Tüketimin cazibesi büyümeyi getirdi, şimdi gözler enflasyonda

Türkiye ekonomisi 2023 yılının ilk çeyreğinde yüzde 3.8 büyüdü. Beklendiği gibi büyüme, tüketim öncülüğünde gerçekleşti. Özel tüketim, kamu harcamaları ve yatırımlar büyümeyi yukarı çekerken, net ihracat ve stok değişimi ise negatif katkı verdi.

Büyüme, özel tüketimde yüzde 15.6 kamu harcamalarında yüzde 5.3 yatırımlarda yüzde 5.1 olurken, mal ve hizmet ihracatı yüzde 9 daraldı. Mal ve hizmet ithalatı ise yüzde 20.3 büyüdü. Bu kalemlerin büyüme katkısı ise özel tüketimde 10,7 puan, kamu harcamalarında 0,7 puan, yatırımlarda 1,3 puan, ihracatta eksi 2,4 puan, ithalatta eksi 3,9 puan olarak gerçekleşti. Böylece net ihracat büyümeyi 6,3 puan aşağı çekmiş oldu.

Yatırımların ikinci çeyrekte yüzde 5.1 büyümesi olumlu bir gelişme olarak kaydedilmeli. Yatırımlar 15 çeyrektir, yani 2019’un sonundan beri kesintisiz büyümeye devam ediyor.

Dikkat çeken başka bir gelişme geçtiğimiz iki çeyrek artış kaydeden inşaat yatırımlarının son çeyrekte yüzde 5.1 daha büyümesi. Ancak bu yanıltıcı olmamalı zira sektör halen son 7-8 yılın diplerinde bir aktiviteye sahip. İnşaat yatırımları 2018-2022 döneminde diğer sektörlerden kopuk bir şekilde son derece zayıf bir performans göstermişti.

Üretim tarafına döndüğümüzde sanayi sektörünün yüzde 2,6 daraldığını, tarım yüzde 1,2 ve hizmetlerin yüzde 6,4 büyüdüğünü görüyoruz. Açıklanan bu veri nisan-mayıs-haziran dönemine ait. Yani henüz tüketimin çok canlı olduğu, tüketici güveninin, nakit ve kart harcamalarının yüksek olduğu, konut ve otomobil fi yatlarının hızla arttığı döneme ait.

Geçtiğimiz haftalarda açıklanan cari veriler hem üretim hem tüketim tarafında kısa dönemli zirvenin görülmüş olabileceğine işaret ediyor. Ağustos ayında tüm güven endekslerinin gerilediğini izlemiştik. Tüketici güveni Ağustos’ta yüzde 15.1, inşaat güveni yüzde 0.7, reel kesim güveni yüzde 0.3, hizmet güveni yüzde 1.7, perakende güveni yüzde 0.4 gerilemişti. Bunların sonucunda ekonomik güven endeksi yüzde 5,2 azalarak 94,1 puana düştü. Bu, endeksin Temmuz 2022’den bu yana gördüğü en düşük düzey.

Ekonomik güven endeksinde gerilemenin büyük kısmı tüketici güvenindeki azalmadan kaynaklanıyor. Tüketici güvenindeki düşüş ise ekonomi politikalarındaki dönüşüm tercihine bağlı bir değişken. Yani bilinçli olarak tüketimi baskılamaya yönelik tercihlerin bir sonucu. Bu nedenle, güven endekslerindeki gerilemeyi bir endişe kaynağı olarak görmemek gerekiyor. Ancak, önümüzdeki aylarda özellikle KOBİ’lerde hızlı yavaşlama kaynaklı bir ek finansman ihtiyacı ortaya çıkacaktır. Bu nedenle ticaret-sanayi odalarının ve diğer STK’ların sıklıkla dile getirdiği uyarıların vücut bulmaması için finansman konusunda fi ili adımlara gereksinim var.

Haftanın gündemi enflasyon verisi

Bu haftaya Ağustos ayı TÜFE verisi damga vuracak. Zamlar ve kur artışı kaynaklı etkiler Ağustos’ta hem aylık hem yıllık TÜFE değişiminde büyük oranda hissedilecek.

Bunun yanında Ağustos ayı geçici dış ticaret verileri, küresel ekonomik yavaşlamanın ihracat, içeride talebi yönetmeye çalışan önlemlerin ithalat üzerindeki etkilerini gösterecek.

YURTİÇİ

4 Eylül 10:00: Ağustos ayı enflasyonu

8 Eylül 10:00: Temmuz ayı dış ticaret endeksleri

Tüm yazılarını göster