Yazılımcı yetiştirmenin ‘demokratik yolu’nu ‘Ecole 42’ ile buldular

Vahap MUNYAR İŞ DÜNYASINDA DİYALOG

SANAYİ ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Mehmet Fatih Kacır, 2017 yılında internette tarama yaparken Fransa’da telekom sektörünün önde gelen isimlerinden Xavier Niel’in 2013 yılında Paris’te kurduğu eğitim modeli dikkatini çekti:

  • Ecole 42 Yazılım Okulları…

2018 yılında OECD toplantısı için Paris’e gittiğinde “Ecole 42”yi ziyaret etti:

-          Ecole 42’nin yazılımcı yetiştirme modeli beni çok etkiledi.

“Ecole 42”nin Paris’teki yöneticileri, Kacır’a modeli ve kuralları anlattı:

  • Bizim okullarımız Fransa’da da, dünyanın başka ülkelerinde de 18 yaş ve üstü herkese açıktır.
  • Bizim modelde eğitim görmek isteyenlere diploma sorulmaz.
  • Fırsat eşitliği en temel yaklaşımlarımızdan biridir.
  • Öğrencilerden ücret alınmaz.
  • Eğitim tamamlandığında zorunlu hizmet gibi bir durum olmaz.
  • Okullarımızda eğitmen yoktur. Kendi kendine öğrenme, birbirinden öğrenmeyi esas alırız.
  • Bu modelde etkileşim ve takım çalışması önemlidir.

Kacır, Paris’teki “Ecole 42”de modeli dinlerken düşündü:

-          ABD’de teknoloji konusunda bir tekelleşme söz konusu oldu. ABD yönetimi de bu tekelleşmeden şikayetçi zaten. “Teknolojinin demokratikleşmesi” için “Ecole 42” modeli çok uygun görünüyor.

Kacır, Paris’ten dönerken uçakta “Ecole 42”yi bir kez daha gözden geçirdi:

-          Yazılımcı sayısını artırmanın “daha demokratik yolu” Ecole 42 modeli gibi görünüyor.

O dönemde İstanbul Kalkınma Ajansı (İSTKA) ve Doğu Marmara Kalkınma Ajansı (MARKA) desteği ile kurdukları, özel sektörden de 20’ye yakın şirketin paydaş olduğu “Türkiye Açık Kaynak Platformu”nu irdeledi:

-           Türkiye Açık Kaynak Platformu’nun ana misyonlarından biri insan kaynağını geliştirmek. “Ecole 42” modelini ülkemize getirmek, bu misyonla örtüşüyor.

Kacır, ilk fırsatta “Ecole 42” modelini Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank’a anlattı. Varank, modele sıcak baktı:

-          “Ecole 42”, istihdam piyasasına hızlıca katılabilecek yazılımcı yetiştirme planımıza çok uyuyor.

COVID-19 pandemisi, dünyada olduğu gibi ülkemizde de 3-5 yılda gerçekleşebilecek dijitalleşmeyi 3-5 aya çekinceKacır ve ekibi kolları sıvadı:

-          “Ecole 42 Yazılım Okulları”nı ülkemize de getirmek için görüşme ve çalışmalara başlayalım.

Geçen yıl Eylül ayında Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank’ın açılışını yaptığı, Direktörlüğünü Türkiye Açık Kaynak Platformu Direktörü Sertaç Yerlikaya’nın yürüttüğü Vadi İstanbul’daki “42 İstanbul”da Bakan YardımcısıMehmet Fatih Kacır’la buluştuk.

Kacır’a “42 Okulları” Koordinatörü Müge Kocahan ve “42 İstanbul”un Pedagoji Sorumlusu Zehra Nur Altınışık eşlik etti.

Kacır, söze Türkiye’deki yazılımcı sayısından girdi:

-          Teknoparklardan, Ar-Ge ve Tasarım Merkezlerinden derlenen verilere göre Türkiye’de 200 bine yakın yazılımcı olduğunu tahmin ediyoruz. Avrupa’da bu alanda en hızlı büyüyen olsak da yazılımcı sayımız yetersiz. 2019 yılında 2023 için 500 bin yazılımcı hedefi koymuştuk.

Mütevelli Heyeti’nde bulunduğu Türkiye Teknoloji Takımı’nın (T3 Vakfı) öncülüğünde gerçekleşen Teknofest’in yarattığı etkiye işaret etti:

-          Geçen yıl Teknofest’te 250 bin öğrenci, 40 bin takım yarıştı. Bu yıl 550 bin öğrenci, 100 bini aşkın takım yarışacak.

“Dene-Yap Okulları”nın da benzer etkiyi yaptığını vurguladı:

-          “Dene-Yap Okulları”nı ülke geneline yaymak da benzer etkiyi yapıyor. 79 “Dene-Yap Okulu” 15-16 bin öğrenciyi kucaklıyor. İlk 12 “Dene-Yap”tan birini Hakkari’ye kurmuştuk.

