Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu (SEDDK), dün sabah Gri Sigorta ve Mellce Sigorta’ya el koydu. Gri Sigorta ve Sınırlı Sorumlu Mellce Karşılıklı Sigorta Kooperatifi şirketlerinin mevcut yönetim kurulu üyelerinin tamamının görevlerine son verilirken sigorta portföylerinin idaresi Güvence Hesabı’na bırakıldı. Gerekçe olarak; ‘mevzuata aykırı işlemleri ve kötü yönetimleri nedeniyle bir süredir kademeli önlemler uygulanmasına karşın verilen makul süreye rağmen durumlarını iyileştirememeleri’ gösterildi.
SEDDK’dan yapılan açıklama şu şekilde: “Bilindiği üzere sigortacılık ve özel emeklilik sektörü kurumumuzun sürekli gözetim ve denetimi altındadır. Uluslararası saygınlığa ve güçlü sermaye yapısına sahip olan sektörümüz, son dönem finansallarına göre sermaye yeterlilik seviyesinde ve özkaynak karlılığında tarihi zirvelere ulaşmıştır. Bununla birlikte; mevzuata aykırı işlemleri ve kötü yönetimleri nedeniyle Kurumumuzca bir süredir kademeli önlemler uygulanan ve verilen makul süreye rağmen durumlarını iyileştiremeyen GRI SİGORTA ANONİM ŞİRKETİ ve SINIRLI SORUMLU MELLCE KARŞILIKLI SİGORTA KOOPERATİFİ’ne, sigortalılarımızın hak ve menfaatlerinin korunması ve sektörümüzün negatif yönde etkilenmemesi amacıyla tedbir uygulanması gereği hasıl olmuştur. Bu bağlamda; 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 20’nci Maddesi uyarınca söz konusu şirketlerin mevcut yönetim kurulu üyelerinin tamamının görevlerine son verilerek yeni yönetim kurulu üyelerinin atanmasına ve sigorta portföylerinin idaresinin Güvence Hesabı’na bırakılmasına karar verilmiştir. Süreçten etkilenenlerin sigortalılığının devamı ve haklarının korunması amacıyla, Türkiye Sigorta Birliği (TSB) öncülüğünde telafi edici planlar oluşturulması için gerekli girişimler başlatılmıştır. Yukarıda bahsedildiği üzere söz konusu tedbirlerimiz; sektörümüzü etkilemeyecek ölçekteki mezkur şirketlerle sınırlı olup, ısrarlı kötü yönetim ve mevzuata aykırı işlemleri sona erdirmeye yöneliktir.”
Prim üretimleri açısından incelendiğinde bu iki şirketten daha çok öne çıkanın sektörün yeni oyuncusu Gri Sigorta olduğu görülüyor. Gri Sigorta, yaklaşık 30 yıllık sektör deneyimi bulunan Rüstem Güngör’ün kurucu ortaklığı ile 2020 yılı Aralık ayında İzmir’de kuruldu. Paragon Holding, 2022 Aralık ayında şirketin yüzde 87’sini alarak ana hissedar oldu. Halen genel merkezi İzmir’de ve yönetim ofisi İstanbul’da yer alan Gri Sigorta’nın 10 bölge müdürlüğü bulunuyor. Motorlu araç ve konut sigortalarına odaklanan şirketin 2023 yılı ilk 10 aylık prim üretimi 1 milyar 118 milyon 769 bin TL’ye ulaşmış durumda. Bu üretimin 878 milyon TL’si motorlu kara taşıtları - kasko branşından geliyor. Bunun yanı sıra prim üretiminde büyük hacimli olarak yer alan branşlar şu şekilde: 27 milyon TL yangın, 19 milyon TL zorunlu deprem, 11 milyon TL kara yolları yolcu taşımacılığı zorunlu koltuk, 6 milyon TL üçüncü şahıslara karşı mali sorumluluk, 76 milyon ihtiyari deprem, 41 milyon sel, 7 milyon ferdi kaza, 15 milyon makine kırılması, 22,5 milyon inşaat.
