayiye yansıtılan doğalgaz ve elektrik zamlarının sanayiye etkileri ve imalat sanayinin bu zam dalgasından korunmak için atabileceği adımlar hakkında konuştuk.
Zamların sadece sanayiye yansıtılmasının doğru bir yaklaşım olmadığını belirten Karadeniz, “Gelişmiş ülkelerde üretimin desteklenmesi adına bu alanda kullanılan enerji maliyetleri, mesken kullanım bedellerinin altında tutulurken son birkaç yıllık süreçte ülkemizde enerjiye gelen zamların neredeyse tamamının sanayiye yansıtılması sonucunda bunun tam tersi bir tablo oluşmuştur. Geldiğimiz noktada adeta üretim yerine tüketim teşvik edilmektedir” diyor.
Üretimi özendirecek adımlar atılmalı
Zamların sadece sanayiye yansıtılıyor olmasının girdi maliyetlerini yükseltmesinin yanı sıra çok daha derin farklı etkilerinin de olduğunu dile getiren Karadeniz, “Sanayiye olan bu bakış açısı ister istemez yeni yatırım planlarını etkilemekte ve girişimcilerin tereddüt yaşamasına sebep olmaktadır. Zira hiç kimse geleceğini öngöremediği bir alana yatırım yapmak istemez.
Benzer şekilde bu gibi yaklaşımların istenilen sonucu vermediğini söylemekte mümkün.
Zamların sanayiye yansıtılmasının ve mesken tüketimine istisna uygulanmasının arkasındaki düşünce tüketici enflasyonunu kontrol altında tutarak halkın alım gücünün düşmesinin önüne geçmek lakin üreticiler girdi maliyetlerinde yaşanan bu artışı zorunlu olarak fiyatlara yansıtmak zorundalar. Dolayısıyla girdi maliyetlerinde yaşanan artışlar tüketici enflasyonunun esas nedenini oluşturmakta. Diğer yandan ise girdi maliyetlerindeki artış üreticilerimizin dış pazarlarda rekabet gücünü kaybetmesine sebep olmakta. Ülkemiz bu olumsuz tablodan kurtulmak istiyorsa odağına üretimi alan, üretimi özendiren politikaları benimsemek durumundadır” dedi.
Yenilenebilir enerji projeleri hız kazanmalı
Ülkemizin en önemli ithalat kaleminin enerji olduğunun altını çizen Karadeniz, “Enerji konusunda dışa bağımlı yapımızı kırmak adına yenilenebilir enerji yatırımlarının ve enerji verimliliği projelerinin hız kazanması gerekiyor. Yenilenebilir enerji yatırımları, enerji fiyatlarında yaşanan dalgalanmalardan korunabilmek adına sanayicilerimiz açısından da önemli bir araç olarak karşımıza çıkıyor. Bu iş için ayrıca bir arazi ayırma ihtiyacı duymaksızın fabrika çatıları değerlendirilebiliyor. Özellikle son yıllarda güneş paneli teknolojisinde yaşanan gelişmeler neticesinde bu yatırımların geri dönüş süreleri bir hayli kısalmış durumda. Bu alanda sağlıklı işleyen teşvik mekanizmaları da kurulması durumunda ülkemiz sanayicisi hızlı bir atılım gerçekleştirebilir. Öte yandan enerji verimliliği konusu da bir o kadar önemli zira enerji söz konusu olduğunda arzı arttırmak kadar tüketimi azaltmakta önemli. Sanayi tesislerimizde enerji verimliliği projeleri geliştirilmeli ve makine, ekipmanlar enerji dostu olanlarla güncellenmelidir. Çoğu zaman çok küçük maliyetlerle enerji tüketimini önemli miktarda azaltmak mümkün olabilmekte, bu sebeple bu alana da ayrıca dikkat çekmek istiyorum” dedi.
Avrupa Yeşil Mutabakatı açısından da önem arz ediyor
İşletmelerin gerek yenilenebilir enerji yatırımları, gerek enerji verimliliği projeleri vasıtasıyla karbon ayak izini azaltmasının Avrupa Yeşil Mutabakatı’na (AYM) uyum açısından da önem arz ettiğini belirten PLASFED Başkanı, “AYM kapsamında sınırda karbon vergisi düzenlemesi ilk etapta sadece çimento, demir ve çelik, alüminyum, gübre ve elektrik alanlarında uygulanacak olsa da zamanla bu sektörlere yenilerinin eklenmesi söz konusu olabilir. Kaldı ki daha şimdiden bazı markalar zorunlu olmamasına rağmen tedarikçilerinden karbon ayak izi hesaplamalarını talep edebiliyor ve belli bir eşik değerin üzerinde olan tedarikçileri listeden eleyebiliyorlar.
Bu sebeple üreticilerimizin karbon ayak izi hesaplamalarını yapmaları ve ayak izini azaltacak önlemleri şimdiden almaları büyük önem arz ediyor” diyor...
Plastik sektörünün duayenlerinden, İstanbul Sanayi Odası (İSO) Meclis üyesi Ömer Karadeniz ile yaptığımız söyleyişi de değinilen konular güncel ve özellikle AYM uyum bağlamında çok önemliydi.