Sakarya’da bir üretim sevdalısı: Metin Kar

Rüştü BOZKURT BUZDAĞININ DİBİ

Yaşamı tanımlamak için kullanılan bazı anlatımlar zihnimde perçinlenmiştir; onlardan biri de, “Orman, ağaçların toplamı değildir; daha farklı bir varlıktır” söylemidir. Düşünürüm ki, toplumlar da insanların toplamı değildir; toplum farklı bir örüntüdür; toplumun kendini yeniden üretmesi karmaşık bir süreçtir; karmaşayı kavrayışa dönüştürmek de zordur; ama o zoru aşmadan da var olmamızın, varlığımızı sürdürmemizin imkanı yoktur.

Toplumların kendini yeniden üreterek uzun dönemli geleceklerini güven altına almasında bazı insanların katkısı, diğerlerine göre çok farklı bir konumdadır. Sakarya’da Kar Metal’in kurucusu Metin Kar’ı bulunduğu çevreye değer katma yarışında ön sıralarda biri olarak görürüm. Ön sıralarda görürüm, çünkü sadece kendi işini geliştirmeye değil, sosyal örgütlenmeye, toplumsal gelişmeye, çevresindeki üreticilerin birlik ve dayanışmasına, gelişmeye de gerekli emek ve zamanı harcayanlardan biridir. Bu sözlerimi, 20 yılı aşan gözlemlerim söyletiyor bana… Sakarya’da makine kümelenmesine öncülük ederek 2010 yılında kuruluşunu gerçekleştirdiği Sakarya Makina İmalatçıları Birliği’nin üç dönem de başkanlığını yapan Metin Kar, başkanlığı döneminde makine, havacılık ve savunma sanayi firmalarının üretim yapacağı Doğu Marmara Makina İmalatçıları İhtisas OSB’nin kurulmasını da sağladı. MÜSİAD Sakarya Şubesi Yönetim Kurulu Üyeliği’nin haricinde Makina İmalatçıları Birliği (MİB) ve Makine İhracatçıları Birliği (MAİB) yönetimlerinde de yer alarak sektöre olan katkılarını sürdürdü. SAMİB bünyesinde kuruluşuna öncülük ettiği Sakarya Makina Topluluğu (SAMATO) Kariyer Merkezi’nde makine sektörüne nitelikli insan kaynakları yetiştirmeyi esas alan projelerin de yürütücülüğünü yapıyor.

Sıra dışı olmak

Metin Kar gerçekten sıra dışı bir insandır… Sakarya’da devreye aldığı yeni tesislerde makine üretiminin geleceği üzerine konuşuyoruz. Makine üretimi tutkusunu bildiğim için, bugüne kadar ürettiklerinin listesini almaya çalışıyorum: Araç lastiği özel bıçakları, polis kelepçesi, askerler için kamuflaj ağı, otomotiv yedek parçaları, tank paleti parçaları, demiryolu vagonu yenileme, dişçi makinesi, tank paleti parçaları üretimi için özel makine, patentli araç kaldırıcısı, testere makinesi… Bu kadar değişik işi yapmak için sıradan bir insan olmak yetmez, sıra dışı olmak gerekir… Bana göre Metin Kar merakı peşinde koşan iradesi, yapmaktan duyduğu hazzın peşinden koşması, sürekli yeni başarılara yelken açma motivasyonu, ilkesiz gizliliğin tutsağı olma yerine yüzleşme özgüveni ile dışa açıklığı, çevresiyle paylaşma olgunluğu ve çocuklarıyla iş konusunda her konuyu özgürce tartışma ortama yaratması ve yanılabilmekten korkmaması ile sıra dışı insan tanımını hak edenlerden biri…

Kurumsal ilkemiz farklılığı korumak ve geliştirmek

 Kar Metal bugün metal kesimine odaklanmış makineler üretiyor… Neden metal kesme testereleri üretimine odaklandığını sorduğumda da Metin Kar, “Çok çeşit iş yapmanın yoruculuğundan kurtulmak istedim bu bir… Tek ürüne odaklanarak o üründe önde olmanın gerektiği bir zamanda olduğumuzu düşündüm bu iki… Üretimde sürekliliği güven altına alan bir işimiz olsun istedim bu üç… Sivil toplum örgütlerinde aktif olduğum için insanlarla sürekli temas, belli alana odaklanma gerektiğini bana öğretti bu dört… Çağımızda rekabetin işimizle ilgili net bilgi, süreçleri etkin koordine etme ve odaklanmaya dayandığını kavradım bu beş…” diyor.

