Trump gitmiş, Biden gelmiş

Atılım MURAT AYKIRI FİNANS

ABD’de başkanlık seçimi yaklaşırken, ekonomi ve piyasalar üzerine yoğun tartışmalar yapılıyor. 2016’da Trump seçilmeden önce, ‘‘Trump başkan olursa piyasalar çöker’’ görüşü hâkimdi. O zamanki yazılarda, ‘‘Kimin başkan olacağı önemli değildir. Piyasa işine bakar.’’ vurgusunu yapmıştım. Trump başkan seçildikten sonra piyasalarda ralli başladı. Başkanlığının ilk yılında, S&P 500 endeksi yüzde 22 yükseldi.

Demokrat Biden başkanlık yarışında önde gözüküyor. Clinton da 2016’da birkaç puan öndeydi. 2,5 milyon oy fazla almasına rağmen, seçim sisteminin azizliğine uğradı. Yılbaşında, pandemi başlamadan önce, Trump favoriydi. Ekonomi güçlüydü. İşsizlik oranı elli yılın en düşük seviyesindeydi. Salgın her şeyi değiştirdi. Üzerine toplumsal olaylar geldi. Trump yıprandı. Büyük olaylar yaşanmazsa, seçimi kaybedecek. Biden seçilirse; ‘‘Vergiler artacak. Dev teknoloji şirketleri bölünecek.’’ gibi görüşler dillendiriliyor. Demokrat veya Cumhuriyetçi başkan fark etmez. Ekonomik trend her zaman belirleyicidir. Demokrat Kennedy’nin 1960’ta başkan seçilmesinden başlayalım. Cumhuriyetçi Trump’ın 2016’daki başkanlığına gelelim. 56 yılda; Demokrat Clinton vergileri artırmış, Cumhuriyetçi Bush vergileri düşürmüş. Önemli olmamış. Borsa endeksleri yükselmiş. Biden’ın olası politikalarını tartışmak entellektüel tatmin sağlar. Ancak şu aşamada piyasalar açısından kritik değildir.

Amerikan ekonomisinin mali desteğe ihtiyacı vardır. Kış ayları herkes için zor geçecek. Ekonomik aktivite zayıflayacak. İnsanlara direkt para yardımı gerekiyor. Haziran-temmuz döneminde, ‘‘Fed’in likidite programları psikolojik konfor yaratır. Fakat ekonomi için gerçek bazuka genişletici maliye politikasıdır. İnsanların cebine para konmasıdır. Bu para direkt tüketime gidiyor. Ağustosta bitecek para yardımları yeni bir paketle uzatılmazsa, Fed’in tahvil alımları bile güz aylarında yetersiz kalabilir’’ demiştim. Hisse senedi fiyatlarındaki düşüşler, ‘‘Hisse senetlerinde zaten balon vardı. Başkanlık seçimini ve vaka sayılarındaki artışı piyasalar olumsuz fiyatlıyor’’ şeklinde değerlendirildi. Demokratlarla Cumhuriyetçiler, bir destek paketi için anlaşma noktasına geldiler. Piyasalar bunu hemen olumlu fiyatlıyor. Vaka sayıları yine artıyor. Başkanlık seçimi gene önümüzde duruyor.

Türkiye ekonomisi için de görüşlerimi koruyorum. Kemerlerin sıkılmaması gerektiğini düşünüyorum. Vergilerin ertelenmesini değil, affedilmesini savunuyorum. Reel sektörle, esnafla bir iletişimi olmayan insanlar, ‘‘Bütçe dengesi bozuluyor. Faizler üzerinde baskı oluşabilir’’ yorumunu yapıyorlar. Şu dönemde bütçe açığı yüksek kalmayacak da hangi dönemde kalacak. Ekonomi rayına oturana kadar para muslukları açık kalmalıdır.

Tüm yazılarını göster