Trump ile dünya şimdi nereye?

Osman ULAGAY DÜNYA GÖZÜ

Geçen hafta 15 Ocak günü bu köşede yer alan yazımda “2025 dünya için zor bir yıl olacak” başlığını kullanmıştım. Geçen haftaki yazımın esin kaynağı ise, dünya ekonomisindeki son gelişmelerle ilgili ilginç yazılara imza atan Project Syndicate yazarı Dambisa Moyo’nun geçen hafta yayınlanan yazısı olmuştu. Dambisa Moyo, dünya ekonomisinin 2025 yılında önemli sorunlarla karşılaşacağını ve dünya ekonomisinde tatminkar bir büyüme sağlanmasının hiç de kolay olmayacağını ileri sürüyordu.

Project Syndicate’in dünya çapındaki tirajı 42 milyonun üzerinde. Özellikle dünya ekonomisiyle ve dünyanın geleceğiyle ilgili konularda zengin bir yazar ve yorumcu kadrosuna sahip. Bu nedenle yıllardan beri abonesi olduğum önemli bir yayın. Dünyanın şimdi geldiği noktada da zengin yazar kadrosuyla dünyanın nereye doğru gittiğini anlamak isteyenlerin yardımına koşmaya çalışıyor.

İki şımarık aynı ipte oynar mı? 

Donald Trump’ın yeniden başkan seçilerek tahta geri dönmesi ve çok iddialı hedeflerle yola çıkması, önümüzdeki dönemin hayli eğlenceli ve sürprizli geçebileceğini düşündürüyor. Trump’ın ABD’nin ekonomiden siyasete kadar her alanda dünyanın rakipsiz lideri olduğunu kanıtlamak için atacağı adımların ne gibi tepkilere yol açabileceğini ise ayrıca düşünmek gerekiyor.

Trump’ın ikinci adam olarak yanına aldığı kişinin Elon Musk olması da önemli bence. Farklı türde bir megaloman olan Elon Musk’u yıllardan beri izleyen ve bu egosu sınır tanımaz kişinin nelere kadir olduğunu yıllar içinde öğrenmiş bulunan bir gazeteci olarak bu emsalsiz karakterin Trump’a nasıl katkı vereceğini ya da ondan nasıl yararlanacağını da de izleme şansına sahip olabileceğiz her halde.

Küreselleşmenin miyadı doldu mu?

Savaş’ın sona ermesiyle birlikte hızlı bir tırmanışa geçen ve dünya ekonomisinin yapısını değiştirerek Çin’in ABD ile yarışacak bir ülke haline gelmesini sağlayan küreselleşme sürecinin 2007’den itibaren gerileme dönemine girdiğini vurgulayan Dambiso Moyo’ya göre, birçok ülkede küreselleşmenin tetiklemiş olduğu gelişim ve dönüşümün şimdi yerini korumacı politikalara bırakmakta olması ülkeler arasındaki dayanışma anlayışını da olumsuz etkiliyor ve yeni çatışmaların gündeme gelebileceği ortamı hazırlıyor.

Trump tahta çıkınca?

Bu noktada gözler, geçen ay yapılan başkanlık seçiminde ikinci kez ABD Başkanı seçilen Donald Trump’a odaklanmış durumda. 20 Ocak’ta ikinci kez başkanlık koltuğuna oturacak olan Trump’ın, Dambiso Moyo’nin çizdiği kaygı verici tabloyu güçlendirecek adımlar atarak dünyadaki kaygılı bekleyişe katkıda bulunması bekleniyor.   

Dambisa Moyo, 1996’dan bu yana ABD’deki halka açık şirket sayısının 7,000’den 3,500’e düştüğünü belirterek bunun kaygı verici olduğunu belirtiyor ve dünya ekonomisindeki kaygı verici gelişmeleri telafi edebilecek olumlu adımların YAPAY ZEKA uygulamalarından ve enerji dönüşümünden gelebileceğini vurguluyor.

Bir ipte iki cambaz oynar mı?

Son yıllarda attığı dev adımlarla dünyanın en zengin adamı haline gelmeyi başaran Elon Musk’ın, Trump’ın yeniden seçilmesine yaptığı önemli katkılarla ABD’nin “ikinci adamı” haline gelmeyi aklına koyduğu ve bunu başardığı biliniyor.

Uzay teknolojisini paraya çevirme konusunda da fevkalade başarılı olan ve dünyanın ikinci en zengin adamıyla arasındaki farkı daha da açan Elon Musk’ın Trump’un saltanatı sırasında atacağı yeni adımlar da merakla bekleniyor. İki cambazın aynı ipte oynamaya kalkışmasının olası sonuçları da şimdiden tartışma gündemine girmiş görünüyor.

ABD’nin ikinci Trump döneminde izleyeceği siyasi politikanın yanısıra ekonomide izleyeceği çizginin ve atacağı adımların merak konusu olması da doğal. Başkan Trump’ın ekonomide radikal bir korumacılık politikası izlemesi halinde bunun başta Çin olmak üzere diğer ülkelerde yaratacağı tepkiler de şimdiden tartışma gündemine girmiş görünüyor.

 

Tüm yazılarını göster