TEMSA CEO’su Tolga Kaan Doğancıoğlu, 1968 yılından bugüne kadar toplam 130 bin otobüs üreten, 15 binini 66 ülkeye ihraç eden şirketin elektrikli araç yeteneğini gözde geçirdi:
- Temsa, ilk elektrikli otobüsünü 2013-2014’te üretti. 8 farklı modelini elektrikli üretir noktaya ulaştı.
Teknolojik açıdan dışa bağımlılığın söz konusu olmadığını irdeledi:
- Bataryanın dizilimi, paketlemesi dahil birçok aşama Temsa’nın kendi içinde gerçekleşiyor. Tüm yazılımı kendi bünyemizde gerçekleştiriyoruz. Ülkemizde kazandığımız tecrübeler yurt dışında bize önemli manevra kabiliyeti sağlıyor.
Buna rağmen Türkiye’de elektrikli otobüslere ilginin çok düşük olmasına içerledi:
- İsveç’in Öckerö Adası'nda, ABD’de Silikon Vadisi’nde Temsa’nın elektrikli otobüsleri kullanılıyor, Türkiye’de bir türlü şehir içi ulaşımda yaygınlaşma işaretleri göremiyoruz.
Şöyle düşündü:
- Erzurum’a elektrikli otobüs satabilirsek, İskandinav ülkelerine satışımız kolaylaşır. Çünkü, kış koşulları benzerdir. Antalya’ya, Şanlıurfa’ya satabilirsek, “California’ya nasıl satacağız?” diye dert etmeyiz. Yüksek sıcaklık koşulları benzerlik gösterir çünkü.
Merkezi ve üretim tesisleri Adana’da bulunan Temsa’nın CEO’su Tolga Kaan Doğancıoğlu’yla geçenlerde İstanbul’da bir grup meslektaşımla birlikte sohbet ettik.
Bir elektrikli otobüsün çevresel etkisini gösteren hesabı ortaya koydu:
- Bizim Avenue Electron aracımız var. Yüzde 100 elektrikli olan versiyonu yılda 528 bin litre yakıt tüketimini ortadan kaldırıyor. Bu, yılda 1400 ton karbon salımını frenlemek anlamına geliyor. Yani, 90 adet binek otomobile denk karbon salımı engellenmiş oluyor.
Türkiye’nin uzun süredir Avrupa’nın en büyük ticari araç üreticisi olduğunun altını çizdi:
- Bu, ülkemiz ekonomisi için çok önemli bir değer ama bununla yetinmemek gerekiyor. Elektrikli araçlara geçiş sadece fırsat değil zorunluluk. Ülkemizi bu dönüşüme adapte edemezsek, tüm kazanımlarımızı kaybederiz, başkaları öne çıkar.
Başta belediyeler olmak üzere bu talebi tetikleyecek formüller geliştirilmesi gerektiğini vurguladı:
- Çünkü, elektrikli araçların ilk satın alma maliyeti çok yüksek. Ancak, bakım, enerji avantajı dikkate alındığında sahip olma maliyeti avantajlı. 3-4 yılda bu avantaj hissedilebiliyor. Öyleyse satın alma maliyetini çözecek adımlar atmamız lazım.
İtalya’dan örnek verdi:
- İtalya, elektrikli araçlara geçişi desteklemek üzere 25 milyar Euro dolayında bir kaynak ayırmış bulunuyor. Dünyada buna benzer uygulamalar giderek yaygınlaşıyor. Ülkemizde de bu tarz mekanizmalar yaratmamız şart.
Temsa’nın teknolojik açıdan bu dönüşüme tamamen hazır olduğunu yineledi:
- Bunu ülke politikası olarak ele alıp, gerekli düzenlemeleri yapabilirsek, çok önemli bir rekabet avantajını elde etmiş oluruz. Temsa olarak 2025 yılında şehir içi segmentinde üretilen her iki aracımızdan birinin elektrikli olmasını hedefliyoruz.
Dünyada şehirlerin ciddi rekabet içerisinde olduklarına işaret edip, turizme dikkat çekti:
- Çevresel etkiler konusunda elektrikli araçlar giderek daha önem kazanacak. Özellikle yüksek gelir grubundaki turistler, gittikleri kentlerin karbon ayak izini de dikkate almaya başlayacak. Yani turist, kentlerin “karbon karnesi”ne bakacak, ona göre tercih yapacak.
