TL cinsi tasarruf eden yıllardır zararda, yıllardır!

Alaattin AKTAŞ EKO ANALİZ

Bazı göstergelerde bir aya bakarak “çok iyi” ya da “çok kötü” diye yorum yapmak kolaycılıktır; aradan kısa bir süre geçer, bu sefer ilk söylenenin tersini dile getirmek durumunda kalınabilir.

Dolayısıyla aslolan ağaca bakarken ormanı gözden kaçırmamaktır... Aslolan büyük fotoğrafı görebilmek, ona odaklanabilmektir...

Bunları niye söylediğimi birazdan aktaracağım verilerde daha iyi görebileceksiniz.

Son dönemde Türk parası cinsi mevduatın faizinde bir yükselme var ya; öyle bir algı oluştu ki sanki TL cinsi mevduat sahipleri uzun zamandır inanılmaz getiri elde ediyor, inanılmaz faiz kazanıyor. Gerçi bu değerlendirme daha çok “Dövizde dursam şu olurdu, TL’ye geçtim şu oldu” çerçevesinde yürüyor ama yine de TL’nin çok yüksek getiri sağladığı kanısı yaygın.

Acaba öyle mi, bu düşünce doğru mu?

TÜİK tarafından yapılan hesaplamayı esas alarak bakalım...

TÜİK dün finansal tasarruf araçlarının ağustos ayındaki ve geriye doğru bir yıla uzanan dönemdeki nominal ve reel getiri oranlarını açıkladı. Ben bu veri setinden mevduatı alıp 2022 yılı başına uzanan bir çalışma yaptım.

Bu çerçevede 2022’nin ocak ayından bu yılın ağustos ayına kadar olan 32 aylık dönemi kapsayan grafikler oluşturdum. Bu grafiklerde TL mevduatın her ay için aylık, üç aylık, altı aylık ve yıllık stopaj düşülmemiş brüt faizinin TÜ-FE’den arındırılmış reel düzeyi yer alıyor. Örneğin aylık reel getiriyi gösteren ilk grafikte 2022’nin ocak ayındaki oran negatif yüzde 8.87, bu yılın ağustosundaki oran ise pozitif yüzde 0.86.

Kırmızıdan geçilmiyor!

Ocak 2022’den Ağustos 2024’e, yani 32 ay...

Bu 32 aylık dönemde bir ay vadeli mevduat yalnızca 5 ay reel getiri sağlamış. O getiriden stopaj düşüldüğünde reel getiri kalmış mıdır, o da ayrı.

Üç ay vadelide de yalnızca 5 ay reel getiri görüyoruz. Altı ay vadeliyi tercih edenler yalnızca bir ay, o da geçen ağustosta reel getiri alabilmiş. Parasını bir yıl vadeli mevduata yatıranlara ise bu 32 ayda reel getiri hiç kısmet olmamış.

Grafiklerde negatif oranları kırmızıyla işaretleyince sayfa kırmızıdan geçilmez oldu. Pozitif getiriyi gösteren mavileri ise ara ki bulasın!

Vatandaş nasıl ikna olsun!

BDDK verilerine göre bankalarda vatandaşın yaklaşık 6 trilyon lira TL cinsi mevduatı var. Bu tutara ticari mevduat ile resmi mevduat dahil değil.

Bu mevduatın yüzde 13’ü vadesiz, yüzde 7’si bir aya kadar, yüzde 37’si bir-üç ay, yüzde 27’si üç-altı ay, yüzde 12’si altı-on iki ay arası vadeli. Bir yıldan uzun vadelilerin payı ise yüzde 4.

Bir başka ifadeyle mevduat altı aya kadar vadede toplanmış durumda. Uzun vade ne yapılırsa yapılsın tercih edilmiyor.

Vatandaş uzun vadeyi tercih etmemekte haksız mı? Son iki buçuk yılı aşkın sürede bir yıl vadeli mevduatta bir ay bile reel getiri elde edilememiş. Bu yıl sonuna kadar da edilemeyecek. Çünkü geçen yılın son aylarındaki bir yıl vadeli mevduat faizi yüzde 35-40 arasındaydı; oysa bu yıl ancak yıl sonunda yüzde 41.5’e inileceği umuluyor. Dolayısıyla son üç yıldır uzun vadeyi tercih edenler hep enflasyona yenik düşmüş olacak.

Üç ay vadeli mevduatta da (bunun önemli bir kısmı da 32 gün vadeliden oluşuyor) son dönemde reel getiri söz konusu. Ancak, özellikle dövizden TL mevduata geçen hemen hemen tüm mevduat sahiplerinin yüreği pır pır; “Faiz birden indirilir, döviz tırmanır ve ben elimde TL ile fırlayıp giden dövizin arkasından bakakalırsam” diye...

Sonra böyle bir ortamda, bu veriler ortadayken vatandaşa çağrı üstüne çağrı:

“TL’yi tercih edin, uzun vadede bize güvenin!”

Yıllık faiz yüzde 54, ama...

Merkez Bankası verilerine göre ağustos ayı itibarıyla bir yıl vadeli mevduatın faizi yüzde 54 düzeyinde. Kısa vadelerde de yıllık oran bileşik olarak bu dolayda, hatta daha yükseği de var ama zaman içinde o faiz düşebilir ve yıllık getirinin garantisi yok. Oysa yüzde 54’ten paranın bağlanması durumunda bu oran garanti.

Bir yıl sonra enflasyonun yüzde 54’ün çok altında kalacağına inanılsa, bir güven oluşsa bu çok iyi bir faiz; ama geçmiş deneyimler gösteriyor ki ilan edilen enflasyon hedefleri hiç yakalanamamış!

Peki önümüzdeki bir yıl için beklenen enflasyon ne? Merkez Bankası’nın açıkladığı TÜFE artışına ilişkin beklentileri hatırlayalım. 2025’in ağustosunda yıllık enflasyonu piyasa katılımcıları anketine yanıt verenler yüzde 29, reel sektör yüzde 54, vatandaş ise yüzde 73 düzeyinde bekliyor.

Vatandaş yüzde 73 enflasyon beklediği bir dönem için yüzde 54 faize tabii ki razı olmuyor.

Önümüzdeki bir yıl için en düşük tahmin yüzde 29 düzeyinde ama diğer yanda ifade edilmeyen resmi tahmin bu dönem için yüzde 19.

Bir yetkili çıkıp dese ya “Bakın bir yıldaki enflasyon yüzde 19 olacak, yüzde 54 faiz çok iyi” diye!

Sahi bunu söyleyip vatandaşı TL mevduata ve uzun vadeye niye ikna etmiyorlar ki!

Sakın yüzde 19’a kendileri de inanmadıkları için olmasın!

Tüm yazılarını göster