Türkiye, Montblanc için her zaman büyüme vadeden bir pazar

Didem Eryar ÜNLÜ YAKIN PLAN

“Verba volant, scripta manent”, “Söz uçar, yazı kalır” demiş eski Romalılar. Yazılanları ölümsüzleştirmenin yollarından biri de, onları ölümsüz kalem markaları ile yazmak şüphesiz.                  

Hamburglu Alman kırtasiyeci Claus Johannes Voss, bankacı Christian Lausen ve mühendis Wilhelm Dziambor tarafından 1906 yılında üretilen mürekkep hazneli dolmakalem, bugün 116. Yaşını geride bırakmaya hazırlanıyor.             

Şirketin ilk kalemleri siyah gövde üzerine kırmızı kapaklı olarak üretiliyor ve bu “Rouge et Noir” markasıyla satılıyordu.          

1910 yılında kapaktaki kırmızı renk, 6 yuvarlak köşeli beyaz bir yıldızla değiştirildi. Kapağın tepesindeki yıldız, bir dağın zirvesindeki buzula benzetilince, kalemlere Avrupa’nın en yüksek dağı olan Montblanc ismi verildi.            

Şirketin efsane ürünü “Meisterstück” markalı dolmakalemlerinin üretimi 1924 yılında başladı. Elde üretilmeye devam eden bu kalemler, dünyanın en prestijli dolmakalem modeli olarak kabul ediliyor.           

1930 yılında ise Montblanc kalemlerinin altın ucunun üzerine 4810 numarası işlendi. Bu rakamın, Montblanc Dağı’nın denizden yüksekliğiydi ve dolmakalemlerin üstün kalitesini simgelemesi hedefl endi.            

1986 yılında “Montblanc – The Art of Writing” (Yazı Sanatı) sloganını ilk kez kullanan marka, 1998’de kurduğu kültür vakfı kanalıyla modern sanata destek olmaya devam ediyor. Montblanc dağının zirvesindeki buzulu temsil eden yıldız ise, bugün, sadece dolmakalemlerin kapağında değil, saatlerden, gözlüklere, deri eşyalardan, parfümlere kadar çok sayıda ürünün üzerinde yer alıyor.           

Montblanc International'ın CEO’su Nicolas Baretzki, küçük yaşlarda babası ve dedesi aracılığıyla saat ve kuyumculuk işiyle tanışmış bir isim. Paris'teki École des Hautes Études Commerciales'den mezun olduktan sonra kariyerine 2002 yılında Cartier'de pazarlama ve genel yönetim fonksiyonlarında başlayan Baretzki, 2013 yılında Montblanc'a satıştan sorumlu başkan yardımcısı olarak geçti. Nisan 2017'de ise CEO koltuğuna oturdu.

Topluma geri vermek bir misyondan daha fazlasıdır

Baretzki, yıllar içinde lüks zihniyetinde önemli bir değişim izlediğini söylüyor.                

“Geçmişte, statü tamamen fiziksel bir olguydu; bu bir mücevher, bir lüks araba, bir el çantası olabilirdi. Bugün ise somut bir kavram değil ve genellikle deneyime odaklanıyor. Bu nedenle, bir üründen daha fazlasını sunmalıyız” diyen ,” Baretzki liderliğindeki Montblanc, iyi iş yapmayı sosyal ve ekonomik hedefl ere çevirerek deneyimsel hayırseverlik yaklaşımını güçlendirdi. Bu tür programlar arasında Montblanc Kültür Vakfı aracılığıyla yenilikçi düşünce ve sanatı teşvik etmek, sınırlı sayıda (Montblanc M) RED kalemlerinin satışı yoluyla HIV/AIDS ile mücadeleye yardımcı olmak, iklim değişikliği, iletişim ve eğitim alanlarında girişimlere destek olmak yer alıyor.              

“Güzellik, miras, zanaatkarlık, yenilik hakkında konuştuğumuz bir işte, topluma geri vermek bir misyondan daha fazlasıdır, gerçek bir zorunluluktur” diyen Baretzki, bu şekilde toplumda fayda yaratmanın ve iyi bir iz bırakmanın mümkün olduğunu ifade ediyor.            

