Doğal gaz fiyatı 18 ayın en düşük seviyesindeyken, kömür fiyatı yılbaşından beri yüzde 50 düşmüşken, dün açıklanan İspanya ve Fransa rakamları, enflasyonun yapışkan olduğunu gösteriyor. Sadece bir hafta önce, Avrupa Merkez Bankası’nın (AMB) tavan faizinin yüzde 3,5 olacağı yüzde 100 olasılıkla fiyatlanıyordu. Yüzde 4’lük tavan faiz olasılığı dün yüzde 90’a yükseldi.
Geçen hafta açıklanan ABD enflasyonunun beklentinin üzerinde gelmesinden sonra dünyada tahvil faizleri yükselmeye başladı. Almanya’nın 2-yıllık faizi 15 yılın zirvesine çıktı. Ekonomik aktivite her iki bölgede de düşecek. Konuyla ilgili yazılar yazdım. Bir kez daha belirteyim. Konut sektörü Amerikan ekonomisinin kalbidir. ABD mortgage piyasasında gösterge faiz dün yüzde 7’nin üzerine çıktı. Yüzde 5’in üzerinde bir faiz, bu sektörü dondurur. Zaten ABD’de mortgage başvuruları 30 yılın en düşük seviyesine indi. Ev fiyatlarının her daim yüksek olduğu San Francisco’da bile ev fiyatları ilk etapta yüzde 10 düştü.
Ülkemizdeki depremin maliyeti; iç borç, dış borç ve bağışlarla karşılanabilir. Yabancı kurumlardan beklediğimiz paralar gelmez. Kaldı ki, bu tarz kurumlar piyasa faizlerinin çok altından kaynak sağlayacak olsalar da, bunlar borçtur. Dünyada faizlerin daha da yükseleceği bir ortamda, dış borçlanmaya yüklenmek akıllıca olmayabilir. Geriye iç borçlanma kalıyor. Bütçede yerimiz var. Ancak bütçe açığı, deprem sonrasındaki ilk tahminlerin üzerinde olabilir.