Türk Borçlar Kanunu, adi işlerde sözleşme ile kararlaştırılacak yıllık anapara ve temerrüt faiz (gecikme faizi) oranlarına üst sınırlar getiriyor. Bu sınırlar, Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun’da belirlenen kanuni faiz oranı üzerinden hesaplanıyor. Kanuni faiz oranı şu anda yıllık %9 olarak uygulanıyor. Söz konusu sınırlamalar uyarınca, tarafl ar sözleşmede anapara faiz oranını kanuni faiz oranının %50 fazlasını, temerrüt faiz oranını ise kanuni faiz oranının %100 fazlasını aşacak şekilde belirleyemiyor. Güncel olarak, adi işlerde belirlenecek anapara faizine getirilen sınır %13,5, temerrüt faizine getirilen sınır ise %18. Ticari ana para faizi ve temerrüt faizi bakımından ise böyle bir sınırlama bulunmuyor, Türk Ticaret Kanunu’nda ticari işlerde faiz oranının serbestçe belirleneceği açıkça belirtiliyor. Böylece adi iş - ticari iş ayrımı, belirlenebilecek faiz oranının sınırları bakımından büyük önem arz ediyor. Ticari iş (borç) türleri, Türk Ticaret Kanunu’nda ayrıntılı bir şekilde belirtiliyor.
Öğretide, Türk Borçlar Kanunu’nda düzenlenen üst sınır düzenlemelerinin ticari işler bakımından da uygulanması gerektiğini savunan bir görüş olmakla birlikte, hâkim görüş ticari işlerde uygulanacak faiz oranları bakımından sözleşme serbestisi olduğu ve tarafl arın hem anapara hem temerrüt faizini herhangi bir sınırlama olmaksızın diledikleri gibi belirleyebileceği yönünde.
Peki, taraflar sözleşmede uygulanacak faiz oranlarını belirlememişlerse ne olacak? Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun’da anapara faizi oranının sözleşme ile tespit edilmemesi halinde hem adi işler hem ticari işler bakımından, kanuni faiz oranının anapara faiz oranı olarak uygulanacağı düzenleniyor. Tarafl arın temerrüt faiz oranını da belirlememiş olmaları halinde, yine hem adi hem ticari işlerde temerrüt faiz oranı olarak aynı kanuni faiz oranı uygulanıyor. Bununla birlikte anapara faizinin tarafl arca belirlendiği, ancak temerrüt faizinin belirlenmediği bir durumda, uygulanacak temerrüt faizi belirlenen anapara faiz miktarından az olamıyor.
Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizin’e İlişkin Kanun, ticari işler özelinde, tarafl arca temerrüt faiz oranının belirlenmediği hallerde kanuni faiz oranından daha yüksek oranda temerrüt faizi istenebileceğine ilişkin özel bir düzenleme de getiriyor. Bu doğrultuda, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasının önceki yılın 31 Aralık günü kısa vadeli avanslar için uyguladığı faiz oranı (şu anda %16,75), kanuni faiz oranından fazla ise, -arada sözleşme olmasa bile- ticari işlerde temerrüt faizi bu yüksek oran üzerinden istenebiliyor. Burada dikkat edilmesi gereken ana konu, kanun koyucunun bu hakkı talep şartına bağlamış olması; yani ticari işlerde yüksek oranda temerrüt faizi istenmesi ancak açıkça talep edilmesi halinde mümkün oluyor.
Yukarıda açıklanan düzenlemelere ek olarak, Türk Ticaret Kanunu kapsamında yalnızca her iki tarafın da tacir olduğu, sözleşmeye dayalı ve özel olarak mal ve hizmet tedarikine ilişkin ticari işlere uygulanacak özel bir düzenlemeye yer veriliyor. İlgili hüküm uyarınca Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası her yıl ocak ayında, böyle ilişkilerde, temerrüt faiz oranının sözleşmede öngörülmediği veya ilgili hükümlerin geçersiz olduğu hâllerde uygulanacak faiz oranını açıklıyor (1 Ocak 2021 tarihinde açıklanan oran %18,25). Aynı hükümde, açıklanacak bu oranın Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun uyarınca ticari işlere uygulanacak temerrüt faizi oranından en az %8 fazla olması gerektiği düzenleniyor.
Bu konuda bileşik faiz yasağının ticari temerrüt faizi ile ilişkisine de kısaca değinmekte fayda var. Bileşik faiz, aynı türden faize tekrar faiz işletilmesine yönelik faiz uygulamalarıdır. Bu tür uygulamalar hukukumuzda genel olarak yasaklanmıştır. Nitekim ticari temerrüt faizinde, bileşik faiz yasağı mutlak bir şekilde uygulanıyor ve bu yasağın hiçbir istisnası bulunmuyor. Bu yüzden sözleşmelerde ticari temerrüt faizi düzenlenirken, bileşik faiz uygulamalarından kaçınmak gerekiyor.
Yukarıda açıklanan düzenlemeler bir bütün olarak değerlendirilecek olursa; tarafl arın sözleşmede uygulanacak faiz oranlarını belirlememiş olması halinde hem adi hem ticari işlerde istenebilecek faiz oranları kanunlar ile belirleniyor veya Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası tarafından ilan ediliyor. Bu oranlar ise gerçek enfl asyon oranları karşısında oldukça düşük kalıyor. Dolayısıyla faiz oranlarının enfl asyon oranları karşısında anlamlı olması adına, tarafl arın sözleşmede uygulanacak faiz oranlarını belirlemesi kritik öneme sahip.