Ülkemizde aynı işi yapanları soruyorum, bir çırpıda birkaç ismi alt alta sıralıyor Metin Kar... Sonra ekliyor: “Piyasaya farklı bir makineyle girdim; farklılığı korumak ve geliştirmeyi de şaşmaz ilkelerden biri olarak kurumun kültürüne yerleştirmeye gayret ediyorum…”

Sürdürebilir üretim yapmanın gerek şartlarından birinin de “dışa ve dünyaya bakış” olduğunu düşündüğüm için yabancı rakiplerini de öğrenmek istiyorum.

Dünya’da ilk 5’in arasına girmek

Metin Kar ve üç oğlunun bulunduğu söyleşide dünya genelindeki rakiplerini ve gelecek 10 yıla ilişkin hedefleri üzerine de söyleşiyi sürdürüyoruz. Bir üretici dünya genelinde rakiplerini ve özelliklerini bir çırpıda anlatıyorsa, çevre analizi yaptığını anlıyor; o üreticinin ciddiyetine ilişkin olumlu düşüncelerim pekişiyor. Kar Metal yöneticileri diyorlar ki: “Sektörümüzde en önde gelen üreticiler Japonya ve Almanya’da. Bu ülkelerin dışında İtalya, Çekya ve Tayvan’da da önemli üreticiler var. Sektörümüzde Türk üreticiler de hatırı sayılır bir konuma sahip. Çok daha fazla üretici var elbette ama ürünlerini Dünya genelinde gördüğümüz 70 kadar kalburüstü imalatçı var. Biz rakiplerine saygı duyan, onları iyi tanıyan ancak teknolojik olarak takip eden değil takip edilen bir konumda olmayı şiar edindik. Hedefimiz 2030 yılına kadar dünyadaki en önemli testere makinesi üreticisi olarak anılabilmek…”

Küresel rakiplerimizi takip ediyoruz

Belli ki Metin Kar ve oğulları yaptığı işi yerel ölçeklerin ötesinde, küresel boyutlarıyla gözlüyor, izliyor ve alternatif tepki stratejilerini geliştiriyorlar… Strateji geliştirmelerinin kanıtı da şu: “Sektörünüzde hangi eğilimler farklılık yaratıyor?” sorusuna zihinde netleştirdikleri yanıtlarını aniden veriyorlar: Birincisi, kesim parametreleri… Operatör yerine makinenin geçmesi, makinelerde yapay zeka kullanımı, İkincisi, testere ömrünün artırılması… Üçüncüsü, kesme hızı ve zaman kazancı… Dördüncüsü, malzeme yükleme ve boşaltma hızını, otomasyonunu ve güvenirliliğini artıran işlevlerin makinelere eklenmesi… Beşincisi de, enerji verimliliğini sürekli geliştirme…

Gelecek 10 yıl hedefleri 

Metin Kar ve oğulları Fatih, Semih ve Çetin ile söyleşimizde gelecek 10 yıl için neler planladıklarını da sorguluyoruz… Kurumsallaşma en önemli gündemleri. Bir başka hedefleri daha var: Yerelden küresele açılımı güçlendirmek… Müşteri ilişkilerini nicelikten niteliğe taşımak bir başka hedef… Ar-Ge çalışmalarının kapsamını ve niteliğini sürekli geliştirmek… Otonom uygulamaları yakından izleyerek, ayakta durmanın gerek şartı olan uyum yeteneklerini sürekli geliştirmek…

Metin Kar, ilkeli tutkuları olan bir insan… Makine üretiminin “özel alan” olduğunu düşünüyor; siyasi irade, bürokrasi, yerel seçilmiş yöneticiler, makine üreticileri STK ve medyanın sektörün özel yanını bilerek hedeflere katkı yapmasını önemsiyor. Makine üretimiyle ilgili bir seferberlik anlayışı gerektiğini düşünüyor. Yetişkin insan gücü sorununu bütün aktörlerin birlikte çözmesi gerektiğini güçlü biçimde vurguluyor. Üreticinin taşa, toprağa büyük kaynak ayırmasını ülkenin geleceği açısından olumlu bulmuyor; TOKİ benzeri bir kuruluşun fabrika yeri yaparak uygun kira bedeli ile sunmasının kaldıraç etkisi yapabileceğini savunuyor. İhracat yapan firmaların akredite olması, ülke imajını zedeleyen merdiven altı üreticilere fırsat verilmemesini öneriyor…

Tüm yazılarını göster