Türk gücü

Okan ALTAN OTOMOTİVİN İÇİNDEN

Geçtiğimiz hafta Hannover’de 463 bin metrekarelik sergi salon ve açık hava alanlarında düzenlenen dünyanın en büyük nakliye fuarı IAA Transportation, 41 ülkeden 1.700 katılımcıyla ticari araç sektörünün yeni ürünleriyle adeta bir teknoloji şovu yaşattı. Katılımcılarının yüzde 73’ünün Almanya dışından geldiği bu uluslararası gösteri alanında, 145 dünya prömiyeri ve yenilik, hem sektörün geleceğini hem de günümüzün sorunlarına çözüm arayışlarını temsil ediyordu.

2011 yılında imzaladığı Global Cargo anlaşmasından bugüne kadar 37.750 adet ağır ticari ihraç etmiş ve F-Max ve F-Line’larımızla tüm Batılı rakiplerini tedirgin eden, IAA ticari araç buluşmalarının gediklisi Ford Otosan bir tarafta, elektrikli ve hidrojen yakıtlı kamyon ve otobüsleriyle ilk kez küresel sahneye çıkan IAA’nın en yenisi Habaş Holding diğer tarafta, ayrıca Anadolu Grubu’nun mini taşıyıcı AOS markasının inovatif BIG.e modelleriyle 113 Türk firma, boy gösterisi yaptı. Hatta, bizler, 80 ayrı basın toplantısını yakalamazken; Hannover Belediye Başkanı Belit Onay da tüm Türk standlarını ziyaret etmeye yetişemiyordu. Devasa IAA’nın tüm salonlarına yayılmış “Made In Türkiye” bayraklı standlar ve salonlar arasında sürekli 4. seviye otonom dolaşan Karsan e-Atak, ülkemizin modern ticari araç üretiminde nasıl söz sahibi olduğunu bir kez daha kanıtlıyordu.

Ancak hafif ticarilerde de Stellantis Pro One’dan yepyeni fütüristik bir ürün grubu sunan Kia’ya, Iveco’yla ortak eLCV Ar-Ge’sini tamamlayan Hyundai’den çok güçlü ticari araç segmentini Avrupa’ya ilk kez getiren Maxus ve BYD’ye, tümüyle Otosan mühendisliğine sahip Ford Pro’dan ultra modern Renault ticarilere, hatta Tesla çekicisinden Windrose, Hyliko, Phinia’ya kadar fuarın asıl büyük mesajı, elektrifikasyon idi. Continental, Bosch, ZF, Mahle, Knorr, Clarios, Valeo, Siemens, Aurobay, CATL, EON, LG Energy gibi en iyi tedarikçilerin sunduğu en ilerici teknolojilere rağmen ticari araçların kritik emisyon azaltması, henüz istenilen seviyeye ulaşmadı. Mercedes-Benz eActros 600 gibi elektrikli kamyonlar yollara çıkamaya başlasalar da, yeterli MW şarj altyapısının olmaması sektördeki en büyük tıkanıklık olarak konuşuluyor. Daimler Truck, DAF, MAN, Volvo, Scania gibi devler ve hatta WuLing, Sinotruk ve Shandong gibi en büyük Çinliler bile yeni elektrikli üretimlerini ve ötesinde sıvı hidrojen tanklı prototiplerini tanıtsalar da, Avrupa pazarının yüzde 96’sı hâlâ dizel araçlardan oluşuyor. Bu da, çevreci dönüşümün çok daha hızlı olması gerektiğini gösteriyor. Fakat, Daimler, Traton ve Volvo’nun yüksek güçlü ortak şarj noktaları kurma projeleri gibi altyapı yatırımları, önemli adımlar olarak duyuruldu.

Cesur adımlar atarak ağır ticarileriyle de Batılı pazarlara büyük iddialarla giren JAC ve Dongfeng gibi Çinlilerin yüksek enerji yoğunluğuna sahip bataryalı ve hızlı şarj çözümlü elektriklileriyle şehir içi dağıtımda sıfır emisyon sağlama hedefleri, e-aks’lı treylerleri ve hidrojen teknolojisiyle donatılmış araçlarıyla da uzun mesafeli taşımacılık için ciddi alternatifler sunmaları, sürdürülebilir mobiliteye olan katkılarına dikkat çekiyordu. Özellikle yapay zeka destekli akıllı araç teknolojileri ve IoT kabiliyetleriyle filo yönetiminden yakıt tasarrufuna kadar pek çok alanda optimizasyon sağlamaları, enerji yönetimi sistemleri sayesinde ticari araçların maliyetlerini azaltma ve verimliliği de artırmayı başarmaları, eski Avrupalılara adeta meydan okuma gibiydi.

Ticari araçların geleceğine ışık tutan IAA Transportation 2024, sektörün değişiminin hızla ilerlediğini gösterirken; Türkiye gibi üretici ülkeler de, bu geçişin önemli bir parçası olmaya devam edecek. Global perspektif içinde yükselmeye devam eden Türkiye’nin ticari araç üretimindeki yeri ve Avrupalıların en önemli partneri olarak başarılarımız, geleceğe dair umut veren bir tablo çizerken; Çinliler kadar çok konuşulmamızı sağlıyordu.

Bu yılın IAA’sının belki de en önemli lansmanı da, artık Türkiye’de Ford Otosan ile ortak üretim olacak olan Volkswagen Ticari Araç’ın 7. nesil yeni Transporter ailesinin sahneye çıkmasıydı. 1,33 tonluk taşıma kapasitesi ve 9 metreküpe kadar yük hacmiyle geniş kabin içi ve gelişmiş teknolojisiyle hem ticari hem de günlük kullanıma hitap eden, sürüş dinamiklerini geliştiren 8 ileri otomatik şanzıman, 81 kW'dan 125 kW’a kadar değişen güçleriyle TDI, plug-in eHybrid ve tam elektrikli motor seçeneklerine sahip yeni Transporter’ların Panel Van’ı bu yılın sonunda, Caravelle ise 2025’in ilk çeyreğinde piyasada olacak.

Bu yıl önce Ekim ayında Türkiye satışlarına başlayacağı ID.Buzz Pro ve Cargo 4motion modelleriyle ticari segmentte elektrikli mobilitenin öncüsü olma iddiasını güçlendirmek isteyen Volkswagen Ticari Araç Türkiye Genel Müdürü Tolga Senyücel, yeni Transporter’ın hızlı tedarik imkanının yanında çok geniş motor yelpazesi, uzun şasiden yüksek tavanlılara ve pick-up şekillerine kadar çok çeşitli ürün gamıyla hem ticari hem de lifestyle çözümler sunarak tüm müşteri ihtiyaçlarına yanıt vermeyi hedeflediklerini belirtiyor.

Volkswagen Ticari Araç baş tasarımcısı Albert Kirzinger’in, fonksiyonellik ile estetik dengenin yanında özellikle ön yapıdaki markanın DNA'sını yansıtan “Bulli” tasarım unsurlarıyla platform kardeşinden farklılaşacağını belirttiği yeni Transporter ailesi, ergonomik kokpitinde gelişmiş sürüş destek sistemleri, özgün VW dijital bilgi-eğlence platformlarıyla segmentteki iddiasını pekiştirecek yeniliklerle donatılmış.

Tüm yazılarını göster