24 Mayıs tarihli yazımda hizmet ihracatını ele almış, Türkiye’nin ekonomik büyümesinde sürdürülebilirliği sağlayacak bir unsur olarak hizmet sektörlerinin öne çıktığını ve hizmet ihracatının stratejik planlama ile büyük bir potansiyel açığa çıkaracağını ifade etmiştim.
Çeşitli hizmet sektörlerinden ihracatçı firmaları tek çatı altında bir araya getirmek üzere “hizmet ihracatçıları birliği” 2018 yılında İMMİB bünyesinde kurulmuş ve “ayrı bir genel sekreterlik kurulana kadar” İMMİB bünyesinde yer alması kararı çıkmıştı. Bu şekilde kendi alt birlikleri olan bir Hizmet İhracatçıları Birliği Genel Sekreterliği kurulmasının da prensip kararı çıkmış oldu. Bu kararın ardından, ülkemizin hizmet ihracatının yönetişimini daha da güçlendirecek olan bir gelişme geçen hafta yaşandı: Ticaret Bakanlığımız bünyesinde Uluslararası Hizmet Ticareti Genel Müdürlüğü kuruldu. Kurulan genel müdürlüğün görev ve yetkileri arasında uluslararası hizmet ticaretinin geliştirilmesini teminen küresel gelişmeleri takip etmek, hizmet sektörleri kapsamında öne çıkan pazarları izlemek, bu pazarlarla ilgili ihracatçıları bilgilendirmek, ihracatçıları potansiyel hizmet alanlarına ve pazarlara yönlendirmek üzere gerekli düzenlemeleri yapmak, uluslararası hizmet ticaretine ilişkin politikaların uygulanmasında ilgili kurum ve kuruluşlar arasında koordinasyonu sağlamak, uluslararası hizmet ticaretine yönelik devlet destekleri de dahil ilgili mevzuatı hazırlamak ve uygulamak, yurt dışı pazarlarda Türkiye'nin hizmet ihracatına yönelik bilgi düzeyinin ve algının güçlendirilmesi ve pazarlarımızın çeşitlendirilmesi amacıyla düzenlenen uluslararası fuar, sergi, ticaret ve alım heyeti, kongre, konferans, tanıtım organizasyonu, festival, seminer vb. organizasyonlarda hizmet sektörlerinin tanıtılmasına yönelik yapılacak faaliyetleri planlamak ve organize etmek, tanıtıma yönelik diğer kurum ve kuruluşlarla ilgili çalışmaları takip ve koordine etmek bulunuyor. Dolayısıyla hizmetler sektörünün hem STK’lardaki temsil kabiliyeti artıyor hem de sektör bürokrasideki karşılığını bulmuş oluyor. Bu vesileyle Türkiye’nin uluslararası hizmet ticaretinin özel sektör ve kamu paydaşları daha konsantre bir çalışma ortamına kavuşmuş olacak.
Türkiye’nin hizmet ihracatı istatistiklerine baktığımızda, ihracatta henüz 2019 yılı performansına kavuşulamasa da pandeminin açtığı yarayı kapatmak üzere ciddi artışlar yaşandığını görüyoruz. 2020 yılına kıyasla bu yıl Mart ayında %24 artış, Nisan ayında %128 artış, Mayıs ayında da %143 artış kaydedildi. Ocak-Mayıs döneminde kümülatif hizmet ihracatımız, bir önceki yıl aynı döneme göre yaklaşık %12 oranında artarak 14,5 milyar dolar olarak gerçekleşti. Hem normalleşmenin etkisiyle hem de kuvvetlenen yönetimsel temsiliyetin tetiklemesiyle, hizmetler sektörümüz pandemi sonrası ihracat hedefine doğru emin adımlarla ilerliyor.