The Centre for Research on Energy and Clean (Enerji ve Temiz Hava Araştırma Merkezi, CREA) ve TransitionZero tarafından yayımlanan Europe – Ripe for closure (Avrupa- Kapatılmay a Hazır) isimli rapor, Avrupa’da elektrik üretiminde fosil yakıt kaynaklı arz fazlasını inceliyor.
Rapora göre, analiz edilen 9 Avrupa ülkesinde, 48 GW’a kadar fosil yakıt kapasitesi, elektrik arzından ödün vermeden derhal bugün kullanımdan kaldırılabiliyor. Bu santrallerin emekliye ayrılmasıyla elde edilecek tasarruflar, yılda yaklaşık 1,9 milyar Euro’ya ulaşıyor. Rapor ayrıca, fazla fosil yakıt kapasitesinin yüzde 77’sinin kömürden geldiğini tespit ediyor.
Rapor, Türkiye ile ilgili olarak, kömürlü termik santrallerin sabit işletme ve bakım giderlerinin AB ortalamasının üstünde olduğuna dikkat çekiyor; bunun nedeni olarak da ortalama 46.190 EUR/MW’lık yüksek bakım maliyetlerine sahip eski ve büyük bir linyit santralleri filosuna sahip olması gösteriliyor.
Rapor, Türkiye’deki fosil yakıt kapasitesindeki arz fazlasının yıllık yaklaşık 162 milyon Euro tutarında maliyete sebep olduğunu ortaya koyuyor. Raporun yazarları, Türkiye’deki mevcut kömürlü termik santrallerin yaklaşık yüzde 18’inin elektrik üretiminde pik talebi karşılamak için gerekli olmadığını ve bu santrallerin emekliye ayrılması halinde yıllık yaklaşık 155 milyon Euro’luk tasarruf sağlanabileceğini belirtiyor.
2021 itibariyle hiç yeni kömür yatırımı gerekmiyor
IPCC AR6 ve Uluslararası Enerji Ajansı (IEA) raporlarından elde edilen bulgular, 2050 yılına kadar net sıfır emisyona giden küresel bir yolda, 2021 itibariyle hiç yeni kömür yatırımının gerekmediğini ve 2030 yılına kadar gelişmiş ülkelerde karbonu tutulamayan kömürlü termik santrallerin kullanımına son verilmesini gerektiğini gösteriyor.
Rapora göre, fosil yakıtlı enerji santrallerinin hızlı bir şekilde kullanımdan kaldırılması ve yenilenebilir enerji ve şebeke esnekliğine yapılacak yatırımlar, son zamanlarda Avrupa’daki yangınlar ve sel felaketleri gibi yıkıcı iklim olaylarının önlenmesine katkıda bulunabilir. Avrupa enerji piyasalarındaki bugünkü rekor yüksek elektrik fiyatları, karbon kısıtlamalı bir dünyada fosil yakıtların artık güvenilir ve uygun fiyatlı olmadığını da gösteriyor. AB’nin yeni iklim paketinin bir parçası olarak Emisyon Ticareti Sistemi’nin iddialı bir şekilde yenilenmesini kabul etmek, ülkelere kapasite fazlası sorunlarını ele almaları ve maddi tasarruf sağlamaları bakımından önemli bir fırsat sunuyor.
Fosil yakıt kapasite fazlası sıfır karbonlu enerji talebini kısıtlıyor
CREA ve Transition Zero, bölgenin en yüksek kömür tüketimi ve üretiminden sorumlu 9 Avrupa ülkesinde; Almanya, Bulgaristan, Çekya, Hollanda, İspanya, İtalya, Polonya, Romanya ve Türkiye’de fosil yakıt kapasitesindeki arz fazlası miktarını ortaya koyuyor. İki kurum tarafından hazırlanan kapasite fazlası rapor serisinin ilk olan bu yeni raporda, hesaplanan 48,8 GW, 2019 yılında AB’nin toplam kurulu fosil yakıt kapasitesinin yüzde 17’sine ve Almanya’nın bugünkü faaliyette olan toplam kömür filosundan daha fazlasına denk geliyor.
Raporun yazarlarından CREA temsilcisi Isabella Suarez, “Kapasite fazlası, ülkelerin kömürden çıkış çağrısına yanıt vermek için iyi bir konumda olduğunu ve bazı ülkelerde 2030’a kadar kademeli olarak kömürden çıkışın planlanandan önce gerçekleştirebileceğini gösteriyor” diyor.
Raporun yazarlarından TransitionZero Kıdemli Analisti Andrei Ilas ise, “Fosil yakıt kapasite fazlası, kamu kaynaklarını tüketiyor ve sıfır karbonlu enerji talebini kısıtlıyor. AB enerji piyasalarındaki son fiyat istikrarsızlığı, fosil yakıt ithalatına güvenmenin riskli ve pahalı olduğunu zamanlı bir şekilde hatırlatıyor. Halihazırda var olan kapasite fazlası miktarı, gelecekte oluşabilecek talebin, elektrik üretimine daha fazla kömür, petrol ve doğal gaz eklemeden karşılanabileceğini gösteriyor” diyor.