TSKB Genel Müdürü Murat Bilgiç, “2022’nin başından bu yana sendikasyon kredilerimiz ve 4. sürdürülebilir tahvil ihracımız da dâhil olmak üzere, uluslararası kalkınma finansmanı kurumları, finansal kurumlar ve yatırımcılardan toplam 1 milyar 420 milyon dolar tutarında fonu ülkemize getirdik. Yenilenebilir enerji, enerji verimliliği, iklim teknolojileri, döngüsel ekonomi ve cinsiyet eşitliği temalı bu kaynakların hemen hepsi kendi alanında ilkler içeriyor” diyor.
Genç Cumhuriyet’in planlı kalkınma döneminde kurulan ve Türkiye’nin nitelikli sürdürülebilir kalkınmasında 73 yıldır önemli bir rol üstlenen Türkiye Sınai Kalkınma Bankası (TSKB), İstanbul’un ardından, Cumhuriyetimizin 100. yılında, ikinci merkezini Ankara’da açtı. TSKB’nin “yeni kalkınma üssü” nü TSKB Genel Müdürü Murat Bilgiç’le birlikte ziyaret ettik ve TSKB’nin önümüzdeki döneme yönelik hedeflerini konuştuk.
Ankara’daki “ikinci kalkınma üssünün”, sürdürülebilir büyüme rotasında önemli bir referans noktası olacağını ifade eden Bilgiç, “Ankara’da yerleşik bir ofis açarak iş sürekliliğimizi güçlendirmenin yanı sıra yeşil dönüşüm, bölgesel kalkınma ve sürdürülebilir finansmana erişimde etki alanımızı genişletmek gibi önceliklerimiz bulunuyor. İştirak şirketlerimizin de Ankara yerleşkesinde bir araya geldiğini özellikle belirtmek isterim. Bu sayede iş ortaklarımıza kurumsal bankacılık, yatırım bankacılığı ve özellikle iştiraklerimizi de içine alan bir yelpazede danışmanlık hizmetlerimizin tümünü sunacak bir yapı kurduk. Depremden etkilenen 11 ilimizi sürdürülebilirlik ilkelerine göre yeniden toparlamak, sorumluluklarımız arasında başı çekiyor” diyor. Murat Bilgiç ile sürdürülebilir finansmanın ana akım olması adına atılması gereken adımlardan, sürdürülebilirlik ve sermaye piyasaları ilişkilerine kadar farklı konularda sohbet ettik. Yorumları şöyle:
“Birleşmiş Milletler tarafından ortaya konmuş olan ve ortak geleceğimize giden yolda tüm dünyada kabul gören 17 Sürdürülebilir Kalkınma Amacı (SKA), uçtan uca tüm faaliyetlerimizin kritik başarı faktörlerini belirliyor. Yenilenebilir enerji (YE) önemli bir odak alanımız. Bugün ülkemizdeki YE kurulu gücünün yüzde 15’ini temsil ediyoruz. Enerji ve kaynak verimliliği alanındaki projelerimizi de eklediğimizde ülkemizin düşük karbonlu ekonomiye geçişine yılda yaklaşık 16 milyon ton karbon emisyonu azaltımı ile ölçeğimizin çok üzerinde bir katkı sağlıyoruz.”
“SKA bağlantılı kredilerimizin oranı bugün yüzde 93 seviyesinde. 2030 yılına kadar 8 milyar dolar SKA bağlantılı finansman sağlamayı hedefliyoruz. Kredi temalarımızdan yatırım bankacılığı enstrümanlarımıza, tüm hizmetlerimizde sürdürülebilirlik ve kapsayıcılık kavramlarından ilham alıyoruz. 2022’nin başından bu yana sendikasyon kredilerimiz ve 4. sürdürülebilir tahvil ihracımız da dâhil olmak üzere, uluslararası kalkınma finansmanı kurumları, finansal kurumlar ve yatırımcılardan toplam 1 milyar 420 milyon dolar tutarında fonu ülkemize getirmenin gururunu yaşıyoruz. Yenilenebilir enerji, enerji verimliliği, iklim teknolojileri, döngüsel ekonomi ve cinsiyet eşitliği temalı bu kaynakların hemen hepsi kendi alanında ilkler içeriyor.”
“Bankamızın da dâhil olduğu, ülkemizdeki çoğu önde gelen banka Net Sıfır Bankacılık Birliği imzacısı olmuş durumda. İmzacı bankalar olarak 2050’de hem yatırım hem de kredi portföylerimiz çerçevesinde net sıfır olmayı hedefliyoruz. Sektörümüzde finansal hedefler kadar ESG hedeflerini de kritik buluyoruz. Çünkü bankacılık sektörü, etki gücü bakımından yeşil dönüşümün en büyük destekçisi konumunda. Son dönemde, Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması’ndan (SKDM) etkilenen sektörlerin finansman ihtiyacı önceliklerimizi belirliyor. 2026 yılında AB’ye ihracat yapan demir-çelik, alüminyum, çimento, gübre, elektrik ve hidrojen olmak üzere 6 sektördeki firmalar sınırda karbon vergisine tabi olacaklar. Bununla birlikte ülkemizin 2053 Net Sıfır hedefi doğrultusunda gerekli yeşil dönüşümün başarılması için müşterilerimizle yan yana yürümeye devam edeceğiz.”
