Ağaç bazlı elyaf üretimi ile sürdürülebilirlik alanında önemli bir rol üstlenen Lenzing Grubu, “Moda ve Ev Tekstillerinde Sürdürülebilir Hammaddeler” başlıklı Küresel Tüketici Algısı Araştırmasının sonuçlarını açıkladı.
Araştırmanın en çarpıcı sonucu şu: Giyim ve ev tekstili markalarının tüketicileri şeffaflık istiyor; çevre dostu ve doğada çözünür ürünleri tercih ediyor. Daha da önemlisi, katılımcıların büyük bir çoğunluğu, sürdürülebilir giyim veya ev tekstili ürünleri için ortalama yüzde 40 daha fazla ücret ödemeye istekli. Lenzing tarafından gerçekleştirilen anket, sektörde tüketicilerin güvenini kazanmak ve tedarik zincirinde daha fazla işbirliğinin yolunu açmak isteyen markalar için “şeffaflığın” çok önemli bir faktör olduğunu ortaya koyuyor. Ankete katılan 9 ülkeden 9 bin tüketici, “Çevre Dostu”, “Doğada çözünür”, “Doğal” ve “Geri Dönüştürülebilir” gibi kavramlara sempati duyduğunu ve bu kavramlara bağlı olan bir ürünü satın almaya daha istekli olduğunu söylüyor.
Ankette önce çıkan temel bulgulara bakacak olursak;
Sürdürülebilir yaşam tarzını benimseyen bilinçli tüketiciler, kendilerini hammaddeler konusunda sürekli olarak eğitiyor. Ankete katılanların yüzde 86’sı sürdürülebilir hammaddelerden yapılan giysileri satın almanın önemli olduğunu düşünüyor.
Katılımcıların yüzde 80’i sürdürülebilir hammaddelerden oluşan ürünlere sahip, yüzde 77’si ise geri dönüşümlü malzemeler kullanmayı taahhüt eden markaların ürünlerini satın alıyor.
Katılımcıların yüzde 76’sı giyim, yüzde 74’ü ise ev tekstili sektöründen ürün satın almadan önce ürünleri aktif olarak araştırıyor. Yüzde 88'i giyim, yüzde 86'sı ise yatak takımları ve ev tekstili ürünlerinin etiketlerini okuma eğiliminde.
Katılımcıların yüzde 44’ü de, giyim ve ev tekstili ürünleri satın alırken, en çok malzeme türünü dikkate alıyor. Bunu fiyat, tasarım, marka itibarı ve fonksiyonu gibi diğer faktörler takip ediyor.
Sürdürülebilir hammadde çok önemli
Sürdürülebilir giysinin tanımı sorulduğunda, katılımcıların aklına insana ve çevreye duyarlı üretim süreçleriyle üretilen veya işlenen, doğal, organik veya botanik malzemelerden üretilen ürünler geliyor. Ankete katılanların yüzde 80’inden fazlası, sürdürülebilir moda ve sürdürülebilir ham maddelerden yapılan giysiler satın almakla “aşırı derecede ilgilendiklerini” veya “çok ilgilendiklerini” ifade ediyor.
Ankete katılanların yüzde 83’ü içerik, yüzde 82’si hammadde menşei, yüzde 81’i ise sürdürülebilir uygulamaları şeffaf olan markaları güvenilir olarak değerlendiriyor.
Tedarik zincirlerinin değeri en üst seviyeye çıkmalı
Lenzing Global İş Yönetimi Başkan Yardımcısı Florian Heubrandner’e göre, anket sonuçları sürdürülebilirliğin çok değerli olduğunu ortaya koyar nitelikte.
Heubrandner şunları söylüyor: “Giysi ve ev tekstili ürünleri satın alırken en önemli faktör olarak malzeme türünün değerlendirilmesi, tüketicilerin sürdürülebilir ürünlere değer verdiğine ve aktif olarak dikkat ettiğine olan inancımızı da güçlendirdi. Bu anket, iş ortaklarımız ve markalarımızla yalnızca hammaddede değil, ürünün kullanım ömrünün tamamlanmasından sonra da sürdürülebilirliği sağlamak için daha hedefe dönük stratejiler ve programlar oluşturmamız konusunda bize ilham verdi. Uzun vadede, giyim ve ev tekstili endüstrisi tedarik zincirlerinin değerini en üst seviyeye çıkarmayı ve markaların yeni standartlara ulaşmasına, sürdürülebilirliği teşvik etmesine ve gezegenimizi korumasına yardımcı olmayı umuyoruz.”
ÜÇ TEMEL STANDART
Lenzing, sektörde işbirliğini ve sürdürülebilirliğe geçişi artırmak için üç temel standarda dayalı bir yaklaşıma öncülük ediyor. Böylelikle daha yüksek düzeyde şeffaflıkla üretim sürecinden nihai giysiye kadar hammadde kökeninin doğrulanması sağlanacak. Üç temel standarda dayalı bu yaklaşım, özel elyaf tanımlama teknolojisini, blok zincir tabanlı bir izleme sistemini ve tedarik zincirinde proaktif bir işbirliği ve planlamayı kapsıyor. Lenzing’in üreticiler ve markalar için oluşturduğu online markalama platformu bu yaklaşımı tamamlıyor. Bu platform, kumaş testini kapsayan kumaş sertifikasyonu, ürün etiketleri ve ürün lisans başvuruları için tek noktadan destek sağlayarak tedarik zincirinin her adımının sürdürülebilir olmasını garanti ediyor.