Siyasette sert manevralar dönemi

Maruf BUZCUGİL ANKARA NOTLARI

Asrın felaketinin çok önemli seçimler ve sıkıştırılmış seçim süreci öncesinde meydana gelmesi siyasi fay hatlarındaki hareketliliği de tetikledi. Millet İttifakı içinde herkesin bildiği ancak nihai karar noktasına kadar özenle ötelenen ‘ortak cumhurbaşkanı adayı’ konusunda ittifakın iki kurucusu CHP ve İyi Parti arasındaki ihtilaf ayrılıkla sonuçlandı. Ankara’da bir kez daha siyasette verilen sözlerin, atılan imzaların anlamsızlığına, Demirel’e atfedilen “siyasette 24 saatte her şeyin olabileceği”ne dair özdeyişin ne kadar doğru olduğuna şahit olduk. Millet ittifakında yer alan DP, SP, Deva ve Gelecek partisi liderlerinin Akşener’in ayrılığı karşısındaki tutumu CHP lideri Kılıçdaroğlu’nun cumhurbaşkanı adaylığının önünü açtı.

Siyasi hesaplar hızla değişiyor

3 Şubat Cuma gününe kadar Kemal Kılıçdaroğlu’nun adaylığına karşı tutumunu açıkça hissettiren ancak “Her koşulda Millet İttifakı devam eder” vurgusunu eksik etmeyen Meral Akşener’in gemileri yakacak derecede sert bir açıklamayla 6’lı masadan kalkması siyasi hesapları tamamen değiştirdi. Akşener’in, alışılmadık bir siyasi tutumla cumhurbaşkanı adayı olmaları çağrısı yaptığı CHP’li Ankara ve İstanbul Büyükşehir Belediye başkanlarının doğal olarak Kılıçdaroğlu’nun yanında yer almaları İYİ Parti liderini zor durumda bıraktı. Ayrılığı, soğukkanlılıkla karşılamaya çalışan Kılıçdaroğlu’nun programlı sol parti ziyaretlerini sürdürmesi, ittifakın öteki 4 parti liderinin açık desteğiyle ittifakı genişletme mesajı vermesi yeni siyasi yönelimlerin işareti sayıldı. Kılıçdaroğlu’nun, Akşener’in ayrılık açıklamasından hemen sonra “Halil İbrahim sofrası” nitelemesiyle tüm kesimlere yaptığı çağrı, Millet ittifakını demokrasi cephesine dönüştürme çabası olarak algılandı.

Siyasetteki fay hattını EKONOMİ göstermişti

Deprem felaketinden 3 gün önce gazetemizde 3 Şubat’ta yayımlanan söyleşimizde İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Ümit Özlale, karşı oldukları Kemal Kılıçdaroğlu’nun adaylığı ile ilgili kritik açıklamalarda bulunmuştu. Açıklamalar bugünden bakınca daha da önemli hale geliyor. Ümit Özlale’nin CHP lideri Kılıçdaroğlu’nun duyurduğu 13 Şubat’taki ittifak adayını belirleme toplantısını (deprem felaketi nedeniyle ertelenmişti) televizyondan öğrendiklerini, bu konuda partiye bilgi iletilmediğini vurguladığını hatırlamakta yarar var. CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Kuşoğlu’nun, aylar önce yaptığı “Kemal Bey aday gösterilmezse 6’lı Masa dağılır” açıklamasını hatırlatan Özlale, “Gerçekten CHP masayı Sayın Kuşoğlu’nun dediği gibi, Kemal Bey’in Cumhurbaşkanlığını onaylatmak için kurduysa, biz de onay makamı değiliz” demişti. EKONOMİ’nin başlattığı ‘Seçime Doğru Ekonomi -Politika, Kurmaylar Konuşuyor’ söyleşi dizisinin ilk konuğu olan Özlale’nin ekonomi ağırlıklı söyleşimizde ısrarla bu siyasi mesajları vermek istediğini, daha sonra Meral Akşener’in de benzer cümlelerle açıklamalarda bulunduğunu belirtelim. Gazetecilik kuralları gereği görüşlerine başvurduğumuz CHP yetkililerinin bu konuda sessiz kaldığını da not etmemizde yarar var.

HDP’den ‘Halil İbrahim Sofrası’na mesaj mı var?

CHP lideri Kılıçdaroğlu, İYİ Parti Genel İdara Kurulu’nun muhtemel kararı ve Akşener’in açıklamasının beklendiği saatlerde önceden planlandığı gibi HDP ile birlikte Emek ve Özgürlük ittifakındaki TİP'i ve Sol Parti’yi ziyaret ediyordu. TİP genel başkanı Erkan Baş ve Sol Parti başkanlar kurulu üyesi Önder İşleyen ile görüşen Kılıçdaroğlu’nun Akşener’in açıklamasının ardından demokrasi dayanışması altında tüm kesimlere çağrıda bulunan ‘Halil İbrahim Sofrası’daveti dikkati çekti. Kılıçdaroğlu’nun bugün adaylığının açıklanmasının ardından tüm partilere yaptığı ziyaretler kapsamında HDP’yi de ziyaret etmesi bekleniyor. HDP eş genel başkanı Mithat Sancar’ın, Akşener şokunun yaşandığı gün içindeki olağanüstü MYK toplantısından sonra yaptığı “Türkiye siyasetinde son günlerde yaşanan gelişmeleri gözeterek çalışmaları sürdürmenin, halkların demokratik ve ortak geleceğinin inşa edilmesinde hayati önemde olduğunun farkındayız.” açıklaması dikkati çekti. Sancar’ın sözleri Kılıçdaroğlu’nun cumhurbaşkanı adaylığına sıcak bakıldığı şeklinde algılandı.

Tüm yazılarını göster