“Dünyada kalkınma finansmanı kurumları her yıl artan tutarda iklim finansmanı yapıyor. Son açıklanan verilere göre 2022 yılında çok taraflı kalkınma finansmanı kurumları tarafından sağlanan iklim finansmanı 70.7 milyar dolar oldu. İklim yatırımlarının yoğunlaştığı üç ana tema değişmedi. Hala yenilenebilir enerji, enerji/kaynak verimliliği ve döngüsel ekonomi bu temalarda başı çekiyor. Türkiye’de ise 2022 yılında gerçekleşen iklim finansmanı 2,2 milyar dolar olurken küresel olarak raporlanan tutar 2021 yılında 82 milyar dolardan 2022 yılında 100 milyar dolara çıktı.”
“Sürdürülebilir tahvillerin payı artmaya devam ediyor. Sürdürülebilir finansman ürünleri çeşitleniyor, yatırımcı tabanı genişliyor. TSKB olarak 2016 yılında hayata geçirdiğimiz ve Türkiye’nin ilk yeşil/sürdürülebilir tahvili olan ihracımız da dâhil olmak üzere, o zamandan bugüne Türkiye’deki toplam sürdürülebilir eurobond ihraçları tutarı yaklaşık 10 milyar dolara ulaştı. Sadece bankacılık sektörünün ihraç ettiği sürdürülebilir tahvil tutarı ise yaklaşık 6 milyar dolar civarında. Türkiye bu alanda ciddi bir potansiyele sahip.”
“Sürdürülebilir finansmanın ana akım haline getirilmesi için 2 ana adım olduğunu söyleyebiliriz” diyen Murat Bilgiç, şu bilgileri veriyor: “Sürdürülebilirlik odaklı proje ve işlere ayrılan finansmanın, toplam finansman içindeki payının artırılması gerekiyor. Sürdürülebilirlik temalı fon kaynaklarının da hem dünyada hem de ülkemizde artması önem taşıyor. Örneğin yenilenebilir enerji, sürdürülebilir finansmanın odağında yer alıyor. Türkiye’nin mevcutta 11 bin MW’a yaklaşan güneş ve 11 bin MW’ın biraz üzerinde seyreden rüzgâr kurulu gücü var. Türkiye Ulusal Enerji Planı’na göre bu rakamların 2035’e kadar sırasıyla 53 bin ve 30 bin MW’a çıkarılması hedefleniyor. Yenilenebilir enerji kapasitesinin genişletilmesi için önemli bir finansman ihtiyacı söz konusu ve bu alanda atılacak her adım sürdürülebilir finansmanın ana akım haline getirilmesine katkı sağlayacak. Diğer yanda bu kadar doğrudan olmayan ama bir şekilde sürdürülebilir finansman kapsamında ele alınması gereken alanlar da mevcut. Sürdürülebilirliğin sosyal boyutlarına hitap eden, örneğin cinsiyet eşitliğini güçlendiren, kırılgan grupların dayanıklılığını artıran, iklim uyum risklerini azaltan, enerji verimliliği yoluyla emisyon tasarrufunu kolaylaştıran, entegre atık yönetimini ve endüstriyel simbiyozu esas alan projelerin finanse edilmesi gerekiyor. Sürdürülebilir finansmanın ana akım haline getirilmesi açısından üzerinden durulacak diğer bir nokta ise, herhangi bir yatırım veya hizmet için finansman sağlanacağı zaman, o konunun sürdürülebilirlikle ilişkisinin kurulması. Düzenleyici otoritelerin ve ilgili diğer kamu kurumlarının gerek mevzuat gerekse muafiyetler yoluyla bu sürece destek olması da sürdürülebilir finansmanın ana akım haline gelmesini hızlandıracak.”
“Sermaye piyasalarının etkin araçlarından birisi olan sürdürülebilir finans, her geçen gün gelişmeye devam ediyor. İklim Tahvilleri Girişimi’ne (Climate Bonds Initiative) göre 2023’ün ilk yarısı itibarıyla başlangıçtan bugüne kadar toplamda 4,2 trilyon dolar tutarında yeşil, sosyal, sürdürülebilirlik, geçiş ve sürdürülebilirlik bağlantılı (YSS+) ihraç hacmi kaydedildi. 2023’ün ilk yarısında ise ihraç miktarı 448 milyar dolar oldu. Yılın ilk yarısında 278,8 milyar dolara ulaşan yeşil tahviller, ihraç hacminin yüzde 62’sini oluşturdu. Yani sürdürülebilirlik konusunda başı yeşil tahvillerin çektiğini söyleyebiliriz. TSKB olarak 2016 yılında yeşil tahvillerin Türkiye’deki ilk örneği olarak 300 milyon dolarlık, 5 yıl vadeli Yeşil/Sürdürülebilir Tahvil’i ihraç ettik. 2017 yılında dünyada bir ilke imza atarak gelirleri çevresel ve sosyal projelerin finansmanında kullandırılan, sermaye benzeri sürdürülebilir tahvilin uluslararası piyasalardaki ilk örneğini ihraç ettik. 2021 yılının başında üçüncü sürdürülebilir tahvil ihracımızı bu yıl da dördüncüsünü gerçekleştirdik.”
Cumhuriyetimizin 100 yıllık tarihinin önemli kısmına tanıklık eden TSKB, bu yıla özel olarak çok sayıda projeyi hayata geçirdi. “Bu yılki mottomuzu ‘Adımızda Türkiye, adımlarımızda Cumhuriyet’ olarak belirledik” diyen Murat Bilgiç, “Genç kadın müzisyenlerin desteklenmesinden, üniversiteli kız öğrencilerine burs desteğine, ulaşılması zor arazilerin ağaçlandırılmasından; deprem felaketinden etkilenen illerde kütüphaneler kurulmasına ve Cumhuriyetin 100. yılı anısına bir beste sipariş edilmesine kadar birçok farklı alanda hazırlanan projeler Türkiye’nin dört bir yanında devam ediyor” yorumunu yapıyor.