Eylül ayında okulların açılması hayata canlılık getirdi. Her ne kadar aileler servis bulmakta zorlanıyorlar, okullarda bazı sınıflar karantinaya alınıyorsa da, bir buçuk öğrenim yılından sonra, öğrencilerin evlerden çıkması tüm ülkeye umut verdi.
Canlılık pazarlama dünyasında da kendisini gösteriyor. İlk büyük adım Akbank’tan geldi. Kuruluş, Axess’in yirminci yılında büyük bir relansman kampanyası başlattı.
Aynı şekilde, sanat dünyasının salonlara dönmesi de kentlerdeki hareketliliği artırıyor. Gerekli tüm önlemleri alan Zorlu PSM gibi kuruluşlar, yeni programlarla sanatseverleri salonlarında ağırlamaya hazırlanıyorlar.
Bugüne kadar 4 milyon sanatsevere ulaşan Zorlu PSM, yeni sezonuna #dünyandeğişsin mottosuyla başlıyor. Geçen hafta düzenlenen bir basın buluşmasında tanıştığımz Zorlu PSM Genel Müdürü Filiz Ova ve ekibinin verdiği bilgiye göre kuruluş çok kapsamlı bir program hazırlamış.. Zorlu PSM’nin yeni sezon takviminde 800’e yakın etkinlik yer alıyor. Programda neler mi var?
Zorlu PSM’de steril ve güvenli bir deneyim ortamı yaratmak için yönetmeliklerde yer alan kuralları harfiyen uygulanıyor. Pandemi boyunca olduğu gibi ateş ölçümü, fiziki mesafe kuralları, dijital bilet, temassız ödeme, ileri teknoloji hijyen ve dezenfektasyon uygulamalarına da devam ediliyor. Salonlar profesyonel ekiplerin desteğiyle dezenfekte ediliyor. Kllima santrallerinde yüzde 100 taze hava ile çalışan, virüs ve bakterilere karşı korunmada en etkili yöntem olarak öne çıkan UVC (Ultraviyole) teknolojisi kullanılıyor.
Zorlu PSM Genel Müdürü Filiz Ova, etkinliklere giriş konusunda şu detayları paylaşıyor: “Güvenli bir etkinlik deneyimi için girişte HES uygulaması üzerinden aşı kartı gösterilmesi veya azami 48 saat önce yapılmış negatif sonuçlu PCR testi zorunluluğu 6 Eylül itibariyle yürürlüğe girdi. Bu uygulama ile T.C Sağlık Bakanlığı tarafından belirlenen aşı takvimini tamamlamış kişiler, son aşı tarihlerini takip eden 14. günden itibaren, COVID-19 geçirmiş kişiler ise izolasyon süreçlerinin tamamlanmasından itibaren 180 gün süre ile etkinliklerimize katılım gösterebilecekler.”
Zorlu PSM ekibine ve sanat dünyamıza; Türkiye’deki tüm salonların dolduğu, sektörde çalışan herkesin iş bulabildiği ve sanatseverlerin eserlerin doyasıya tadına varabildiği bir yeni sezon diliyoruz.
2001’de büyük tanıtım kampanyasıyla lanse edilen ve pek çok yeniliğe imza atan Axess, yirminci yaş gününde marka kimliğini, iletişim dilini ve müşterilerine sunduğu imkanları yeniledi. 20 yılda müşterilerine 10 bini aşkın kampanya sunan Axess bu kez kullanıcılarına, biriktirdikleri chip-paraları “Chip-para ile Ödeme” imkanı ve harcamalarını Axess Mobil üzerinden tek tuşla silme imkanı veriyor.
Akbank Strateji, Dijital Bankacılık ve Ödeme Sistemleri Genel Müdür Yardımcısı Burcu Civelek Yüce’nin verdiği bilgiye göre, Akbank’ın 5 milyona yakın kredi kartı müşterisi ve 6 milyonu aşkın kredi kartı var. Türkiye’de her 10 işlemden biri için Akbank kredi kartları tercih ediliyor. Akbank, 2021 yılında mobil ödeme harcamalarında yüzde 26 pazar payıyla, pazar lideri konumunda.
Akbank verilerine göre, pandemi döneminde temassız yapılan kredi kartı ödemelerinin oranı yüzde 10’lardan yüzde 40'lara çıkmış. Bu oran Akbank'ta yüzde 50'lere ulaşmış. Akıllı telefonlar ile temassız yapılan mobil ödemeler 2019’a göre dokuz kat, Akbank’ta 15 kat artmış.
Axess’in yeni kampanyasında merkezinde "İyi Yaşayanlar Kulübü” isimli bir platform yer alıyor. Akbank Ödeme Sistemleri Bölüm Başkanı Şebnem Dağ Güven klübün avantajlarını şu cümlelerle özetliyor:
"İyi Yaşayanlar Kulübü'nde chip-paralar kaybolmuyor. Axessliler ödemelerini chip-paralarıyla silerek harcıyor. Yuvarladıkları kuruşlarıyla iyiliği paylaşıyor ve sadece kendilerini değil çevrelerini de düşünüyor. Axess'in yenilenen dünyasında, kartlarımızı da yeniliyoruz. Cebe inen kartlarda yarattığımız sadeliği artık tüm kartlarımızda hayata geçiriyoruz. Axess olarak, chip-para ile öde gibi sektörde ilk ve öncü özellikleri sunmaya devam edeceğiz, her gün bir adım daha ileriye gitmek için bu yolda daima müşterilerimizle birlikte yürüyeceğiz.”
