Yabancı çıkışında ve DTH azalışında rekor haftası

Alaattin AKTAŞ EKO ANALİZ

Merkez Bankası Başkanlığı'ndaki operasyon iki alanda rekor kırılmasıyla sonuçlandı:

✔ Yabancı yatırımcılar bir haftada 1.9 milyar dolarlık hisse senedi ve DİBS satarak Türkiye'den adeta kaçtı.

✔ Vatandaşın dövizden uzaklaşmasını sağlamanın yolu TL faizini artırmak değilmiş, kuru yükseltmekle bu sağlanabiliyormuş, bunu da gördük. DTH bir haftada 9.3 milyar dolar azaldı.

Merkez Bankası’nda gerçekleştirilen “başkan değiştirme operasyonu” geçen hafta döviz hareketlerinde rekorlar kırılmasıyla sonuçlandı.

Öyle ki, hatırlayabildiğimiz kadarıyla yabancı çıkışı ve döviz tevdiat hesabı azalışında geçen haftaki gibi bir hareket daha önce hiç görülmemişti.

Merkez Bankası verilerine göre, yurtdışı yerleşikler ya da kısaca yabancılar 19-26 Mart haftasında, yani Naci Ağbal’ın görevden alınıp yerine Şahap Kavcıoğlu’nun atandığı haftada Türkiye’den adeta kaçtı. Yabancılar geçen hafta tam 1 milyar 105 milyon dolarlık devlet iç borçlanma senedi, 814 milyon dolarlık da hisse senedi sattı. Böylece toplam çıkış 1.9 milyar doları aştı.

Yabancı öyle bir kaçtı ki, adeta arkasına bakmadı; zarar mı ediyor, umursamadı.

12-19 Mart haftasında sepet kur ortalama 8.17 düzeyindeydi. Bir hafta sonra, yani 19-26 Mart haftasında ise sepet kur 8.65’e çıktı. Dolayısıyla yabancı, kur yükseldiği için hisse senedi ve DİBS satarak elde ettiği Türk parasıyla daha az döviz almaya razı oldu. Yabancının böyle davranması ve apar topar Türkiye’yi terk etmesinin altında yatan etkenlerin başında kurun daha da yükselebileceği kaygısı yatıyordu. Nitekim bu kaygı da gerçekleşti. Sepet kur 26 Mart’tan sonraki günlerde daha yükselerek 8.98’e ulaştı.

Yabancı yatırımcı hem kur yönüyle zarara uğradı, hem fiyat yönüyle. Hisse senedi fiyatları özellikle 22 Mart Pazartesi günü yüzde 10’a yakın düştü. Bu düşüş, salı günü kapanışta toparlanma olmakla birlikte seans içinde de devam etti.

Ayrıca faizler yükseldiği için iç borçlanma senetlerinin fiyatı geriledi.

Dolayısıyla yabancı hem ucuza satış yaptı, hem yüksek kurdan çıktı; ama çıktı!

Bu da mı dış güçlerin işi!

Yabancı yatırımcının bir hafta gibi çok kısa bir sürede 1.9 milyar dolar götürmesi pek görülmüş bir durum değil.

Ama şimdi herhalde hiç kimse yabancıların bu hızlı çıkışını Türkiye'nin büyümesini, gelişmesini istemeyenlerin bir oyunu gibi görmeyecektir. Herhalde bu kez kimse "Dış güçler” demeyecektir.

Hani olur ya bunu söyleyen çıkarsa, onlara “Merkez Bankası Başkanı’nı değiştiren de dış güçler mi” diye sormak gerekir.

Yabancının satacağı kıymet kalmıyor!

Bardağın dolu tarafında bir şeyler bulmak istersek yabancının bundan sonra böylesine hızlı çıkışlar sergilemesinin pek mümkün olmadığını söyleyebiliriz.

Çünkü yabancının sahip olduğu menkul kıymetler bayağı azaldı.

Geçen haftaki satıştan sonra yabancıların elinde 26 Mart itibarıyla 23 milyar 782 milyon dolarlık hisse senedi ve 7 milyar 671 milyon dolarlık devlet iç borçlanma senedi kaldı.

Özellikle devlet iç borçlanma senedinde bundan sonra çok daha sınırlı satışlar görülecektir. Bunda, hem satılabilecek senet tutarının azalması, hem de faiz yükseldiği için fiyatların gerilemiş olması büyük etki yapacaktır.

DÖVİZ HESAPLARI GERÇEKTEN ERİDİ!

Her iki vatandaşın biri tasarrufunu döviz cinsinden tutmayı tercih ediyor.

Ya da tasarruf edilen her 100 liranın yarısı, hatta yarıdan biraz fazlası döviz cinsinden tutuluyor.

Bu yapının kırılması, en azından dövize yönelişin durması ve tersine bir hareketin başlaması arzulanıyor.

Bunu sağlamanın iki yolu var...

Birincisi TL’ye iyi faiz vermek, TL’yi getirisi yüksek ve cazip bir tasarruf aracı haline getirmek. Bu denendi. Naci Ağbal döneminde faiz yükseldi. Ama faiz yükselince kur gerilemeye başladı ve vatandaş kendi açısından haklı olarak "Elimdeki malı (dövizi) niye ucuza satayım” yaklaşımı sergilemeye başladı ve dövizini satıp TL’ye geçmedi.

İkinci yol dövizin fiyatını birden yükseltmekti; şöyle ya da böyle... Fiyatı artırılan dövizin satılması bu şekilde teşvik edilebilirdi. İşte Şahap Kavcıoğlu’nun Merkez Bankası Başkanlığı’na gelmesiyle bu gerçekleşti. Kurun yükselmesi istendiği için olmadı tabii ki bu, görev değişikliği kur yükselişine yol açtı ve bu Merkez Bankası’ndaki operasyon en azından dövizden TL’ye geçme amacına hizmet etmiş oldu.

Bir haftada 9.3 milyarlık çözülme

Merkez Bankası verilerine göre 19-26 Mart haftasında döviz tevdiat hesaplarında tam 9.3 milyar dolarlık azalma oldu. Kurun yükselmesini fırsat bilen sattı.

19 Mart’ta 261.7 milyar dolar düzeyinde bulunan döviz tevdiat hesapları 26 Mart’ta 252.4 milyar dolara geriledi.

Bir haftada gerçekleşen 9.3 milyar dolarlık gerilemenin 8.9 milyar doları yurtiçi yerleşiklerin hesaplarındaki azalmadan kaynaklandı.

Söz konusu hafta vatandaş tam 7.2 milyar dolarlık döviz sattı. Şirketlerin satışı ise 1.7 milyar dolar oldu.

Bu arada yurtiçi yerleşiklerin hesaplarındaki 8.9 milyar dolarlık görünür azalmanın 818 milyon dolarının parite ve altın fiyatlarındaki değişimden kaynaklandığını, gerçek azalmanın 8.1 milyar dolar olduğunu belirtelim. Ancak kuşkusuz 8.1 milyar da hiç azımsanacak bir tutar değil.

Tüm yazılarını göster