Yaşanacakların ön gösterimi

Son bir haftada yaşanan fiyat hareketleri, yılın geri kalanı için ön gösterimdir. Özellikle tahvil yatırımcıları için zor bir yıl olacak.

Atılım MURAT AYKIRI FİNANS

Yatırım yapılırken, ‘‘paranın tamamını girelim veya çıkalım’’ düşüncesiyle hareket ediliyor. Fiyat/kazanç oranı çok düşmüş veya çok yükselmiş bir hisse senedine böyle bakılıyor. Örneğin tecrübeli insanlar bile, ‘‘Tesla’nın değerlemesi şu oldu. Ford Otosan’ın değerlemesi bu oldu’’ gibi ifadeler kullanıyorlar. Bu bir kumar stratejisidir. Kumarda temel olasılık, negatif toplam getiridir. Kumarhanede uzun süre kalanlar parayı kaybederler. Zaten kumarhane yiyecek-içecek servisini boşuna yapmaz. İnsanların uzun süre kalması istenir. Öte yandan, yatırımda temel olasılık pozitif toplam getiridir. Tahvil-bono ve hisse senedinden oluşan klasik bir portföyü düşünelim. Bu finansal varlıkların sunduğu getiriler zaman geçtikçe yükselir. Çünkü bu getiriler, ekonomik çıktıyla ve şirket kârlarıyla ilgilidir. Rasyonel yatırımcı, hisse senetlerine ve tahvillere portföyünde her daim yer verir.

Enflasyon beklentilerine paralel olarak ABD’de uzun vadeli faizler artıyor. Doğal olarak tahvil fiyatları geriliyor. Gösterge faiz artınca hisse senedi fiyatları baskı altına giriyor. Pandemi döneminde fark atan teknoloji sektörü satış baskısını hissediyor. Faizler daha da yükselecek beklentisiyle panikleyen yatırımcılar pozisyonlarını kapatıyorlar. Faizler yükselecek çünkü enflasyon artacak. Bu kadar desteğin ardından enflasyon yükselmezse sıkıntı olur. 1,9 trilyon dolarlık paketin de geçeceği düşünülürse, son bir yılda Amerikan ekonomisine verilen destek 4,1 trilyon dolar olacak. Bu rakam, büyük finansal krizdeki desteğin dört katıdır. Fed’in izlediği enflasyon göstergesi, çekirdek kişisel tüketim harcamaları deflatörü şu aşamada yüzde 1,5. ABD’de ekonomik aktivite normale dönünce, enflasyon, Eylül 2018 seviyesi olan yüzde 2’ye dönebilir. Hatta biraz üzerini görebiliriz. 2018’in son çeyreğinde 10 yıllık tahvil faizinin yüzde 3’ün üzerinde olduğunu hatırlatayım.

Aralık 2020’deki yazıda, 2021’de risk yönetimine her zamankinden fazla ihtiyaç olduğunu belirtmiştim. Yatırımcıların hisse senedi ve tahviller konusunda risklerini yönetebileceği, opsiyonlar ve vadeli işlem sözleşmeleri gibi basit finansal araçlar var. Bunların yatırımcıya tabii ki maliyeti olacak. Son bir haftada yaşanan fiyat hareketleri, yılın geri kalanı için ön gösterimdir. Özellikle tahvil yatırımcıları için zor bir yıl olacak. Doğru finansal enstrümanları kullanmak, geride kalan sektörlere yatırım yapmak gerekiyor.

Tüm yazılarını göster