Türkiye, GDO’suz pamukla fark yaratacak

Didem Eryar ÜNLÜ YAKIN PLAN

Pamuk, birçok sanayi kolunun girdisi olarak, çok önemli bir katma değer ve ham madde kaynağı olan stratejik bir ürün. Dünyada çeşitli tarım ürünlerinde, ürünü hastalıklara, zararlılara karşı korumak, verimi artırmak amacıyla, genetiği değiştirilmiş organizma (GDO) kullanılıyor.

Türkiye, Yunanistan ve İspanya’yla beraber, GDO’suz pamuk üreten üç ülkeden biri konumunda. Bu üç ülkenin toplam yıllık yaklaşık 2 milyon tonluk pamuk üretiminin 1 milyon ton civarı Türkiye’de gerçekleştiriliyor.

İzmir Ticaret Borsası, Ulusal Pamuk Konseyi, İstanbul T ekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği ve Ege İhracatçı Birlikleri iş birliğinde hayata geçirilen “GMO FREE Turkish Cotton” (GDO’suz Türk Pamuğu) projesi, Türkiye’nin GDO’suz pamuktaki üstünlüğünü daha iyi kullanması için yola çıktı.

Genetik değişikliğe uğramış (GDO’lu) tohumların kullanılmadığı Türk pamuğunun, dünya pazarında katma değerinin yükseltilmesi için başlatılan girişim kapsamında “GMO FREE Turkish Cotton” markasının tescili alındı. Proje, ülkemiz pamuklarının ve pamuktan üretilen asıl ve yan ürünlerin markalaşmasını ve sürdürülebilir pamuk üretiminin desteklenmesini hedefl iyor. Projenin lansmanı geçtiğimiz hafta İzmir’de gerçekleşti.

Pamuk avantajımızı değerlendirmemek, fırsatı görmemek demek Lansman öncesinde sohbet ettiğimiz GDO’suz Pamuk A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Barış Kocagöz, “Dünyada neredeyse lider bir tekstil sanayimiz ve onun arka bahçesinde yetişen kendi pamuk üretimimiz var. Üretimimiz sürdürülebilir bir marka olabilecek nitelikte GDO’suz. Bunu ülke olarak değerlendirmemek, fırsatları görmemek demektir” diyor. Projenin ilk tohumunun Ulusal Pamuk Konseyi tarafından 2011 yılında atıldığını söyleyen Kocagöz, 2013 yılında projeyi İzmir Ticaret Borsası’na anlattıklarını ve büyük bir destek gördüklerini ifade ediyor. 2021 yılında İzmir Ticaret Borsası ve Ulusal Pamuk Konseyi’nin girişimiyle başlatılan proje, İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği’nin de yürütme kuruluna katılması ve markaya ortak olması ile ivme kazanıyor. Kocagöz, projenin önemini şöyle anlatıyor:

GDO’suz üretimde dünyada ilk sıradayız

“Sürdürülebilir markaların son yıllarda rekabette öne çıktığını hepimiz biliyoruz. Ülkemiz tekstil üretiminde olduğu kadar, pamuk üretiminde de oldukça önemli bir yere sahip. Tekstil sektörümüzü destekleyen ve son yıllarda artırmayı başardığımız, 1 milyon ton civarında pamuk üretimimiz var. GDO’suz üretimde dünyada ilk sıradayız. Tarım ve orman bakanlığımızın yıllar önce almış olduğu çok doğru bir karar ile GDO’lu pamuk üretimi ve tohum ithalatı yasaklandı. Bu sayede, ülkemizdeki konvansiyonel tohum çeşitliliği kirlenmedi. GDO’suz tohumlarımızı koruyor olmanın sürdürülebilir pamuk üretimimiz için çok önemli olduğunu düşündük. Geçtiğimiz yıllarda bu noktada ne kadar haklı olduğumuzu diğer pamuk üretici ülkelerin üzücü örneklerinden gördük, çünkü GDO’lu tohumların girdiği ülkelerde GDO’suz tohumlar mutlaka kirleniyor ve bir daha özüne dönemiyorlar. Bu da onları GDO’lu tohum ile pazarı eline geçiren şirketlere mahkum ediyor. Böylece, ulusal çeşit ve kalitedeki üretiminiz sürdürülebilir olmaktan çıkıyor.”

