Vize zulmü giderek ağırlaşıyor

Şeref OĞUZ ÖNERİ - YORUM

Seçim sürecinin kıyısında başlayan vize zulmü seçimin ardından da sürüyor. Önce yabancı basın ayağı, sonra kredi kuruluşlarının not tehditleri, şimdi vize zulmü ile karşı karşıyayız. Sanatçılarımız konserleri için vize alamaz duruma geldi. Peki, bu ihracat zorluklarına da sıçrar mı?

1970’lerde 3 yılda 1 yurtdışına çıkış ve 200 $'lık harcırah için Ankara'dan karar bekler durumdaydık. Peki, şimdi gittikçe genişleyen yabancı baskısı artacak mı? Bazı devletler, vizeyi bir tür hizmet ihracatı haline getirdiler bile. Günlük, haftalık, aylık ve hatta yıllık vize bedelleri can yakacak düzeye çıkıverdi.

ÜRÜNÜ SERBEST ÜRETENİ BAĞLI

Bugün olan şudur: Türk vatandaşları, konsoloslukta çalışan Türk vatandaşlarına aşağılatılıyor, banka hesabının ayrıntılı dökümünden vukuatlı nüfus suretine dek artık var olmayan belgeler dahi isteniyor. Turistik geziler şöyle dursun, malını sergileyeceği fuara dahi gidemeyen işadamlarımız ile karşılaşabiliriz.

Bu tarife dışı (ve ahlak dışı) engeller sebebiyle zarara uğrayacağımız ortada. Vizeye dair sorunlar eskiden de vardı ama şimdi çoğaldılar. Hatta fuar zamanları ürünleri yurtdışına çıkan ama üreticisine vize verilmediği için fuara gidemeyen iş insanlarımızın ibretlik öykülerini hatırlıyorum

İKİ SORU İKİ CEVAP

Ülkenin risk primi ile pasaport riskinin ne ilişkisi var?

Ülkemizin üzerinden Avrupa’ya ciddi bir göçmen akını var. Köprü coğrafyamız zaten böylesi bir zemin hazırlıyor, Doğu’dan Batı ülkelerine doğru… Bu da Avrupa’ya seyahatte vatandaşlarımıza yönelik algı bozulmasına yol açıyor.

Vize sorunu nasıl aşılabilir?

Bunun için sadece ekonomik parametreler değil, diplomatik ilişkilerin de gelişmesi gerekiyor. Avrupa’da Türkiye algısı, gerek ekonomik durumumuz gerek mülteci hareketliliği sebebiyle eski gücünde değil. Yapılması gereken, sivil toplum örgütlerimiz, bankalar, ihracatçılarımız gibi kurumlarımızın AB’de lobicilik, tanıtım ve imaj düzeltme çalışmalarıdır.

NOT

TÜRK PASAPORTUNUN RİSK PUANI YÜKSELİYOR

Türkiye’nin kredi risk primi zirvelerde dolaşıyor. 5 Yıllık Kredi Risk Primini Gösteren CDS puanı 679 seviyesinde bulunuyor. Türkiye’nin sadece kredi risk primi yükselmedi. Her alanda risk primi arttı. Öyle ki pasaportun bile risk primi tırmanmış durumda. Bunu vizeler üzerinden izleyebiliyoruz.          

Öğrenci vizesinden turistik vizeye kadar seyahat akışlarında sorunlar çıkıyor; AB vizeleri problem oluyor. Sorunlar büyüyerek devam ediyor. Türkiye üzerinden AB’ye iltica etmeye çalışanlarla iş insanları, konferans vermeye giden öğretim görevlileri aynı kefeye konuluyor.

Gümrük Birliği güncellemesi sürecinde acaba şu vize sorunlarımız da gündeme gelemez mi? Bu konuyu bazı STK’larımız kendine dert edinse, Avrupa mahkemelerinde; vize mağduriyeti yüzünden hak kaybına uğrayan iş insanlarımız adına davalar açılsa bazı ilerlemeler sağlayabiliriz.

Tüm yazılarını göster