TikTok, bu sefer ABD’de yasaklanacak gibi duruyor. Sebebi ise sahibinin Çinli olması. 2020’de dünyanın en kalabalık ülkesi olan Hindistan, veri gizliliğini ve ulusal güvenliği tehdit ettiği gerekçesi ile TikTok’a yasak getirmişti. Aynı yıl Donald Trump da benzer saiklerle çıkardığı bir başkanlık kararnamesi ile TikTok’u yasaklamayı denemiş, ancak hem sonrasında dikkati dağıldığı hem de attığı adımın hukuki temellerinin zayıf olması nedeniyle başarılı olamamıştı. Bu sefer, ABD’de TikTok ile uğraşanlar daha dikkatli hareket ediyor. Çinli Bytedance firmasının TikTok’u elden çıkarmasını, çıkarmazsa uygulamanın ABD’de kapanmasını şart koşan kanun teklifi geçtiğimiz hafta Temsilciler Meclisi’nden geçti bile. Başkan Biden da teklif Senato’dan geçerse onaylayacağını açıkladı. Gelin, bugün yeniden alevlenen TikTok savaşlarını inceleyelim.
TikTok, Facebook’un sosyal medya tekelini sarsmayı başaran yegâne girişim. Facebook ve sahibi olduğu Instagram’da “statü” göstergesi işler yapmak, “imrenilen” kişi olmak marifetken, TikTok yaratıcılığınızı ve yeteneklerinizi sergileyebileceğiniz içeriklerle piyasaya girdi. Kullanıcıları arasında genç ve alt gelir grupları ağırlıkta olsa da toplumun her kesimine hızla yayıldı. ABD’de toplam nüfusun yarısından fazlası 35 yaşın üstünde iken Amerikalı TikTok kullanıcılarının %75’i 35 yaşın altında.
Peki, neden ABD’de müesses nizam TikTok’a karşı cephe aldı? Bence iki temel neden var: Birincisi, malum, ABD’yi yaşlılar yönetiyor (Kongre’de ortanca yaş 58) ve bunlar zamane gençlerinin sosyal medya içeriklerine tepkili. “Bizim zamanımızda böyle değildi” diyorlar. İkincisi, TikTok’un sahibinin Çinli olmasının getirdiği riskler. Bu açıdan temel endişelerden biri de Amerikalı kullanıcıların verilerinin Çin Komünist Partisi’nin eline geçme ihtimali. Burada hem TikTok uygulamasından toplanan verilerden hem de TikTok’un yüklendiği cihazlardaki diğer verilerden söz ediyoruz. Çünkü uygulamayı telefonunuza bir kez soktunuz mu nereden hangi veriyi çekeceğinin sınırını çizmek zor. Hele Avrupa Birliği, yeni düzenlemeler sonrası iPhone’lara App Store dışındaki uygulama mağazalarından program yüklenmesine izin verince bu sınır daha da muğlaklaşacak.
Bunun da ötesinde, Amerikan derin devleti TikTok algoritmasının öne çıkardığı içeriklerle Amerikan kamuoyunun manipüle edildiğini iddia ediyor. Mesela Gazze Savaşı’nın ilk günlerinde TikTok’ta Filistin yanlısı videolar, İsrail yanlısı videolardan kat kat fazla izlenmiş. Benzer ölçekte bir fark Instagram’da yokmuş. Bu verilere bakıldığında “Acaba Instagram algoritması mı manipülasyon yapıyor yoksa TikTok algoritması mı?” diye sorulabilir. Ancak ikisi de şeffaf olmadığı için bu soruya cevap vermek mümkün değil. (Algoritmalar dışında Tiktok’un diğer platformlara göre bir tık daha şeffaf olduğunu söyleyebiliriz. Mesela Tiktok Türkiye’de ne kadar dijital hizmet vergisi ödediğini açıklıyor, Facebook ve Google açıklamıyor).
TikTok’un ABD’de 150 milyon kullanıcısı var ve 2023 yılında Amerika’da elde ettiği gelir 16 milyar dolar. Daha önce şirket, ABD’deki tüm verileri ayırarak ABD’de tutmayı önermişti. Eğer konuştuğumuz kanun teklifi Senato’dan geçerse, bu manevra da yeterli olmayacak ve ABD’de operasyonlarına devam edebilmesi için TikTok’un kendisine Amerikalı bir alıcı bulması gerekecek. Gelen haberlere göre, fırsatı gören Trump’ın eski Hazine Bakanı Steven Mnuchin satın almayı yapacak bir fon toplamaya başlamış bile. Bu arada ilginç bir not: Trump, bu kez TikTok’un kapatılmasına karşı çıktığını açıkladı. Gerekçesi Facebook’a karşı rekabetin korunması. Zira Facebook, Trump’ı 7 Ocak 2020’deki Senato baskınından sonra yasaklamıştı!
O günden beri Çin devleti de boş durmadı ve Çinli teknoloji şirketlerinin satışlarını izne tabi kılan bir kanun çıkardı. Dolayısıyla, TikTok, ABD operasyonlarına bir alıcı bulması halinde bile Çinliler bu satışa muhtemelen izin vermeyecek. O zaman da kapanmadan başka bir seçenek kalmayacak. TikTok’un %40 hissesi yatırımcılarda ve bunların arasında birçok Amerikan girişim sermayesi fonu da var. Bakalım böyle bir durumda Amerikalı fonlar, yatırımlarının kendi devletlerinin kararıyla pula dönmesine nasıl tepki gösterecek?
TikTok, paylaşılan videoların ahlaki yozlaşmaya neden olduğu veya kara para aklanmasına hizmet ettiği gibi konularla zaman zaman ülkemizde de gündeme geliyor. Aralık ayında TikTok yetkililerinin TBMM Dijital Mecralar Komisyonu’na yaptıkları sunumda da bu konular konuşuldu. ABD’de yukarıda anlattığım tartışmaların seviyesini ve bilgi kirliliğini düşününce, Türkiye’deki karar alıcıların bilgi seviyesinin hiç de fena olmadığını düşünüyorum. Dijital politikalarla ilgili verilen kararların etkilerini ve görecekleri tepkileri önceden kestirebilmek son derece zor. Dünya hızla derin dijital bloklara ayrılıyor. Yarın ABD, müttefiklerine de “TikTok’u yasaklayın” derse, ne yapacağız?