“Hem bilgi ve teknolojiye hem de sermayeye ihtiyaç var. Eğer bunu içeriden temin edemiyorsak doğrudan, dışarıdan temin etmemiz gerekiyor.”
Malcolm Gladwell, “Blink- Düşünmeden Düşünmenin Gücü” kitabında yönetim kademesinde toplanıp bir konuda karar verecek olanların aslında zihinlerinde bu kararı çoktan vermiş olduklarını anlatır. Belki de saatlerce süren söz konusu toplantı sadece verilmiş olan kararı aklamaktan ibarettir, der. Bir şehrin markalaşma sürecinde şehir tabanlı yatırım teşvik çalışmaları mutlaka önemsenmeli ve yer almalıdır.Şehir ile olumlu algının ilmik – ilmik örülmesi sürecine şehri on yıllar ileriye taşıyacak yatırımlar ve potansiyel yatırımcılar mutlaka dahil edilmelidir ki yatırım kararları verilirken o şehir kolaylıkla akla gelmeli, önemsenmeli ve kısa listeye eklenmeli.
Bir şehir için dışarıdan doğrudan yatırım demek doğrudan ve dolaylı istihdamın artması demektir. Araştırmalar, yenilikçi bir iş kolunda yaratılacak tek bir istihdamın beş doğrudan ve dolaylı iş imkânı sağladığını göstermektedir. Bir şehir için dışarıdan doğrudan yatırım demek kaynak (sermaye) ve teknoloji transferi demektir. Böylece şehir ekonomisi için bir dönüşüm fırsatı doğacaktır. Öğrenme ve inovasyon için itici güç oluşacaktır. Bir şehir için dışarıdan doğrudan yatırım demek mevcut yatırımların rekabet duygusuyla kendilerini geliştirmesi, verimliliğin artması ve sonucunda tüketicinin daha yenilikçi, daha nitelikli ürün ve hizmetlere kavuşması demektir.
Yeni bir çalışma, önümüzdeki dönemde dışarıdan doğrudan yatırım cezbetmek için dikkat edilmesi gerekenleri vurgulamaktadır. Bu çalışmaya göre, yatırım için şehir seçilirken yatırımcı o şehrin fikir ve kabiliyet sahibi insan, yani yetenek havuzuna bakmaktadır. Şehir fikir ve kabiliyet sahibi insan açısından ne durumdadır? Yeni akıma göre yatırımlar yetenekleri takip etmektedir. Bu nedenle şehirlerimiz sahip oldukları yetenekleri elde tutmak için olağanüstü çaba harcamalıdır. Bir diğer dikkat edilmesi gereken husus ise dijital altyapıda gelişmişliktir. Uzaktan çalışma trendi bu son salgın nedeniyle kalıcı bir iş görme şekline dönüşmüştür. Avrupa’da bu oran önceleri %15 iken salgın ile birlikte %40’a yükselmiştir. Ayrıca veriye erişebilme imkânı inovasyon için temel faktör olarak kabul görmektedir. Bilgi alışverişi yeni çözümlerin ortaya çıkmasına fırsat sağlayacaktır. Şehir dijital alt yapısının bu gelişmelere paralel olarak iyileştirilmesi gerekecektir.
Dışarıdan doğrudan yatırım sadece akla dayalı bir karar süreci değildir, duygulara da bağlıdır. Malcolm Gladwell’in kitabında yazıldığı gibi, böyle bir karara nasıl vardığınızı sadece akılcı bir yaklaşımla kendinize açıklayamazsınız. Verdiğiniz kararların ne denli akla dayalı ne ölçüde duygulara dayalı olduğunu ölçmek için aynada gözlerinizin içine bakın ve verdiğiniz kararı tekrarlayıp kendinizi inandırmaya çalışın. Bakalım sonuç ne olacak?
26 kalkınma ajansının varlığına rağmen, şehirlerimizin doğrudan yabancı yatırımcı cezbetme konusunda puanı çok düşüktür. Diğer konularda olduğu gibi bunda da çözüm merkezden beklenmektedir. Bir otomobil yatırımı söz konusu olunca birçok şehir sadece o esnada “ben, ben!” diye çığlık atmakla yetinmektedir. Niçin “sen”? Eyy belediye başkanı, iki yıl geçti, aynada gözlerinin içine bak ve cevapla: Niçin “sen”?
Haftanın Şehri: HELSİNKİ, FİNLANDİYA
Finlandya’nın başşehri Helsinki 1,5 milyon nüfusa sahiptir. Şehre yetenek ve yatırım cezbetmek için kurulan “HBH -Helsinki Business Hub” yetenek ve yatırım teşvik ajansı bu amaçla sıra dışı br proje başlatmıştır; “Helsinki’de 90 Gün Yaşa!”
Başvurular arasından seçİien 15 kişi ve ailesi havaalanında karşılanıyor, şehir ve uzaktan çalışma imkânları tanıtılıyor, iş bağlantıları ve üç ay kalış süreleri için gerekli belgeler sağlanıyor. Ayrıca konut, okul, kreş gibi konularda da yardımcı olunuyor. Eğer 90 günlük Helsinki denmesi başarılı olursa oturma izni veriliyor. Şu ana kadar projeye 6 binden fazla başvuru olmuş ve bunların çoğu ABD’den. Öncelikle Silikon Vadisi’nden yetenek cezbetmek projenin başlıca amacı olarak açıklanıyor.