Son yıllarda Venezuela ile Türkiye arasında tarihte görülmemiş yakın ilişkilere tanıklık ediyoruz. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 2018 yılında bu ülkeyi ziyareti, pandemi döneminde yapılan sağlık yardımları, geçen hafta Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro’nun Türkiye ziyareti ile çok sayıda anlaşma imzalandığı açıklandı.
Önce bir hatırlatma yapalım. Bundan yaklaşık iki yıl önce Venezuela’dan peynir ithalatı gündeme gelmişti. Dünya peynir üretiminde Venezuela’nın adı bile geçmezken Türkiye’de aylarca bu ülkeden yapılacak peynir ithalatı tartışıldı. Sonuçta böyle bir ithalat olmadı. İthal edilecek peynir yoktu zaten.
Bugünlerde de Venezuela’da buğday üretimi gündemde. Türkiye bu ülkede buğday üretimi yapacakmış. Açıklamayı yapan da Tarım ve Orman Bakanı Prof. Dr. Vahit Kirişci. Bakan Kirişci’nin açıklamalarına göre buğday üretmemizi isteyen Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro.
Maduro, bu ülkede üretilecek buğdayın yüzde 30’unu kendilerine verilmesini, yüzde 70’inin Türkiye’ye getirebileceğini söylemiş.
Bu ülkede buğday üretimi var mı? Üretim ne kadar? Bu konularda sağlıklı bir bilgi yok.
Venezuela’da buğday üretmek ülkenin gündemine oturdu. Bir yandan “buğday sorunumuz yok biz kendi kendimize yetecek buğdayı üretiyoruz” deniliyor bir yandan başka ülkelerde buğday üretimi veya ithalatı için sonu gelmeyen arayışlar devam ediyor.
Venezuela’da buğday üretimi bu kadar tartışılınca öncelikle Türkiye Cumhuriyeti Ticaret Bakanlığı’nın Venezuela ülke sunumu, raporları, ürün matrisleri, müşavirlik raporlarını satır satır okudum. Bu raporların hiç birinde Venezuela’da buğday üretimine ilişkin bir bilgi, yönlendirme yok.
Bununla yetinmeyerek bu ülke ile ticaret yapan, gıda ürünleri, un ihracatı yapan özel sektör firmalarının temsilcileriyle görüştüm. Aldığım bilgilere göre ülkenin iklimi toprağı buğday üretimine uygun değil. Geçmişte buğday üretimi için bazı çalışmalar yapılmış. Fakat ülkenin coğrafyası, iklimi buğday üretimine uygun olmadığı için bu üretim istenilen verimlilikte gerçekleştirilememiş.
Venezuela dünyada buğday üretimi ile bilinen bir ülke değil. Buğday ithal ediyor. Bu da yetmiyor ciddi miktarda un ithalatı yapıyor. 2021 verileri ile bu ülkenin buğday ithalatı 193 milyon dolar. Bunun yüzde 51’ini Amerika Birleşik Devletleri’nden yüzde 49’unu Kanada’dan gerçekleştirdi.
Sadece buğday ithal etmekle yetinmeyen Venezuela, un ithalatı da yapıyor. Ticaret Bakanlığı’nın 2021 verilerine göre 81 milyon dolarlık un ithalatının yüzde 58’i Türkiye’den, yüzde 29’u Brezilya’dan ve yüzde 7,4’ü de Kolombiya’dan gerçekleştirildi.
Yapılan denemeler ve çalışmalar sonucunda buğday üretiminde istenen verim alınamayan Venezuela’da diyelim ki gerekli şartlar sağlandı ve buğday üretimi yapıldı. Burada üretilen buğdayı Türkiye’ye getirmenin maliyeti de çok yüksek olacaktır.
Un ihtiyacının yüzde 58’ini karşıladığımız Venezuela’da buğday üretip Türkiye’ye getireceğiz ve un yaparak tekrar bu ülkeye satacağız. Bu hem ekonomik hem de ekolojik olarak mümkün değil. Ekolojik olarak mümkün değil çünkü ülkenin iklimi uygun değil. Ekonomik olarak mümkün değil çünkü ürünün oradan Türkiye’ye taşınması ve tekrar ihraç edilmesi çok büyük maliyet.
Ticaret Bakanlığı’nın raporları ve ülke sunumlarına göre, Türkiye Venezuela’ya ağırlıklı olarak gıda (un, makarna, bakliyat, sıvı yağ, bisküvi-çikolata vb.), kozmetik (sabun, diş macunu, şampuan, temizlik maddeleri vb.), gübre, otomotiv (lastik, akü, madeni yağ vb.), tekstil, ilaç vb. ürünler ihraç ediyor.
Bu ülkeden ithal ettiğimiz ürünler arasında; hurda, alüminyum, metil alkol gibi ürünler var.
Bakanlık verileri Venezuela’ya tarım ve gıda sektörünün tavuk, süt tozu, bakliyat, kabuklu ve kuru meyveler, un, yemeklik yağ, zeytin, makarna, bisküvi-çikolata, konserve ve benzeri ürünler için potansiyel olduğuna vurgu yapıyor. Ayrıca tarım makineleri için de potansiyel pazar olarak görülüyor.
