Turizmde 2020 nasıl geçti?

2020 yılına ait turizm verileri geçen Cuma netleşti.

Yılın ilk aylarında yurtdışındaki vaka sayılarını etkisi ile hafifçe gerilemeye başlayan göstergeler, Mart ayından sonra keskin bir düşüşe geçmişti. Nisan ve Mayıs aylarında tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de adeta sektör dondu. Haziran’dan itibaren normalleşme adımları ile birlikte uçuş sayıları yeniden yükselişe geçti. Bazı ülkeler giriş-çıkışları serbestleştirmeye başladı. Özellikle Ağustos ve Eylül aylarında veriler daha da iyileşti. Sonbahardan itibaren vaka sayılarının artması ile kimi ülkelerde sınırlar yeniden kapandı. Kapanmayanlarda ise hastalığın getirdiği tedirginlik ve toplumsal psikoloji ile sektörde hareket azaldı.

Türkiye 2020’yi çoğu ülkeden iyi geçirdi

2020 bizim için de turizm sektörünün zorlandığı bir yıl oldu. Ama diğerleri ile kıyaslayınca Türkiye, en iyi performans gösteren ülkelerden biri gibi görünüyor.

Kültür ve Turizm Bakanlığı ile TÜİK verilerine göre, yıl genelinde Türkiye’ye gelen ziyaretçi sayısı yüzde 69,5 gerileme ile 15,8 milyon oldu. Yabancı ziyaretçi sayısında azalma yüzde 72 olurken, yurt dışında yaşayan vatandaşlarımızdan Türkiye’ye gelenlerin sayısı yüzde 56 düştü.

2020’de gelen turist sayısının en fazla gerilediği ülke yüzde 96 ile Slovakya, en az gerilediği ülke ise Ukrayna oldu. 2019’da 1,5 milyonun üzerinde turist aldığımız ülkeden 2020’de sadece yüzde 35 azalma ile 1 milyon ziyaretçi Türkiye’ye geldi.

Türkiye’nin toplam turizm gelirleri geçen yıl yüzde 65 düşüşle 12 milyar doların hafif üzerinde gerçekleşti. Turizm gerilerindeki azalma, turist sayısındaki azalmaya göre az da olsa daha hafif oldu. Bunun nedenlerinden biri, gelen ziyaretçilerin Türkiye’de geçirdikleri sürenin önceki yıllara göre daha yüksek olması.

Konaklama süresi 2,5 gün uzadı

2019’da 9,9 olan ortalama geceleme süresi, 2020’de 12,4’e yükseldi. Yabancıların Türkiye’de geceleme süresi 8,9’dan 10,2’ye çıkarken, yurt dışında yaşayan vatandaşlarımızın geceleme süresi ise 15,9’dan 21,1’e sıçradı.

Geceleme süresindeki bu artışın nedeni muhtemelen insanların 2020 yılındaki tatillerini birden çok ülkede geçirmek yerine tek bir ülkede geçirmeyi tercih etmesi. Yurt dışında yaşayan vatandaşların ise aile-akraba ziyareti yanında yaz tatillerini de Türkiye’de geçirmeyi tercih ettikleri görülüyor.

Sebebi COVID-19 olsa da, Türkiye’de kalınan gün sayısının arttığını görmek güzel. 2020 yabancıların Türkiye’de geçirdikleri sürenin zirve yaptığı bir yıl oldu. Yurt dışında yaşayan vatandaşların ülkemizde geçirdikleri süre özellikle son 10 yılda ciddi bir azalma eğilimine girmiş, 2000’li yılların sonunda 24 gün olan süre 2018’de 15 güne inmişti.

Yurt dışında yaşayan vatandaşların Türkiye’de geçirdikleri sürede gördüğümüz bu sıçrama turizm gelirlerine de yansıdı. Gelen yabancılardan elde edilen turizm gelirleri 2020’de yüzde 68,3 azalırken, vatandaşlarımızdan elde edilen turizm geliri yüzde 49,2 düştü.

Yurt dışına çıkışlar yüzde 77 düştü

Türkiye’ye gelenlerin sayısında gerileme yüzde 69,5 olurken, yurt dışına çıkan Türk vatandaşı sayısı yüzde 76,8 düştü. 2019’da neredeyse 10 milyon olan yurtdışına çıkan ziyaretçi sayısı 2020’de 2,2 milyona indi.

Yurt dışı turizm harcamaları da neredeyse aynı oranda (yüzde 75) azaldı. 2019’da 4,4 milyar dolar olan yurt dışı turizm harcamalarımız 2020’de 1,1 milyar dolara indi.

Türkiye’ye gelen yabancılarda olduğu gibi, yurt dışına çıkan Türklerde de geceleme süresi 2020’de uzadı. 2019’da 9,1 olan ortalama geceleme süresi 2020’de 12,6 oldu. Kişi başına turizm harcaması da buna paralel olarak 456 dolardan 492 dolara çıktı. Bununla birlikte uzun vadede her iki göstergedeki gerileme dikkat çekiyor. 2000-2010 döneminde kişi başına yurt dışı turizm harcamalarımız 900 dolara kadar yükselmişti. Sonraki 10 yılda ise kademeli bir şekilde 500 doların altına kadar indi.

2020’de dünya genelinde sert düşen sektör, 2021’de ani ve hızlı bir toparlanma yaşamayacak. 2021 turizmde kademeli bir toparlanma dönemi olacak. Küresel anlamda turizm sekörünün COVID-19 öncesine dönmesi uzun bir zaman alacak ve sektörde pek çok kural, uygulama değişecek. Kazananlar, sektörün değişen bu yapısına en çabuk uyum sağlayanlar olacak. 

Tüm yazılarını göster