Baretzki’ye göre, 116 yılı geride bırakan Montblanc’ın başarısının temelinde yaratıcılık ve yeni fikirler geliştirmek var. Ve tabii ki tasarım ve kaliteden asla taviz vermemek. Nicolas Baretzki, lüks sektöründeki gelişmeleri ve dönüşümü DÜNYA’ya değerlendirdi.

Yaşam tarzı ile iş artık birbiriyle rekabet etmiyor

“Lüks bir ticari markadan, lüks bir yaşam tarzı anlayışına geçtiğimiz 2021 yılı dinamik bir yıl oldu. Bugün yaşam tarzı ile iş artık birbiriyle rekabet etmiyor. Biz de deri başta olmak üzere, bu dönüşümü tüm ürünlerimize yansıtıyoruz. Yazı ürünlerine ek olarak, saat, mücevher, gözlük, deri ürünler gibi bir dizi temel kategorimiz var. En son lansmanımız ise birkaç yıl boyunca farklı projeleri kapsayacak olan Montblanc Ferrari ortaklığımız oldu. Piyasaya sürülecek ilk koleksiyonumuz, motor yarışlarında bir efsane ve Ferrari otomobil markasının kurucusu Enzo Ferrari'nin yaşamını ve mirasını kutlayan Montblanc tarafından hazırlanmış bir yazı ürünleri koleksiyonu olacak.”                  

Yerelleşmek önemli

“Montblanc dünya çapında çok fazla ülkede faaliyet gösteriyor. Bizim diğer lüks markalardan farkımız; yerel olmaya karar vermiş olmamız. 26 yıl önce Hindistan, Brezilya, Çin ve hatta Afrika'da lüks bir ürünü tescilleyen ilk Maison bizdik. Ayrıca, seyahat perakendesinde güçlü bir varlığımız olduğundan, dünyanın dört bir yanındaki havalimanlarında çok fazla müşterimize ulaştık. Geniş bir erişimimiz var ve bu nedenle her zaman müşterilerimize yakın olmaya çalışıyoruz.”               

30 yıllık iş birliği

“2022 yılında Rotap ile iş birliğimizin 30. yıldönümünü kutlayacağız. Bu çok uzun süreli bir ortaklık ve kendimizi bir aile gibi hissediyoruz. Birlikte çalıştığımız için çok şanslıyız. Türkiye pazarı çok önemli bir potansiyele sahip. Buradaki müşterilerimiz kaliteyi, tasarımı, işçiliği ve lüksü iyi anlıyor ve takdir ediyor. Hızlı büyüyen bir nüfusa sahipsiniz, hem Avrupa hem de Asya'da konumlanıyorsunuz. Dolayısıyla Türkiye pazarı, Montblanc için her zaman büyüme vadeden bir pazar olacak. Kısa ve uzun vadede beklentilerimiz olumlu yönde. Burada çok önemli bir Pazar potansiyeli var ve geleceğe güveniyoruz.”

Bir dolmakalemin tasarlanma süreci…

“Bir dolmakalemin tasarlanma süreci; zaman, araştırma, işçilik ve uzmanlık gerektirir. Örneğin, özellikle High Artistry koleksiyonlarımız hakkında konuşursak, süreç üç ila beş yıl sürer. Yazı aracının konusu, karakteri ne olursa olsun, tasarıma dahil edilecek en ilginç ve genellikle daha az bilinen unsurlar araştırılır. Gemologlarımız ve zanaatkarlarımız daha sonra yazı gereçlerinin yapımında kullanacakları malzemelere, değerli taşlara veya değerli metallere karar verir ve kaynaklara ulaşırlar. Zanaatkarlar, daha önce hiç kullanılmamış bir yöntem, malzeme veya teknik ekleyerek her defasında kendilerine meydan okurlar. Ve koleksiyonerlerimiz yeni bir tasarımın geldiğini öğrendiğinde, üretim süreci tamamlanmadan siparişlerini verirler. İmza ürünümüz olan Meisterstück koleksiyonumuza baktığımızda da, her bir ucu tamamlamak için 35 ayrı işlem yapıldığını söylemek isterim. Bu da el yapımı olan yazı gereçlerimizi benzersiz kılıyor.”

Tüm yazılarını göster