Ahmet ARSLAN - CPA, MBA
Üniversiteler yüksek düzey eğitim/öğretim faaliyeti sunan kurumlar olmakla birlikte üniversitelerin bu süreçte piyasaya yönelik sunulabildiği bir takım mal ve hizmetler ortaya çıkmaktadır. Danışmanlık, proje çalışmaları, sertifika programları, yayıncılık, bilimsel görüş bunlardan bazılarıdır. Söz konusu hizmetlerin belli bir organizasyon içinde sunulması gerekebilmektedir.
Öte yandan, üniversiteler bünyesinde kantin, kafeterya, büfe, sosyal tesis vb. işletmeler de bulunmakta olup söz konusu tesisler özel sektör işletmelerince de işletilebilmektedir.
Bununla birlikte, bazı üniversiteler gerek akademik personel tarafından piyasaya sunulabilecek hizmetler gerekse üniversite bünyesindeki tesislerin işletilmesi için kooperatif kurmakta ve işletmektedir.
Söz konusu tercihin bir kısmı temsil ağırlama, satınalma, harcama, muhasebe, gelir ve varlık yönetimi vb. konulara ilişkin kamu mali yönetimi mevzuatının getirdiği kısıtlamalardan kurtulma amaçlı olabildiği gibi bir kısmı kamu kaynağının üniversite bünyesinde değerlendirilmesi gibi iyiniyetli bir yaklaşımın sonucu da olabilmektedir.
Aslında üniversite bünyesinde yer alan kooperatifler tarafından icra edilen faaliyetlerin neredeyse tamamı, üniversite bünyesindeki döner sermaye, iktisadi işletme, teknopark şirketi gibi yasal çerçevesi çizilmiş organizasyonlar tarafından icra edilebilen faaliyetlerdir. Buna rağmen söz konusu organizasyonların tercih edilmeyip kooperatif işletme yoluna gidilmesi genellikle yukarıda da belirtildiği üzere üniversite üst yönetimin esnek harcama ve bütçe dışı kaynak yönetme hevesinden de kaynaklanmaktadır.
Ayrıca üniversitelerle ilişkili dernek ve vakıflar 5072 sayılı Dernek Ve Vakıfların Kamu Kurum Ve Kuruluşları İle İlişkilerine Dair Kanundaki kısıtlamalara tabi olduğundan söz konusu kısıtlamalardan kurtulmak için de “kooperatif” adı altında (aslında işleyiş bakımından dernek veya vakıftan bir farkı olmayan) kurumsal yapılar kurulmaktadır.
Kooperatiflerin kuruluş ve işleyişi 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nda düzenlenmiş olup, söz konusu kanunda göre kooperatif; tüzel kişiliği haiz olmak üzere ortaklarının belirli ekonomik menfaatlerini ve özellikle meslek veya geçimlerine ait ihtiyaçlarını işgücü ve parasal katkılarıyla karşılıklı yardım, dayanışma ve kefalet suretiyle sağlayıp korumak amacıyla gerçek ve tüzel kişiler tarafından kurulan değişir ortaklı ve değişir sermayeli ortaklıklardır.
Ülkemizde kooperatifler genellikle tarım ve konut yapımı alanında faaliyet gösteren ve üyeler arasında güç birliğini sağlayan kurumlardır. Kooperatif kavramı kelime olarak da üyeler arasında birliği sağlayan bir organizasyondur.
Kooperatifler Kanunu’ndaki tanıma da bakıldığında kooperatiflerin üniversitelerin faaliyet alanı ve işleyişiyle herhangi bir ilgisi bulunmamaktadır.
Bununla birlikte, uzun yıllardır ülkemizde üniversiteler söz konusu kanunda18.07.2021 tarih ve 7333 sayılı Kanunla kaldırılmadan önce yer alan “Üniversitelerin yönetim kurulunda üye bulundurma hakkı” başlıklı Ek 4’üncü maddesindeki; “Üniversiteler bu Kanunun 9 uncu maddesine göre ortak oldukları kooperatiflerin yönetim kurullarında üye tam sayısının çoğunluğunu geçmemek üzere üye bulundurabilirler. Bu hakkını kullanmak isteyen üniversiteler, yönetim kurulu üyelerinin seçileceği genel kurula adaylarını önerir. Genel kurul, bu şekilde seçilecek üyeleri üniversitelerce önerilen adaylar arasından seçer. Üniversitenin önereceği adaylarda kooperatife ortaklık şartı aranmaz.” hükmüne istinaden kooperatifler kurmuş ve üniversite üst yönetimine yakın kişileri söz konusu kooperatiflerde yönetim kurulu üyesi olarak görevlendirmiştir. Söz konusu kooperatiflerde diğer ortakların sermaye payı neredeyse yok denecek oranda olduğu için üniversite kooperatifin adeta tek ortağı konumunda bulunmaktadır.
