Yapay zekâ ve akıllı şehirler

Hilmi DEVELİ EKONOMİDE SATIR ARASI

Günümüzde yaşanan dijital dönüşüm fırtınasında; Yapay zekâ (Al), Büyük Veri (Big Data), Bulut (Cloud) Bilişim, Nesnelerin İnterneti (IoT) gibi yeni nesil teknolojilerle zenginleşen ‘akıllı’ kavramı insanın, her ölçekteki işletmelerin, kurumların, kuruluşların, şehirlerin, ülkelerin ve tüm Dünya’nın gündelik hayatının tam da ortasında yer alıyor.

Akıllı şehirler-Yapay zekâ birbirleriyle yakından ilişkilidir.

Yapay zekâ, akıllı şehirlerin çeşitli alanlarında kullanılabilir ve şehirleri daha verimli, güvenli ve sürdürülebilir hale getirmek için kullanılan teknolojiler arasında yer alır.

Yapay zekâ, şehirlerdeki trafik akışını yönetmek, su ve enerji kaynaklarını etkili bir şekilde kullanmak, hava kalitesini izlemek ve diğer birçok akıllı şehir uygulamasında kullanılabilir.

 Bu teknolojiler, şehir yöneticilerinin verimliliği artırmasına ve daha iyi kararlar almasına yardımcı olabilir.

Yapay zekâ, akıllı şehirlerdeki verileri analiz etmek için kullanılabilir.

Bu, şehir yöneticilerine, şehrin çeşitli alanlarında hangi sorunların yaşandığını anlamalarına yardımcı olur.

 Bu veriler, şehir yöneticilerinin daha iyi kararlar almasına ve şehirdeki hizmetleri iyileştirmesine yardımcı olabilir.

Ayrıca, yapay zekâ, şehirlerdeki işletmelerin, vatandaşların ve diğer paydaşların ihtiyaçlarını anlamak için de kullanılabilir.

 Bu sayede, şehir yöneticileri, şehirdeki hizmetleri ve altyapıyı bu ihtiyaçlara göre daha iyi şekillendirebilirler.

Yeşil, dijital ve toplumsal dönüşüm yani 3D diye tanımlanan üçüz dönüşümün konuşulduğu günümüzde, yeni nesil teknolojiler ve inovatif yaklaşımlar şehir yaşamı üzerinde de güçlü bir dönüştürücü etkiye neden oluyor.

Akıllı şehirler olarak ifade edilen bu dönüşüm tüm ekosistem paydaşlarının işbirliğinde şehirde yer alan kaynaklar ve varlıklar arasında güçlü ağlar kurarak ve birlikte çalışabilirliğini sağlayarak, insan müdahalesine ihtiyaç duymadan şehrin veri ve uzmanlığa dayalı gelecek öngörüleriyle kendi kendini yönetmesini amaçlıyor.

Akıllı Şehirler, kentsel bir ekosistemde; varlıkları ve kaynakları verimli, sürdürülebilir ve güvenli yönetmek demek.

Akıllı şehir yaklaşımı toplum güvenliği anlamında birçok yenilik vaat ediyor.

Suçu önleme adına kullanılan akıllı kameralar, nesnelerin interneti (IoT) teknolojileri, akıllı ışıklandırmalar ve yöneticilere sürekli veri aktaran sistemlerle kentler daha güvenli hale gelebiliyor. Akıllı şehir yaklaşımıyla vatandaşlar da çözümün bir parçası haline gelebiliyor.

Akıllı kentler, her birey için sürdürülebilir yaşam alanları oluşturmayı hedefleyen araçlardır

Dünya çapında geçerli olan akıllı şehir uygulaması çerçevesinde enerji, iletişim, atık su, acil durum, güvenlik, ulaşım, sağlık, barınma, eğitim-öğretim, rekreasyon, şehir planlama, ekonomi, finans ve sosyal hizmetler; akıllı şehir bileşenleri olarak kabul edilir.

Akıllı şehircilik sayesinde en başta doğal kaynaklar daha verimli bir şekilde kullanılabilir, çevresel ayak izi azaltılabilir.