Ardından ekledi:
- Eğer “karbon karnesi” zayıf ise özellikle yüksek gelirli turistleri başta İstanbul olmak üzere kentlerimize çekmek zorlaşacak.
Türkiye, finansman konusunda sıkıntı yaşarken, özellikle belediyelerin şehir içi otobüste elektrikliye dönüşümünü tetikleyecek bir model geliştirebilir mi?
Bir elektrikli otobüsün yılda 528 bin litre yakıt tüketimini ortadan kaldırabildiği dikkate alınarak, petrol faturasını aşağı çekmek için dönüşüme kafa yorulabilir mi?
Elektrikli otobüsün kilo başına ihracat geliri 35 doları buluyor
TEMSA CEO’su Tolga Kaan Doğancıoğlu, Türkiye’nin kilo başına ihracat gelirinin 1.5 dolar dolayında olduğuna işaret etti:
- Kilo başına ihracat geliri otomotiv sektöründe 11-12 dolar dolayında iken ağır ticari araçlarda rakam 22 dolara yükseliyor.
Ardından ekledi:
- Elektrikli otobüslerin kilo başına ihracat geliri 35 doları buluyor. Kilo başına ihracat geliri açısından da elektrikli araç ülkemiz ekonomisine büyük katkı sunuyor.
Dünyada şehir içi elektrikli otobüs yüzde 15’e ulaştı
TEMSA CEO’su Tolga Kaan Doğancıoğlu, şirketin tarihinde ilk elektrikli araç ihracatını İsveç’e gerçekleştirdiğini belirtti:
- ABD’ye özel elektrikli aracımız var. Silikon Vadisi’nde 2 yıl test edildi ve büyük ilgi gördü. Avrupa’nın ilk şehirlerarası yolcu otobüsü Temsa oldu. Çekya, Romanya, Litvanya ve İspanya’da bu araçlarımız yollarda.
Türkiye’ye döndü:
- Geçen yıl Samsun Büyükşehir Belediyesi’ne 20 elektrikli otobüs teslim ettik. Aselsan hızlı şarj altyapısını kurdu. 12 metrelik otobüs 15 dakikada 80 kilometrelik menzil sağlayacak şekilde şarj olabiliyor. Bu yıl Adana Büyükşehir Belediyesi’ne de elektrikli otobüs teslim ettik.
Hidrojenli otobüs yaptık, Prag’da test ediliyor
TEMSA CEO’su Tolga Kaan Doğancıoğlu, şirketin ortaklık yapısını anımsattı:
- Şirketimizin yüzde 50 hissesi Sabancı Holding’e, yüzde 50’si de Çekya’dan PPF Group’a ait. Bu grup Skoda Transportation’un çatı şirketi.
Bu bilginin ardından Temsa’nın hidrojenli araç üretimine yöneldiğini de vurguladı:
- Hem hidrojenle, hem elektrikli çalışan aracı da ürettik. Şu anda Çekya’nın başkenti Prag’da test ediliyor.
Fransa’da 5 bini aşkın aracımız var
TEMSA CEO’su Tolga Kaan Doğancıoğlu, öne çıkan ihracat pazarlarını sıraladı:
- ABD, Fransa, İngiltere, Almanya… Bu pazarlarda son dönemlerde önemli başarılar elde ettik.
Fransa’ya işaret etti:
- Bugün Fransa’da 5 binden fazla aracımız yollarda. Pazar payımız yüzde 10’a yaklaşıyor.
ABD’ye uzandı:
- Kuzey Amerika bizim için başlı başına bir başarı hikayesi. Dünyanın en çetin rekabeti ABD’de yaşanıyor. Buna rağmen kendi segmentimizde yüzde 18’lik pazar payına eriştik. Bugüne kadar ulaştığımız en yüksek pazar payı bu.
İki yılda yüzde 500’e yakın büyüme sağladık
TEMSA CEO’su Tolga Kaan Doğancıoğlu, şirketin performansını şöyle özetledi:
· 2021 yılında yüzde 122 büyüdük. 2022 ciro büyümemiz yüzde 157’yi buldu. İki yıllık büyümemiz yüzde 500’a yaklaştı.
· 2023’e de oldukça iyi başladık. İlk çeyrekte ciro büyümemiz yüzde 100’e yaklaştı.
· Ülkemizdeki tüm zorlu koşullara rağmen yurt içi otobüs satışlarımız da yüzde 114 arttı.