Venezuela’dan ithalatı yapılabilecek potansiyel ürünler arasında ise deniz ürünlerinden, sardalya, ton balığı, karides, tarım ve gıda ürünlerinden ise kahve, kakao, susam, tropikal meyveler sayılıyor. Buğday yok.
Türkiye, ilk olarak Sudan’da daha sonra bir başka Afrika ülkesi Nijer’de tarımsal üretim yapmak üzere çalışmalar yapmıştı. Nijer’de 1 milyon hektar alanda tarımsal üretim yapılması ve özellikle yem bitkileri üretilerek Türkiye’ye getirilmesi planlanıyordu.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Nijer Cumhurbaşkanı Mahamadou Issoufou ile 2018’de yaptığı görüşme doğrultusunda, bu ülkede 1 milyon hektar alanda tarımsal üretim yapılması için anlaşmaya varıldı. Bu görüşmeden sonra Cumhurbaşkanı Yardımcılığı bünyesinde özel bir ekip kuruldu ve Nijer’de çalışmalara başlandı.
Hayvancılıkta yem açığını kapatmak ve fiyat artışlarını durdurmak için Nijer’deki 1 milyon hektar alanda yem bitkileri üretimi yapılarak Türkiye’ye getirilecekti. Fakat bu proje ekonomik olmadığı için yaşama geçirilemedi.
Türkiye, daha önce de Sudan’da 99 yıllığına 780 bin 500 hektar tarım arazisi kiraladı. Bu arazide hem devlet hem özel sektörün tarımsal üretim yapması planlandı. Bakanlar Kurulu’nun 9.11.2015 tarih ve 2015/8234 sayılı kararı ile onaylanan ” Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Sudan Cumhuriyeti Hükümeti Arasında İkili Tarımsal İşbirliği ve Ortaklığına İlişkin Anlaşma”ya dayanarak “Türk Sudan Uluslararası Tarım ve Hayvancılık Anonim Şirketi kuruldu. Şirket sermayesinin yüzde 80’i Tarım Bakanlığı Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğüne, yüzde 20’si Sudan’a ait. Bugüne kadar kayda değer bir üretim orada da yapılamadı.
Bugüne kadar iki Afrika ülkesi Sudan ve Nijer’de başarılamayan tarımsal üretim Güney Amerika ülkesi Venezuela’da gerçekleştirilebilir mi?
Türkiye, yurtdışında tarımsal üretim için gösterdiği çabayı, harcadığı enerjiyi ülke toprakları için gösterse çok daha büyük üretimler gerçekleştirerek ülkenin tarım potansiyelini zenginliğe dönüştürebilir. Fakat, ülkede üretim yerine ithalata destek verilirken, başka ülkelerde üretim yapma hayali ile ülke gündemi gereksiz yere meşgul ediliyor.
Ticaret Bakanlığı verilerine göre Venezuela, 2021 yılında 3 milyar dolarlık (%32 azalan) ihracatla dünyada 119. sırada, 7 milyar dolarlık (%5 artan) ithalatla dünyada 117. sırada yer alıyor.
Türkiye ile olan ticaretine bakıldığında, Türkiye’nin 2021 yılında bu ülkeye ihracatı 300 milyon dolar. Bir önceki yıla göre yüzde 27 artış var. 2021 yılında ülkenin toplam ihracatında Türkiye’nin payı binde 1 ile 88. sırada. Aynı dönemde bu ülkeden ithalat ise 551 milyon dolar oldu. Türkiye’nin Venezuela’dan ithalatı 2021’de 2020 yılına göre yüzde 792 arttı. Venezuela ile ticarette Türkiye’nin 252 milyon dolar dış ticaret açığı var.
Ülkenin ekonomisi büyük ölçüde zengin petrol rezervleri ne dayanıyor. Doğal gaz, demir, altın gibi madenleri var. Ülke topraklarının %52’si orman alanlarından oluşuyor.
Ülkenin gayrisafi yurtiçi hasılası 2021 yılında 46,5 milyar dolar, 2022’de 49.9 milyar dolar olması bekleniyor. Kişi başına düşen milli gelir 1686 dolar.
Nüfusu 28 milyon civarında olan Venezuela, Güney Amerika’nın en büyük 13. ekonomisi. Ülke ekonomisi 2014 yılından beri küçülüyor. Gayri Safi Yurtiçi Hasılası 300 milyar dolarlardan 50 milyar doların altına indi. Kişi başına geliri dörtte bire geriledi.
Tarım, ormancılık ve balıkçılık açısından bakıldığında; toplam işgücünün yüzde 7’si tarım sektöründe çalışıyor. Tarıma elverişli 30 milyon hektara yakın bir alana sahip. Ormancılık ürünleri üretimine açık alan ise 16 milyon hektar. Ülkenin 600 bin kilometrekarelik bir deniz alanı balıkçılık yapmaya uygun. Başlıca ürünleri: tropikal meyveler, kahve, kako, mısır, prinç, sorgum, susam, şeker kamışı ve sebzeler ile et, süt, yumurta, balık.