Prim üretimi çok daha küçük boyutlarda kalan Mellce Sigorta’nın geçmişi ise 10 yıl öncesine dayanıyor. Bir zamanlar Güneş Sigorta’da genel müdür yardımcılığı da yapan Levent Özer öncülüğünde acenteler tarafından kurulan Ülke Sigorta, daha sonra Tüm Motorlu Taşıyıcılar Kooperatifleri ile birleşerek 2015 yılında TMT Sigorta adını aldı. Geçen yıl ekim ayında yeniden el değiştiren şirket, girişim sermayesi alanında kurulan SENYAP Yatırım Ortaklığı bünyesine katıldı ve isim yeniden değiştirilerek Mellce Sigorta’ya dönüştürüldü. 15 bölge müdürlüğü, bin 800’ü aşkın acentesi ile faaliyetlerini sürdüren şirketin 31 Ekim itibariyle 2023 yılında gerçekleştirdiği toplam prim üretimi 57 milyon 852 bin TL. Mellce’nin portföy büyüklüğü neredeyse tamamen kasko branşından oluşuyor. Şirket, bu dönem içerisinde 57 milyon 115 bin TL motorlu kara taşıtları - kasko prim üretimi gerçekleştirdi. Bunun yanı sıra 493 bin 117 TL ferdi kaza, 9 bin TL de emtia, 235 bin TL de hukuksal koruma üretimleri bulunuyor. Her iki şirketin ilk 10 aylık dönemde toplam prim üretimi 1 milyar 176 milyon 621 bin TL’den oluşuyor. Bu dönemde sigorta sektörü hayat dışı branşta toplamda 321 milyar 656 milyon 664 bin TL prim üretimine imza attı. Bu çerçevede bakıldığında, her iki şirketin sektörden aldığı pay yüzde 0,36 seviyesinde kalıyor. Bu nedenle tedbir uygulanan şirketlerin sigorta sektörüne olumsuz herhangi bir yansıması beklenmiyor.
Sigortalı açısından ise durum henüz netleşmiş değil. Önlerinde iki seçenek bulunuyor. Ya poliçeler devam ettirilerek vadesine kadar beklenecek. Hasar oluşursa bu sorumluluğu taşıyan Güvence Hesabı’na başvurulacak. Ya da bütün poliçeler iptal edilecek, primleri şirketlerin kasalarındaki paradan karşılanacak ve sigortalıya iade edilecek. Sigortalı da ödediği parasını alarak başka yerden sigorta yaptıracak.
Edindiğimiz bilgilere göre; şirketlerin kasasında para görünüyor. Fakat bu teyide muhtaç bir bilgi. Eğer kasada para olmazsa Güvence Hesabı kapsamında sigortalının talepleri karşılanacak. Bu iki şirket çok büyük olmadıkları için bir herhangi bir sorun ve mağduriyet yaratılması beklenmiyor. Henüz netlik kazanmamış olsa da, TSB bünyesinde yapılacak çalışmalarla poliçe sahiplerine sigorta şirketlerinin gün bazlı bir hesap oluşturup daha çok mağdur olana daha çok indirim daha az mağdur olanı daha az indirim şeklinde bir yol izleyebileceği, bunu telafi edecek bir takım kasko poliçeleri oluşturulabileceği ifade ediliyor. Bu şirketlere ait ‘bütün portföyün ihale yoluyla başka sigorta şirketine satışının’ da bir yöntem olarak değerlendirilebileceği gelen bilgiler arasında. Tabii bunun için her iki el konan şirketin detaylıca incelenip görülmesi ve buna göre bir aksiyon alınması gerekiyor.
Sigorta şirketlerine gelen tedbir uygulamasından sonra EKONOMİ’ye konuşan sektör oyuncularından kimileri bunun gerekli bir operasyon olduğunu düşünürken, kimileri de şirketlerin sermayelerini güçlendirmesi için fırsat verilebileceği düşüncesinde.
Bunun doğru bir hamle olduğunu düşünenler, böyle bir operasyonun zaten beklendiğini, sadece zamanlamayı öngöremediklerini ifade ediyor. Bu şirketlerin günlük 6 milyon TL kasko primi üretir hale geldikleri ve riski her geçen gün büyüttükleri için SEDDK’nın bu adımı doğru olarak yorumlanıyor. “Sektörde çürükler temizlensin istiyoruz, bir disiplin getirir” diyen bir başka sektör oyuncusu ise, tedbir uygulanmasına gerek kalmadan yatırımcı ve sermayedarla da sorunun çözülebileceğini kaydetti. Önceki gün gerçekleştirilen sermaye tutarı artışına atıfta bulunan kaynak, “Ruhsatların fiyatları da artırıldı. Sektöre girmek için fırsat kollayan gruplar var. 1.6 milyar verip sıfırdan ruhsat alacağına 200-300 milyon sermaye koyarak bu şirketleri düzlüğe çıkarabilirlerdi. Yani yatırımcı bu şartlarda her iki şirkete de sıcak bakardı, bu gereksiz bir operasyon oldu. Bu artıştan sonra bu operasyon SEDDK’nın ‘biz buradayız, masaya yumruğumuzu vurduk’ mesajıdır” ifadelerini kullandı.
Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu (SEDDK) sigorta şirketi kurmak için istenen sermaye şartı tutarlarında güncellemeye gitti. SEDDK’nın önceki gün yayınladığı genelgeye göre, sigorta şirketi kurmak için sermaye şartı hayat dışındaki tüm branşlarda faaliyet gösterebilmek için 500 milyon TL’den 1 milyar 600 milyon TL’ye çıkartıldı. Hayat branşında tüm branşlarda faaliyet göstermek için sermaye tutarı 825 milyon TL’ye, reasürans alanında faaliyet göstermek için ise sermaye tutarı hayat ve hayat dışında toplam 700 milyon TL’ye yükseldi.