Yen carry trade

Murat BERK UZMAN GÖRÜŞÜ

Geçtiğimiz hafta, gündem yoğundu ve piyasalar üzerinde de etkisi görüldü. ABD’de başkanlık yarışına yönelik beklentiler, varlık sınıflarının performanslarını da etkiledi. Kamala Harris’in, Demokratların başkan adayı olma olasılığı giderek artarken, Trump’ın yarışı önde götürmeye devam etmesi nedeniyle, piyasalarda tekrar Trump trade’lerinin ön plana geldiğini gördük. Russell 2000 haftalık bazda yüzde 3,5 yükseldi, teknoloji hisselerine gelen satışlarla S&P500 yüzde 0,8 ve Nasdaq Composite yüzde 2,6 geriledi. Çarşamba günü bu iki endeks 2022’den bu yana, en sert günlük düşüşlerini gerçekleştirdiler ve VIX endeksi hızla senenin en yüksek seviyelerine yaklaştı.

Bu hafta yatırımcılar; ABD’de gelecek olan dört dev teknoloji şirketinin bilançolarına, Federal Rezerv Bankası (FED) ve Japonya Merkez Bankası (BOJ) toplantılarına ve ABD’deki tarım dışı istihdam verisine odaklanacaklar. FED toplantısında, merkez bankasından bir politika değişikliği beklenmiyor ancak faiz indirimi yapılmasına neredeyse kesin gözü ile bakılan Eylül ayı için gelecek mesajlar yakından takip edilecek. İngiltere ve Japonya Merkez Bankası toplantıları da yatırımcıların gündemindeki diğer önemli gelişmeler olacak. Özellikle Japonya’da son günlerde merkez bankasından faiz artışına yönelik beklentilerin artması ile yen’de gördüğümüz sert değer kazanımı, carry trade’lerin çözülmesine neden olmuş ve diğer piyasaları da etkilemişti.

Yüksek kaldıraçlı yen "carry işlemlerinin" çözülmesi, "çevre" piyasalarda kaldıraç azaltmayı teşvik ediyor. “Merkez’de” ise yarı iletkenlerde ve büyük teknoloji hisselerinde, risk yani kaldıraç azaltma görüldü. Geçen Cuma gerçekleşen tepkiye rağmen, rotasyon geride kaldı demek için erken olduğunu düşünüyoruz.

Son 12 seansta yen, dolara karşı yüzde 5,2 arttı. Japon para birimi, gelişmekte olan piyasa para birimlerinde de carry trade çözülmelerine sebep oldu. Brezilya reali, 12 seansta yen karşısında yüzde 9,0, Şili pesosu yüzde 9,0, Meksika pesosu yüzde 8,1, Kolombiya pesosu yüzde 6,2, Arjantin pesosu yüzde 6,0, Güney Afrika randı yüzde 5,7, Tayvan doları yüzde 5,6, Endonezya rupisi yüzde 5,2, Hindistan rupisi yüzde 5,1 ve Filipin pesosu yüzde 4,9 düştü.

Ayrıca, yen’in gelişmiş para birimleri, carry trade’lere karşı güçlenmesine dikkat çekmekte fayda var. Yeni Zelanda doları, yen karşısında yüzde 7,9, Avustralya doları yüzde 7,7, Norveç kronu yüzde 7,6, İsveç kronu yüzde 7,3 ve Kanada doları yüzde 6,4 düştü.

Bu dönemde, Bloomberg Emtia Endeksi yüzde 4,5 değer kaybetti. Bakır yüzde 11'den fazla, alüminyum yüzde 7,8, kurşun yüzde 5,2, kalay yüzde 15,5, çinko yüzde 10, platin yüzde 5,6 ve paladyum yüzde 10,6 düştü. Ham petrol fiyatları da yüzde 4,7 düştü.

Yen rallisi, piyasaları tatmin etmeyen Çin kararları ile Çin piyasaları ve ekonomisine yönelik hissiyatta belirgin bir bozulmayla örtüştü. Çin'in CSI 300 endeksi bu hafta, yüzde 3,7 daha düştü. 11 Temmuz'da tüm zamanların en yüksek seviyesini gördükten sonra, Japonya'nın Nikkei-225 Endeksi yüzde 11,2 düştü.

Bu büyük hareketlerin ortak bir noktası var bizce. Teknoloji hisselerinin, yen yükselirken gerilemesi tesadüf olmayabilir. Kalabalık yen carry işlemlerinde riskten kaçınma ve buna bağlı kayıplar, aşırı kalabalık yapay zeka veya teknoloji ticaretinde riskten kaçınma yaratmış olabilir. Benzer şekilde, eş zamanlı teknoloji satışları ve yoğun kısa pozisyonların sıkışması tesadüf değil. Kaldıraçlı spekülasyon yapanlar, agresif bir şekilde riskten kaçınma stratejisine yöneldi ve uzun pozisyonları satıp kısa pozisyonları alıp kapatarak, genel risklerini azalttı gibi gözüküyor.

Sonuç: Hala “risk off” rejiminde olduğumuzu düşünüyoruz. “Çevredeki” sorunlar "Merkezi" etkilediyse de finansal koşullar, gevşek ve dolayısıyla olumsuz bir trend dönüşümü ile henüz uyumlu değil.

"Carry trade"ler tökezliyor olabilir, ancak kredi piyasaları ve finansal koşullar sakin.

FED'in aylar önce devam eden aşırı gevşek finansal koşullara rağmen faiz artırımlarının sonunu işaret ederek, hata yaptığını düşünmeye devam ediyoruz. Güvercin bir Federal Rezerv, tarihi geç döngü fazlalığını körükledi.

Yurt içinde ise İktisadi Yönelim Anketi sonuçlarına göre 2024 yılı Temmuz ayında mevsimsellikten arındırılmış Reel Kesim Güven Endeksi, bir önceki aya göre 1,8 puan azalarak 98,7 seviyesinde gerçekleşmiştir. Endeksi oluşturan anket sorularına ait yayılma endeksleri incelendiğinde, mevcut mamul mal stoku, gelecek üç aydaki üretim hacmi ve gelecek üç aydaki ihracat sipariş miktarına ilişkin değerlendirmeler, endeksi artış yönünde etkiledi.  Son üç aydaki toplam sipariş miktarı ise genel gidişat, sabit sermaye yatırım harcaması, mevcut toplam sipariş miktarı ve gelecek üç aydaki toplam istihdama ilişkin değerlendirmeler endeksi azalış yönünde etkilemiştir.

İmalat sanayi genelinde mevsimsel etkilerden arındırılmış Kapasite Kullanım Oranı, bir önceki aya göre 0,3 puan azalarak yüzde 75,9 seviyesinde gerçekleşmiştir.

Mevsimsel etkilerden arındırılmamış Kapasite Kullanım Oranı, bir önceki aya göre 0,4 puan azalarak yüzde 75,9 seviyesinde gerçekleşmiştir.

Her iki makro veri de ekonomideki ivme kaybı ile uyumlu diyebiliriz.

Tüm yazılarını göster