Bunun yanı sıra daha etkili, veriye dayalı karar verme mekanizmaları inşa edilebilir, gelişmiş vatandaş ve yönetim etkileşimi yaratılabilir, daha verimli kamu hizmetleri sunulabilir.

 Böylece daha güvenli ve katılımcı topluluklar, geliştirilmiş ulaşım ve altyapı, artan dijital eşitlik ve işgücü katılımı, yeni ekonomik kalkınma fırsatları elde edilebilir.

Akıllı şehir sıralama modelleri

Avrupa Birliği’nin Avrupa Orta Ölçekli Şehirler için Akıllı Şehir Sıralama Modeli’nde; Akıllı Ekonomi, Akıllı İnsan, Akıllı Yönetim, Akıllı Mobilite, Akıllı Çevre ve Akıllı Yaşam olmak üzere 6 bileşen mevcut.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Akıllı Şehir Stratejisi ve Eylem Planı hazırlama çalışmalarında ise Akıllı Şehir kapsamında 8 fonksiyonel alan mevcut: Çevre, Enerji, Mobilite, Yaşam, İnsan, Ekonomi, Güvenlik ve Yönetişim. Her bir fonksiyonel alanda şehrin geliştireceği stratejilerin ve bunlara bağlı girişimlerin yer alacağı üç etkileştirici ise Bilgi ve İletişim Teknolojileri, Organizasyon ve İnsan Kaynakları, Finans olarak tanımlanmış.

Plan kapsamında Akıllı Şehir Yapısı; Akıllı Şehir Yönetimi ve Akıllı Şehir Uygulamaları olmak üzere 2 ana başlıkta şekilleniyor.

Akıllı Şehir Yönetimi; “Yönetişim, Strateji Yönetimi, Politika Yönetimi, Bütüncül Hizmet Yönetimi, İş Yönetimi’ bileşenlerinden oluşurken; Akıllı Şehir Uygulamaları’nın bileşenleri ise şöyle: ‘Akıllı Çevre, Akıllı Güvenlik, Akıllı İnsan, Akıllı Yapılar, Akıllı Ekonomi, Akıllı Mekân Yönetimi, Akıllı Sağlık, Akıllı Yönetişim, Bilgi Teknolojileri, Akıllı Ulaşım, Akıllı Enerji, İletişim Teknolojileri, Bilgi Güvenliği, Akıllı Altyapı, Afet ve Acil Durum Yönetimi, Coğrafi Bilgi Sistemleri” olarak sayılıyor.

Dünyada ve Türkiye’de akıllı şehirler.

Dünya’da New York, Seul, Barselona, Berlin, Londra, Manchester, Toronto, Sau Paulo, Dublin, Chicago ‘Akıllı Şehir’ alanında stratejiye sahip olan önemli şehirlerarasında yer alıyor. Dünya’da akıllı şehirler yaklaşımında iki farklı uygulama metodu benimseniyor; bazı şehirler teknolojide öncü veya teknoloji açısından cazibe merkezi olma gibi hedeflerle sıfırdan inşa edilirken bazıları da mevcut altyapılarını güncelleme ve iyileştirme yolunu tercih ediyor.

Ülkemizde de bu konu ile ilgili gereken adımlar izlenerek akıllı kent örneklerinin temelleri atılmaktadır.

İstanbul başta olmak üzere Ankara, Eskişehir, Kayseri, Bursa, Trabzon, Gaziantep gibi büyükşehir belediyelerine ilgili projeye yatırım yapıldığı bilinmekte..

Yapay zeka  kullanımında etik  hatırlatması..

Yapay zekâ, akıllı şehirlerdeki verileri analiz etmek için kullanılabilir.

Verilerin kullanımında bazı sorunlara da neden olabilir.

 Örneğin, yapay zekâ kullanımı, gizlilik, güvenlik ve etik sorunlarına neden olabilir.

 Bu nedenle, akıllı şehirlerde yapay zekâ kullanımı, iyi düzenlenmeli ve denetlenmelidir.

Tüm yazılarını göster