“42 İstanbul”a dikkat çekti:

-          Vadi İstanbul’daki 1000 metrekarelik mekanı “42 İstanbul”a Evyap verdi. Burada öğrencilerin 7 gün 24 saat kullandıkları, çalıştıkları 400 bilgisayar var. Benzeri bir eğitim merkezimiz de Gebze’deki Bilişim Vadisi’nde faaliyette. Orada da 350 bilgisayar var.

Müge Kocahan araya girdi:

-          “42 İstanbul”la ilgili ilk duyurular Mayıs 2021’de yapıldı. 25 bin başvuru aldık. Burada 50 yaşın üstünde de eğitim görenler var.

Kacır, Türkiye’de teknoloji geliştirme, Ar-Ge merkezleri ekosistemi oluşturmaya çalıştıklarını belirtti:

-          Bizim hızlı yol almamız gerekiyor. O nedenle “Ecole 42” modeliyle 7 gün 24 saat yüz yüze eğitimin sürdüğü“42 İstanbul” gibi sistemler bizim için çok kıymetli.

Yazılımcı olmayı isteyenler, kendini bu işe yatkın görenler, “42 İstanbul” ve Bilişim Vadisi’ndeki “42 Yazılım Okulu”nun kapısı bir kuruş ödemeden size açık…

Gidin, “yazılımcı olmanın demokratik yolu”nda yeteneklerinizi açığa çıkarın…

4 haftalık ‘havuz’dan çıkabilen eğitim hakkı kazanıyor

SANAYİ ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Mehmet Fatih Kacır, “Ecole 42”yle bağlantılı çalışan “42 İstanbul”a girmenin aşamalarını sıraladı:

  • “42 İstanbul” ve “Bilişim Vadisi’ndeki Yazılım Okulu”muza giriş için önceden yazılım eğitimi almış olma şartı yok.
  • Şu anda eğitim görenlerin yüzde 35’i daha önce yazılım eğitimi almamış.
  • İstek, motivasyon ve yatkınlık önemli rol oynuyor.
  • İlk eleme 2.5 saatlik bir oyunla başlıyor. Oyun algoritma ve yatkınlığı ölçüyor.
  • Oyun aşamasını geçenler 4 haftalık bir “havuz” eğitimine giriyor. “Havuz”da her hafta dayanıklılık testi yapılıyor.
  • Zorlu “havuz” aşamasını geçenler eğitime hak kazanıyor.

“42 Yazılım Okulları” Koordinatörü Müge Kocahan araya girdi:

-          “Havuz” sonrası eğitim dönemi 21 seviyeden oluşuyor. 17 seviyeyi bitirmek, lisansı tamamlamak anlamına geliyor. 21’inci seviyeyi bitiren yüksek lisans yapmış sayılıyor. Eğitim 3.5-5 yıl sürebiliyor. Süre öğrencinin temposuna göre değişiyor.

İlk 9 aylık ana eğitim sonrası bir staj dönemi olduğunu belirtti:

-          Staj, 4-8 ay arası sürüyor. Dünyadaki örneklere bakılırsa öğrencilerin yüzde 70’e yakını staj yaptıkları kurumlarda işe giriyor.

Kacır, şu noktanın altını çizdi:

-          1913 kişi “havuz”a girdi, 591 kişi eğitim hakkı kazandı. Eğitimin ortalama 2.5 yılda tamamlanabileceğini düşünüyoruz.

Eğitim sistemiyle ilgili şu bilgiyi verdi:

-          Bu sistemde eğitmenler yok. Sadece değerlendirme ekibi var. Onlar da çok sınırlı müdahalelerde bulunuyor.

İlerleme yoksa kara deliğe düşer kayıt da silinir

SANAYİ ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Mehmet Fatih Kacır, “Ecole 42 Yazılım Okulları”ndaki “kara delik” uygulamasına değindi:

-          Sistemde her ne kadar öğretmen yoksa da öğrencilerin performansı, üstlendikleri projeler bazında izleniyor.

Üstlendikleri projelerde ilerleme göstermeyen öğrencilerin “kara delik”e düştüğünü bildirdi:

-          “Kara delik”e düşmesi, öğrencinin kaydının silinmesini beraberinde getirir.

Şimdilik diploma gibi bir belge veremiyoruz

MEHMET Fatih Kacır, “42 İstanbul” ve “Bilişim Vadisi’ndeki 42 Yazılım Okulu”ndan mezun olanlara şimdilik diploma veremediklerini belirtti:

-          Mesleki Yeterlilik Kurumu ile görüşüyoruz. Fransa’da “Ecole 42”den mezun olanlara mesleki yeterlilik belgesi veriliyor. Biz de benzeri bir uygulamaya geçebiliriz.

Yüksek Öğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Prof. Erol Özvar’ı “42 İstanbul”a davet ettiklerini bildirdi:

-          YÖK Başkanımız “42 İstanbul”un eğitim ortamından, modelinden etkilendi.

Sonra şu noktanın altını çizdi:

-          Dünyada teknoloji şirketleri artık diploma da pek sormuyor. Şirketler kendi yetenek sınavlarını yapıyor.

Tüm yazılarını göster