İşbirliği çok önemli

* Ulusal Pamuk Konseyi Yönetim Kurulu Başkanı Bertan Balçık: “Markamızın izlenebilirliğini güçlendirmek için tohumdan başlayarak üretim parseli, çiftçi ve çırçır aşamalarının şeff af bir şekilde sürece dahil edilmesi gerekiyor. Bununla ilgili olarak bakanlıkların bizlere verdiği destek ve yol göstericilik 2023 yılında amacımıza ulaşmamızı kolaylaştıracak.”

Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi: “İnsanlık 2. Sanayi Devrimi sonrasında dünya ekosistemine büyük zararlar verdi. Şimdi de bozduğumuz doğayı kurtarmaya çalışıyoruz. Bilinçli firmaların uyguladığı gibi ne kadar çok üretim yapıldığı değil, ne kıymette üretim yapıldığı önemli. GMOFree Turkish Cotton markası önemli bir adım ve birlikte uluslararası boyutta tanıtımı yapılarak markanın değerini yükseltmemiz gerekiyor.”

* İzmir Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Bülent Uçak: “Dünyada önemli pamuk üreticisiyiz. Tekstil ve konfeksiyon sanayimiz de büyük bir üretim potansiyeline sahip. Bu potansiyeli GDO’suz Türk Pamuğu markamız ile desteklediğimizde hem pamuk üretimimizin hem de sanayimizin rekabet gücüne orta ve uzun dönemde önemli katkı sağlamış olacağımıza inanıyorum.”

* İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği (İTHİB) Yönetim Kurulu Üyesi M. Zekeriya Tanrıverdi: “Dünyanın en büyük GDO’suz pamuk üreticisi olan Türkiye’nin GDO’suz ürettiği pamuğun tanıtımı hem çevre sağlığı hem tarım sektörünün gelişmesi hem de Türkiye markası algısının yükseltilmesinde önemli bir faktör.”

Orta Anadolu ve Söktaş sertifikayı alan ilk iki üretici oldu

Orta Anadolu ve Söktaş Tekstil GDO’suz Türk Pamuğu Markası sertifikalarını alan ilk iki şirket oldu. Orta Anadolu Satış, Pazarlama, Ürge, Arge, Sürdürülebilirlik ve Operasyon Direktörü Sedef Uncu Akı, “Denimde sürdürülebilir uygulamaların ilerlemesi ve sektörümüzde Türkiye’nin dünya çapında söz sahibi olmasına katkıları olan bir denim firması olarak inancımız, GMO Free Turkish Cotton Sistemi ile yerli hammadde ve üretimi desteklerken net pozitif bir denim ekosistemi yaratma misyonumuz daha da güçlenecek olduğu yönünde” yorumlarını yapıyor.

Söktaş İplik Müdürü Akif Değirmendere ise, “Müşterilerimizin pamuk üretiminin sürdürülebilirliği ile ilgili talepleri gün geçtikçe artış gösteriyor. Bu bağlamda, önce organik pamuk kullanmaya başlayarak, daha sonrasında iyi tarım uygulamaları ile desteklenen BCI programına dahil olarak üretimlerimizde kullanılan pamuk lifinin daha sürdürülebilir olmasına destek verdik. Son üç senedir kendi tarlalarımızda, rejeneratif tarım tekniklerini kullanarak kendi rejeneratif pamuğumuzu yetiştiriyoruz. Sürdürülebilir hammadde konusunda yeni bir standart olan GDO’suz Türk Pamuğu standardını destekleyerek sertifikasyonunu almış bulunmaktayız” diyor.

Üretimde dünyada 7. sıradayız

Türkiye, pamuk üretiminde Çin, Hindistan, Amerika Birleşik Devletleri, Brezilya, Avustralya ve Pakistan’dan sonra 7. sırada geliyor. 2019/2020 üretim sezonunda dünyada 23 ülkede 2,4 milyon çiftçi tarafından İyi Pamuk (Better Cotton) üretildi. Bu standarttaki üretim dünya pamuk üretiminin yüzde 23’ünü oluşturuyor. Türkiye’de 2021/2022 üretim sezonunda yapılan çalışmalarla yaklaşık 30 bin hektar alanda 2 bin 230 çiftçi İyi Pamuk lisansı aldı. 2022/2023 üretim sezonunda bu çalışmalara 82 bin hektar alanda 4 bin çiftçi ile başlanması hedefl eniyor.

Tüm yazılarını göster