“Temel sorun Katar değil, bilgilerin ortada olmamasıdır”

Canan SAKARYA Ankara Günlüğü

Borsa İstanbul’un yüzde 10’unun Katar’a satışı ve yapılan ticaret anlaşmalarına ilişkin olarak İYİ Parti Grup Başkanı İsmail Tatlıoğlu, “Buradaki temel sorun ülkenin Katar olmasından ziyade bilgilerin ortada olmamasıdır. Bu satın almaların ne kadar olduğu, ne miktarda olduğu, kaça olduğunu herkesin bilme hakkı vardır” dedi. Türkiye’nin yurt dışına özel ve kamusal varlık satışları yapan bir ülke olduğunu, bunun Katar’la ya da başka bir ülkeyle olmasında bir problem bulunmadığını, temel sorunun ortada bir bilgi olmaması olduğunu kaydeden Tatlıoğlu, “Benzer bir fon başka bir ülkeden gelseydi bilgiler böyle gizli olur muydu? Bu tür fonlar gizli bir bilgilendirme yapmazlar. Kapalı satın almalar otoriter rejimlerin ürünüdür. Bu satın almaları herkesin bilme hakkı var, özellikle de parlamentonun bilme hakkı var” dedi.

Bilgilerin gizlenmesinin manidar olduğunu, bu durumun devlete olan güveni de ciddi anlamda aşındırdığını kaydeden Tatlıoğlu, “Efendim ‘Neden Katar?’ diye bir sorumuz yok. Katar, Sarayın sıkı ilişkiler içinde olduğu bir ülke, o nedenle bu satışlar oluyor, buna da kulak verdiğimiz yok, bunlar bir yere not edilen ayrı konular ama temel olarak devletin yaptığı bu ticari işlemler açık ve sarih olmak zorundadır. Çünkü iyi yönetişimin gereği budur, hele bu sıralarda reform konuşurken yine buradan devam edilmesi fıtratın değişmediğinin temel göstergesidir” dedi. Ortada bilgi olmadığı ve süreç şeffaf yürümediği için bir çok yorum yapıldığına da dikkat çeken Tatlıoğlu, “Acaba bu satışlar swap'larla mı ilgili diye sorgulama var, açık bilgi olsa bu sorgulama karşılığını bulur” diye konuştu.

BÜYÜMENİN TEMELİ KREDİ GENİŞLEMESİ

Açıklanan üçüncü çeyrek kalkınma rakamlarını değerlendiren Tatlıoğlu, TÜİK’in bu konudaki verilerini sağlıklı yorumlama ve hesaplama tartışmalarını bir kenara bırakarak 6.7’lik büyüme verisini olumlu bulduklarını söyledi. Tatlıoğlu, büyümenin dikkat çeken yönünün finansman ve iletişim ağırlıklı olduğunu belirterek, “Türkiye’de son çeyrekteki büyümenin temelinde kredi genişlemesinin özellikle varlığı ve istihdam yaratmayan bir büyümenin olması dikkat çekicidir. Kalitesiz büyüme dediğimiz bir büyümedir” dedi.

Tüm yazılarını göster