Öncü dış ticaret verilerine bakıyoruz; bu yılın mayısında ihracat %15,2 artışla 18,9 milyar $ olurken ithalat %43,8’lik artışla 29,7 milyar $ gerçekleşti. Açıklanan sonuçlara baktığımızda dış ticaret açığı yıllık bazda %157 artarak 10,7 milyar $ düzeyiyle rekor kırmış durumda…
Yeni karma ekonomik modelimiz için yola çıkılırken hedef; üretim, yatırım, ihracat ve istihdam artışı mottosu idi. Hedef cari fazla vermekti. Enflasyonu düşürecektik. Büyümeyi destekleyecektik. Geldiğimiz aşama; rekor dış ticaret açığı… Neye niyet, neye kısmet… Bunu sorgulamak gerekmez mi?
SONUÇLARI GÖRMEZDEN GELMEK
Yeni heteredoks ekonomik modeli uygulamaya başladığımızda sonuçları görerek değerlendirecektik. Ekonomik modeli devreye soktuk ancak sonuçları değerlendirmek yerine geçici diyerek sürekli sorunları öteliyoruz. Kaldı ki her yeni çıkan sorunu çözerken bir yeni sorunu tetikler olduk.
Netice; sürekli ve ivedilikle artan makro göstergelerdeki bozulmalar... Üstelik sadece bir gösterge de değil. Enflasyon alarm veriyor, dış ticaret dengesizliği alarm veriyor, KKM ile birlikte TL mevduatları da dövize çevirdik. Dolarizasyon alarm veriyor, oysa beklentimiz tersine dolarizasyondu.
İKİ SORU İKİ CEVAP
Dış ticaret açığının artması ne demek?
Yükselen döviz talebi demek. Bir ülkenin diğer ülkelerle yaptığı mal ve hizmet alışverişine dış ticaret diyoruz. İhracat bir satış işlemi olduğu için ülkeye gelir getirirken, ithalat ise ülke için bir gider oluşturur. İhracat gelirinden ithalat giderini çıkardığımızda ise o ülke için dış ticaret dengesine ulaşırız. Bir ülkede ihracat gelirinin ithalat giderini aşması dış ticaret fazlası oluşturur ve milli gelire katkı sağlar. İthalat giderinin ihracat gelirinden fazla olması ise dış ticaret açığına yol açar. Dış ticaret açığı milli geliri olumsuz etkiler, ekonominin dış finansman ihtiyacını artırır.
Turizm gelirleri?
Turizm gelirlerinin artması bir rahatlama sağlasa da ihraç ürünlerinin içindeki ithalat payının yüksekliği göz ardı edilmemeli. Turizm tek başına bozulan dengeleri değiştiremez.
NOT
LİRALAŞMAK İSTEDİKÇE DOLARLAŞIYORUZ
KKM ile liralaşma adımı attık. Ancak lirayı dövize bağladık. Kısa vadede bir rahatlama gibi görünse de var olan lira mevduatları da dolarlaştırdık. Yabancı para mevduatının toplam mevduata oranı %56. KKM ile birlikte bu oran %71’e çıkıyor. TL mevduatları değersizleştirdikçe para alternatif limanları denemeye devam edecek.
Bize liraya değer kazandıracak adımlar gerek. Bize tüketici güvenini artıracak adımlar gerek. Bize ekonomik sonuçları değerlendirecek bir ekonomi aklı gerek. Bize heterodoks denemelerinin sürdürülemezliğinden vaz geçip zararın neresinden dönersek kârdır yaklaşımı gerek…