Akbank Kurumsal İletişim Bölüm Başkanı Murat Göllü’nün verdiği bilgiye göre, Axess’in logoso, son 50 senede en fazla tasarım ödülü alan tasarım ajanslarından Pentagram tarafından tasarlanmış. Axess’in yenilikçi, dinamik, pozitif, duyarlı ve avantajlarla dolu dünyasını yansıtmak için marka yüzü olarak Gülse Birsel tercih edilmiş.
Murat Göllü Gülse Birsel’in seçilme nedenini şu cümlelerle açıklıyor; “Bir markanın mesajlarını, kendisiyle benzer tonda bir sesle, benzer imaja sahip bir yüzle vermesi her zaman avantajlı ve kullanılan bir yöntem. Ayrıca o tek kişinin yüzünü görmek ve sesini duymak da, daha markanın adını söylemeden seyirciyi ne ile ilgili bir şey göreceğine hazırlayan bir durum. Bu yüzden Axess’in yeni dönem iletişiminde tanınmış bir yüzle yola çıktık. Gülse Birsel hem kişiliği hem de yarattığı içeriklerle Axess’le çok paralel bir duruşa sahip. Zeki, entelektüel, çağdaş ve eğlenceli biri. Halkımız tarafından bütün bu nitelikleriyle takdir edilen bir isim. Bizce markamıza çok şey katacak.”
Ülkemizde tıp ve eczacılık bilimlerinin gelişimine katkıda bulunmak amacıyla, 1959’da Dr. Nejat F. Eczacıbaşı tarafından dönemin çok değerli tıp hocaları Ord. Prof. Dr. Ekrem Şerif Egeli, Ord. Prof. Dr. Arif İsmet Çetingil, Ord. Prof. Dr. Muhiddin Erel, Prof. Dr. Reşat Garan, Prof. Dr. Sabih Oktay, Prof. Dr. Behiç Onul, Prof. Dr. Zafer Paykoç, Prof. Dr. Necmeddin Polvan’ın öncülüğünde bilimsel araştırmaları destekleme, başarılı bilim insanlarını ödüllendirme geleneği başlatılmıştı.
2002 öncesinde, “Cumhuriyet Dönemi Tıp Ödülü” adıyla verilen ödülü, 1982 yılında Ord. Prof. Dr. Hulusi Behçet, Dr. Refik Saydam, Ord. Prof. Dr. Tevfik Sağlam, Ord. Prof. Dr. Mazhar Osman Uzman ve Ord. Prof. Dr. Akil Muhtar Özden, 1988 yılında Prof. Dr. Muzaffer Aksoy, 1992 yılında ise Prof. Dr. Gazi Yaşargil almıştı.
2002 yılından itibaren ise Dünya tıp çevrelerinde evrensel ölçütte başarı gösteren Türk hekimlerine Eczacıbaşı Tıp Onur Ödülü veriliyor.. Eczacıbaşı Tıp Onur Ödülü’nün ilki Prof. Dr. Münci Kalayoğlu’na, ikincisi Prof. Dr. Olcay Neyzi’ye, üçüncüsü Prof. Dr. Masel Mesulam’a verilirken, dördüncü ödülün sahibi Prof. Dr. Uğur Şahin ve Dr. Özlem Türeci oldular.
2021 Tıp Bilim Ödülü ise, immünoloji alanında birçok önemli buluşun sahibi bir bilim insanı olan ve Swiss Institute of Allergy and Asthma Research’de 2003 yılından beri İmmün Regülasyon Bölüm Başkanı olarak çalışan Prof. Dr. Mübeccel Akdiş’e verilirken, Tıp Teşvik Ödülü’nü Prof. Dr. Elif Çadırcı, Bilimsel Araştırma Destek Ödülü’nü Doç. Dr. Özgür Kütük, Tıp Öğrencileri Proje Ödülü’nü de Bengisu Karaköse kazandı.
Son on dört yıldır bir ulaşım kartı olarak İstanbulluların hayatında yer eden İstanbulkart, geçtiğimiz yıl hizmet alanını genişleterek dijital ve bankacılık yönlerini geliştirdi. Şehir içi birçok mekanda ve hizmette kullanımın yanı sıra mobil ödeme ve banka kartı gibi özellikler de İstanbulkart’a dahil edildi. Bu fonksiyonel ve dijital değişim, beraberinde yeni bir kimlik ihtiyacını doğurdu.
Yeni tasarım için İstanbul ve Londra merkezli bir iletişim ajansı olan Monroe devreye girdi. Relansman kampanyasını “İstanbul Seni Seviyor” başlığı üzerine kuran Monroe, markaya canlı, sıcak ve genç bir kimlik kazandırmayı hedefledi. “İstanbul seni seviyor” kampanyası Haziran 2021’de başladı. Yapılan mikro araştırmalara yanıt verenlerin yüzde 85’I yenilenen İstanbulkart’ı beğendiklerine dile getirdi.