Ne var ki, söz konusu kanun hükmü 7333 sayılı Kanun’la kaldırılmış olup, 7339 sayılı Kanunun Geçici 9’uncu maddesinde de; Kooperatifler ve üst kuruluşlarının, ana sözleşmelerini en geç üç yıl içinde bu Kanun hükümlerine intibak ettirmek zorunda oldukları belirtilmiştir. 7339 sayılı Kanun 26.10.2021 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlandığından kooperatif anas özleşmelerinde üniversitelerin yönetim kurulu üyeliğine yer veren kooperatiflerin en geç 26.10.2024 tarihinde söz konusu üyeliği sona erdirecek şekilde ana sözleşmelerini değiştirmeleri (tadil) gerekmektedir.
Kooperatifler Kanunu’ndaki “Tüzel kişilerin ortaklığı” başlıklı 9’uncu maddesindeki “Kamu ve özel hukuk tüzel kişileri amaçları bakımından ilgilendikleri kooperatiflerin kuruluşlarına yardımcı olabilir, önderlik edebilir ve ortak olabilirler.” Hükmüne istinaden kooperatif kurulabilmesi veya mevcut kooperatiflere ortak olunabilmesi için ise kooperatifin faaliyet alanının üniversitenin amacıyla bağdaşması gerekmektedir.
2547 sayılı Kanun’da Üniversite: “Bilimsel özerkliğe ve kamu tüzelkişiliğine sahip yüksek düzeyde eğitim-öğretim, bilimsel araştırma, yayın ve danışmanlık yapan; fakülte, enstitü, yüksekokul ve benzeri kuruluş ve birimlerden oluşan bir yükseköğretim kurumu” olarak tanımlanmış, “Yükseköğretim kurumlarının görevleri” başlıklı 12’nci maddesinde üniversitelerin görevleri arasında kantin, kafeterya sosyal tesis işletmek vb. işler sayılmamıştır.
Bu nedenle, üniversitenin amacı ve faaliyet alanına girmeyen konularda şirket, kooperatif vb. kurumlar kurulması yasal olarak mümkün değildir.
Anayasaya göre (Md. 123) kamu tüzelkişiliği, kanunla veya Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle kurulur. 2547 sayılı Kanun’da üniversitelerin kooperatif kurabileceği veya kooperatif işletebileceğine ilişkin herhangi bir hüküm bulunmamaktadır. Aynı şekilde, 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu’nda da; Gerçek veya tüzel kişilere kanunda veya Cumhurbaşkanlığı kararnamesinde dayanağı olmadan kamu kaynağı kullandırılamayacağı belirtilmiştir.
Sonuç
Üniversitelerin 2547 sayılı Kanun’da düzenlenen amaç ve görevleriyle ilgisi olmayan alanlarda (kantin, büfe, kafeterya, sosyal tesis vb.) kooperatif kurma ve işletme yetkisi bulunmadığı gibi üniversitelerin bu gibi faaliyetler ile piyasaya yönelik bilimsel faaliyetleri keyfi harcamalara imkan veren kooperatif vb. kurumlarla değil, döner sermaye, iktisadi işletme, teknopark şirketi gibi ilgili mevzuatında yasal çerçevesi çizilmiş kurumlar vasıtasıyla icra etmesi gerekmektedir.
Üniversite bünyesinde yer alan kooperatiflerin 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’yla bağdaşmadığı hususu da nazara alınarak 7333 sayılı Kanun’la üniversitelerin kooperatif yönetme yetkisi de kaldırılmış olup, üniversitelerin döner sermaye, iktisadi işletme veya teknopark şirketleri tarafından da icra edilebilen faaliyetleri söz konusu kurumlara uygulanan yasal düzenlemelere tabi olmayan kooperatif vb. kurumlar bünyesinde icra etmeleri yasal olarak mümkün değildir.
.