Siyaset bilimci Prof. Dr. Ersin Kalaycıoğlu, ‘’İktisat ve Toplum Dergisi’’ nde 1945 yılından bu yana yapılan 21 seçime ilişkin değerlendirme yazısında, ilk kez 2023 seçimlerinin ayrıştırma ve kutuplaştırma üstünden yürütüldüğüne işaret ediyor. 19. YY.’da Alman siyasetine damgasını vuran bir kavramı kullanarak ‘’Kulturkampf (kültürel cenk) etki alanında bir seçim yapıldı’’ diyor.
Kalaycıoğlu hocanın ilk değerlendirmesi 1950 seçimleri. Seçimi şöyle irdeliyor: İktidar ve muhalefet aynı medya araçlarını eşit koşullarda kullandı. Sandık kurulları parti temsilcilerinden oluştu, seçmenler oy kullandıkları sandıklarda açık sayımı izleme fırsatı buldu. Sonuçlar meşru olarak kabul edildi.
Kalaycıoğlu, 2018 seçimlerini değerlendirirken şu görüşü ortaya koyuyor: Seçimler, OHAL koşullarında, özgür ifadenin kısıtlı olduğu, muhalefet ve iktidarın eşit olmayan koşullarda yarıştığı seçimlerdi. Nüfusu tek bir milletvekili çıkartmaya yetmeyen illerde bile meclis sandalyesi alındı, demokratik seçim ilkesi kökten zedelendi.
2023 Genel Seçimlerine ise ‘’kulturkampf’’ merceğinden bakıyor ve bu seçime ilişkin beş önemli sonuç çıkarıyor:
1-İktidar partileri gerçek olmayan bazı suçlamalarla muhalefete yüklendi. Muhalefetin kucaklayıcı, barışçı ve daha çok gerçeklere dayalı seçim propagandaları etkili olmadı.
2-Önümüzdeki 5 yıllık dönemin Türkiye’ye bir siyasi maliyeti varsa, o da hukuk devletiyle uyumlu demokratikleşmenin en az beş yıl daha ertelenmiş olmasıdır.
3-Seçmenlerin sosyo-ekonomik refahtan çok, başka etkenlerden etkilenmişlerdir. Kültürel fay hatlarına dayalı ayrışma ve siyasal çatışma (kulturkampf) etkili olmuştur.
4-Seçimin galibi kulturkampf’tır. Giderek kutuplaşan ülkede Cumhur İttifakı az bir oy kaybıyla iktidarını korumuştur.
5-Sonuçta, kulturkampf kazanmış, demokrasi kaybetmiştir. Prof. Dr. Ersin Kalaycıoğlu’nun 2023 Seçimi için ‘’ayrıştırma ve kutuplaşma‘’ üzerinden yaptığı değerlendirmesinin önemli olduğunu düşünüyorum.
GÜNÜN NOTU:
Vizyona yeni giren ‘’Barbie’’ filminin ‘’sen önemlisin’’ mesajını veren gişe başarısı, kulturkampf’ın yaşamımızın her alanında sürüp gittiğini anlatıyor.