V, sıfır ve sonsuz

Gündüz FINDIKÇIOĞLU GLOKAL BAKIŞ

V’nin ilk işaretleri mayısta güven endekslerindeki toparlanmayla belirdiği zaman ikinci çeyrekte yüzde 8-9 daralma, sonrasında yüzde 12-13 daralma üzerinde durmuştum. Yuvarlak hesap yüzde 10 daraldık diyebiliriz. Aralığın geniş oluşunun temel nedeni aşırı kredi büyümesinin harcama etkisini tam olarak görmenin zor oluşudur.

Bir süredir daralmanın öncü göstergeleri arasında en düşük öngörü kapasitesini elektrik tüketimine veriyorum. Bu ilişki son yıllarda zayıfladı. Sanayi üretimi aşağı yukarı ne olacağını her zaman söylüyor. Ancak bir faktörle şartlandırılırsa: Krediler. Kredi –yani borç- daralmayı sınırlayan en kritik kalem oluyor çünkü artık borçlanma her şey demek. Bu defa özellikle tüketici kredileri öne çıktı. Kamu bankalarının 13 haftalık kurdan arındırılmış yıllık kredi büyümesi mayısta yüzde 130’a kadar yükseldi. Bu çok ama çok yüksek bir hızdı. Özel bankaların aynı cetvelle kredi büyümesi haziran sonunda yüzde 38’e yükselmişti ki bu da çok yüksek bir oran. Kredilerdeki yavaşlama ağustosta belirginleşti. Ama yavaşlama dediğimizde bile 21 Ağustos haftasında kurdan arındırılmış toplam kredi büyümesi yüzde 48 ve bu düşmüş hali. Bu düşüşe rağmen oran hala yüksek olduğu ve hizmetlerde ikinci çeyrekte gerçekleşmeyen toparlanma üçüncü çeyreğe yansıyacağı için üçüncü çeyrek pozitif ve çıkış yüksek olasılıkla V şeklinde olacak.

Yani yılın tümünde eksi 1-3 arası bir rakam çıkacak gibi duruyor. Bunu nasıl yorumlamalı? Çeyreklerden bakarak son 17 çeyrekte 2.83, yıllık verilerden 2.5 ortalama buluyoruz. Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış veriden bakmaya kalkarsak çeyrek ortalaması 0.14 oluyor. Aslında buna böyle bakmamak gerekir. Esasen zincir endeksinden katkıları ancak ‘atfetmek’ mümkün olduğu için işin o kısmı dahi karışık. Ancak 2016’dan beri bakınca neredeyse beş yıllık pencerede ciddiye alınacak bir büyüme olmadığı anlaşılıyor, bir. Son 8 çeyrekteki inşaat daralmasından da sermaye birikimi (büyüme) modelinin en önemli dayanaklarından birisinin tıkandığı net biçimde grafikte bile görülebiliyor, iki.

Dünyadaki durum daha da kötü diyerek aynı olguyu başka türlü tarif etmeye kalkışmak elbette olasıdır. Ancak olay sadece salgının ekonomik etkileri meselesi değil. Bütçe açığı kamçılanarak, kredilere yüklenilerek, faizler geçici bir süre için baskılanarak ve rezerv eritilerek gelinen noktada gerçek şudur: 2019-2020 GSYH büyüme ortalaması hafifçe negatif olacak. Rakam bazında daha da kötü çıkabilirdi, o ayrı konu. Ancak manzara beş yıllık bir pencereden bakılınca kullanılan dış kaynaklara göre düşük çarpanla eşik altı büyüme, borçla idare etme, kişi başına gelirde azalma, adeta yerinde saymaya başlama halidir. Dur-kalk mekanizması bir süre tekrar ediyor ama potansiyelin hayli altında ve potansiyel büyümeyi de aşağıya çeken bir patikaya yakınsıyor. Bu bir tıkanma, doygunluk halidir. Model bu sefer tamamen sınırına ulaşmış, dur-kalk dışında dinamiğini yitirmiş görünüyor.

Ancak 5 yıllık pencereyle ardışık 3 çeyreklik dönem patikasını karıştırmamak gerekiyor. V şeklinde anlık toparlanma gerçektir. V gerçek olduğu içindir ki yılı nispeten kabul edilebilir bir daralmayla (eksi yüzde 1-3 arası) ve dinamik olarak sıfır civarında durağanlaşarak kapatmış olacağız. V demek kalkış başladı demek değil; daralma beklenenden düşük olacak demek sadece.

Tüm yazılarını göster