TÜİK ve ülkemiz istatistikleri hangi uluslararası kuruluşlar tarafından ve nasıl izlenir? Birleşmiş Milletler İstatistik Birimi (UNSD), Avrupa Birliği İstatistik Ofisi (Eurostat) ve Uluslararası Para Fonu (IMF) gibi uluslararası kuruluşların uzmanları tarafından hem TÜİK hem de TÜİK’in ürettiği resmi istatistikler belirli dönemlerde incelemeye tabi tutulur. AB’ye aday ülke durumunda olan Türkiye’de istatistiklerin üretilmesinden sorumlu ana kuruluş olan TÜİK, Eurostat’ın izlemesi ve denetlemesi kapsamındadır. AB’ye üye ve aday olan her ülke kendi sosyal ve ekonomik tüm istatistiklerini Eurostat’a göndermek zorundadır. Eurostat da ülkelerden topladığı bu verileri, ülkeler arasında karşılaştırmalı olarak yayımlar. Bu nedenle istatistiklerin üretim süreçleri, kullanılan yöntem, verinin yayımlama zamanı gibi birçok konuda uyumlu olmak zorundadır.
Eurostat tarafından izleme ve inceleme nasıl yapılır?
İzleme ve inceleme birkaç farklı yolla yapılır. Bunlardan belki de en önemlisi diyebileceğimiz “Emsal Tarama” çalışmasıdır. Bu çalışmada, TÜİK’in, Avrupa İstatistik Sistemi’ne uyumu ölçülür, güçlü/zayıf yönleri ortaya çıkarılır, istatistik üretim süreçleri, istatistiklerin güvenilirliği gözden geçirilir. Bu çalışma 4-5 yılda bir bağımsız AB uzmanları tarafından ilgili ülke ziyaret edilerek yapılır. Emsal Tarama çalışması 3 temel esasa dayanır. Öncelikle istatistik kurumlarının bağımsızlığı, tarafsızlığı ve şeffaflığı sorgulanır. Avrupa İstatistikleri Uygulama Kuralları denilen Eurostat’ın yayınladığı ve ülkelerin uyması gereken yazılı kurallar vardır. Bu kurallar için istatistik üretiminin anayasası niteliğindedir diyebiliriz. Bu kurallar içinde “istatistik kurumlarının bağımsızlığı ve tarafsızlığı” ilk kural olarak belirtilir. İstatistik kurumlarının hiçbir makamdan veya başka bir kurumdan talimat almadan bağımsız olarak istatistiklerini üretmesi istenir. Diğer önemli bir kural da “istatistik gizlilik” kuralına uyulmasıdır. Emsal tarama çalışmasında istatistik kurumlarının bu kurala da uyup uymadığı sorgulanır. Bu ne demektir? Toplanan veriler analiz edilip sonuçlandırıldıktan sonra yayımlama günü ve saatine kadar asla bir başka makama veya kuruma verilmez, gizli tutulur. Ülkedeki tüm makamlar ve kamuoyu açıklanan istatistiğe aynı anda erişme hakkına sahiptir. Bu, uluslararası camiada kabul edilen önemli ve uyulması gereken temel yazılı kurallardan biridir.
Emsal Tarama’nın ikinci temel sorgulama konusu, istatistik üretim süreçlerinin incelenmesidir. İstatistik üretimi sırasında uygulanan metodolojinin güvenilir olup olmadığı, istatistik üretimi sırasında tüm süreçlerin AB standartlarına uygun olup olmadığı, cevaplayıcı yükünün en aza indirilerek verinin toplanıp toplanmadığı araştırılır. Son aşama ise istatistiklerin doğruluğu, güvenirliği, Eurostat tarafından belirlenen zamanda yayımlanıp yayımlanmadığı, diğer ülkelerin aynı konudaki istatistikleri ile karşılaştırılabilir standartda olup olmadığı incelenir, sorgulanır.
Bu incelemenin tamamı AB üye ülkeler için geçerlidir. Aday ülkelerde ise sadece istatistik kurumlarının güvenirlirliği, şeffaflığı, mesleki bağımsızlığı, tarafsızlığı ile istatistiklere eşit erişim hakkının olup olmadığı, istatistikler yayımlanmadan önce herhangi bir üst makama verilip verilmediği konusu sorgulanır. AB uzmanları istatistik kurumunda çalışan her düzeydeki yönetici ve her kademedeki personel ile görüşür, resmi istatistik üreten Merkez Bankası, Maliye Bakanlığı gibi kurumların temsilcileri ile de görüşerek bilgi alır. Çalışma sonunda AB Bağımsız Uzmanları rapor hazırlayarak istatistik kurumunun Avrupa İstatistik Sistemi’ne uyum durumunu, güçlü, zayıf yönlerini açıklarlar. Zayıf ve eksik yönlerin geliştirilmesi için istatistik kurumlarından belirli bir takvime bağlı kalarak geliştirme faaliyetlerini hazırlamaları ve Eurostat’a sunmalarını isterler.
Türkiye’de Emsal Tarama çalışması yapıldı mı? Rapordaki ana vurgular nelerdir?
AB’ne aday ülke olarak Türkiye’de 2011 ve 2015 yıllarında 2 kez bu çalışma yapıldı. 2015 yılında yapılan çalışmanın raporunda kısaca;
✔ TÜİK’in faaliyetlerini siyasi müdahalelerden bağımsız olarak yürüttüğü,
✔ İstatistik gizlilik ile ilgili yasal temelin mevcut olduğu, gizliliğin korunması hususunun TÜİK Personeli, istatistik kullanıcıları ve diğer istatistik üreten kurumlar tarafından iyi anlaşıldığı, bu konuda farkındalık olduğu,
✔ TÜİK’in istatistik üretimi ve dağıtımında bilimsel bağımsızlığa ve eşit erişim hakkına saygı gösterdiği,
✔ TÜİK’in mevcut mali, personel ve bilgi teknolojisi kaynakları ile yapmakta olduğu görevleri büyük ölçüde yürüttüğü belirtilmiştir.
Ayrıca raporda, ülkedeki diğer kurumlar tarafından tutulan idari kayıtların da istatistik amaçlı kullanımının artırılması ve istatistik kurumu ile paylaşılması gerektiği de vurgulanmıştır. Bir başka denetim şekli de Avrupa Komisyonu uzmanları ile yılda bir kez yapılan toplantılardır. Bu toplantılara ülkede resmi istatistik üreten başta TÜİK olmak üzere diğer ilgili kurumlar katılır ve yıl içinde istatistik konusunda yaptıkları çalışmalar ile kaydedilen gelişmeleri anlatırlar. Son olarak da yılda bir kez genellikle Ekim ayında yayınlanan “İlerleme Raporu”ndan bahsetmek gerekir. Ülkenin İlerleme Raporu’nda bir bölüm de “İstatistik” başlığıdır. İstatistik konusunda o yıl içinde kaydedilen gelişmeler veya geliştirilmeye ihtiyaç duyulan eksik konular bu raporda ayrıntılı olarak belirtilir. Son zamanlarda sıkça gerek ürettiği istatistikler gerekse de kurumun bağımsızlığı konusunda kamuoyunda tartışma konusu olan TÜİK’in AB istatistik ofisinden emsal tarama çalışmasını istemesi elzemdir. Bu çalışma sonucunun da kamuoyuyla paylaşılması tartışmalara ışık tutacaktır. Ayrıca sık tartışma konusu olan enfl asyon işgücü istatistikleri gibi konularda da AB’den sektörel inceleme talep etmesini ve bu istatistiklerin detaylı bir şekilde incelenmesinin faydalı olacağını düşünüyorum.