Vergi yüzsüzleri listesi neden açıklanmıyor?

Ahmet ARSLAN

CPA, MBA

DENETÇİ

Vergi yüzsüzü; yasal süresi geçtiği halde belli bir tutarın üzerindeki vergi borcunu ödemeyenlere verilen addır.

Vergi sistemimizde kural olarak vergi mahremiyeti bulunmakla birlikte söz konusu kuralın iki istisnası bulunmaktadır. Söz konusu istisnalar; en çok vergi veren kişiler (vergi rekortmenleri) ile belli bir tutarın üzerindeki vergi borcunu yasal süresi geçtiği ödemeyenlerin kamuoyuna açıklanmasıdır. 

Son günlerde sosyal güvenlik prim borcu bulunan bazı belediyelerin ilgili bakan tarafından kamuoyuna açıklanması devlete belli bir tutarın üzerinde vadesi geçmiş vergi, sosyal güvenlik prim borcu ve benzeri borcu bulunan herkesin kamuoyuna açıklanması yönünde bir beklenti oluşmasına sebebiyet vermektedir.

Söz konusu beklenti bir yana vergi idaresinin anayasal bir görev olan vergi borcuyla ilgili açıklanması gereken bilgileri kamuoyuna açıklaması görev ve sorumluluğunun bir gereğidir. 

Öte yandan, ekonomi yönetiminin vergi kanunlarındaki düzenlemelerle kaynak arayışında olduğu bir ortamda yüksek tutardaki vergi borçlarını ödemeyenlerin açıklanmaması vergiye uyumu zorlaştırır. 

1. Vergi idaresinin vadesi geçmiş ne kadar vergi alacağı var?

Gelir İdaresi Başkanlığı’nın (GİB) web sitesinde yayımlanan mali tablolardaki hesap kalemlerine (Gelirlerden Takipli Alacaklar Hesabı) göre, vergi idaresinin vadesi geçmiş ve bu nedenle takibe alınmış yaklaşık olarak 1 trilyon TL tutarında alacağı bulunmaktadır. Söz konusu tutarın 434 milyar TL’si idari para cezalarına, kalanı ise vergi alacaklarına ilişkin bulunmaktadır.

Söz konusu alacağın tahsil edilmemesi bile Hazine’nin yıllık maliyeti 500 milyar TL’yi bulan faiz yüküne katlanması anlamına gelmektedir. 

2. Vergi yüzsüzlerinin kamuoyuna açıklamasına ilişkin yasal düzenlemeler ve uygulamada durum

Vergi sistemimizde yer alan vergi mahremiyeti ilkesi nedeniyle mükellefin ve mükellefle ilgili kimselerin şahısları, muamele ve hesap durumları, işleri, işletmeleri, servetleri veya mesleklerine ilişkin bilgiler ifşa edilemez. Bununla birlikte, söz konusu ilkenin bir istisnası olarak Vergi Usul Kanunu’nun “Vergi Mahremiyeti” başlıklı 5’inci maddesinde;

“Mükelleflerin vergi tarhına esas olan beyanları, kesinleşen vergi ve cezaları ile vadesi geçtiği halde ödenmemiş bulunan vergi ve ceza miktarları Maliye Bakanlığınca açıklanabilir. Maliye Bakanlığı bu yetkisini mahalline devredebilir.”

hükmü bulunmaktadır.

Söz konusu düzenleme gereğince Hazine ve Maliye Bakanlığı’nca vergi rekortmenleri listesi her yıl düzenli olarak yayımlanmasına karşın vadesi geçtiği halde ödenmemiş vergi borcu bulunanlara ilişkin listenin açıklanmasına ilişkin olarak en son 2019 yılında bir düzenleme yapılmıştır. 

508 Sıra Nolu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği’nde yapılan söz konusu düzenlemeye göre her bir vergi dairesine 250 bin TL ve daha fazla borcu olan veya bu tutar ve üzerinde kesinleşen vergi ve cezası bulunan mükellefler kamuoyuna açıklanmıştır. Ne var ki, 2019 yılından sonra vadesi geçtiği halde ödenmemiş vergi borcu bulunanlara ilişkin açıklanan herhangi bir listeye rastlanmamaktadır. 

Söz konusu düzenlemenin yapılmasından sonra 2020-2022 dönemindeki COVID-19 salgını ve 2023 yılındaki büyük depremler gibi olağandışı durumlar nedeniyle vergi borcunun ödenememesi nedeniyle vadesi geçmiş birçok vergi borcunun olabileceği kabul edilebilirse de gelinen noktada vergi mükelleflerinin vadesi gelen vergi borçlarının ödememelerinin önünde olağandışı mahiyette ekonomik veya sosyal herhangi bir engel bulunmamaktadır.

Mükelleflerin vergi borçlarını ödememe güdüsünün ardında yatan nedenlerden biri sık sık çıkarılan vergi aflarıdır. Fakat vadesi geçen vergi alacaklarının tutarının artmaya devam etmesi bu tür afların tahsilat için çözüm olmak bir yana hemen hemen tüm vergi mükelleflerinde ödememe alışkanlığının oluşmasına sebebiyet vermektedir. 

Sonuç

Vergi idaresinin vadesi geçmiş ve bu nedenle takibe alınmış yaklaşık olarak 1 trilyon TL tutarında vergi alacağı bulunmakta olup, yasal süresi geçtiği halde belli bir tutarın üzerindeki vergi borcu bulunan mükelleflerin vergi idaresince kamuoyuna açıklanmasının önünde olağandışı mahiyette ekonomik veya sosyal herhangi bir engel bulunmadığı gibi bu tür bilgilerin açıklanmaması vergiye uyumu ve adalet duygusunu zedeler.

Tüm yazılarını göster