ROCHE Diagnostik Türkiye Genel Müdürü, Türkiye & Orta Asya ve Kafkas Ülkeleri Yönetim Merkezi Başkanı Burçak Çelik, COVID-19 sürecinde dünyada en çok odaklanılan alanları düşündü:
- Sağlık hizmeti altyapıları, tanı, tedavi ve aşı. Bu dönemde etkili tedavi için doğru tanının ne kadar önemli olduğu bir kez daha anlaşıldı.
Şirketinin adının anlamına odaklandı:
- “Diagnostik”, doktorun hastalığa tanı koyabilmesi için ihtiyaç duyduğu test çalışmalarının tamamıdır.
Detayını irdeledi:
-Kan, idrar gibi laboratuvar testlerinin yanı sıra MR, röntgen, endoskopi, kolonoskopi gibi vücut içi-dışı tüm testler “diagnostik” olarak tanımlanıyor.
Roche Diagnostik’in bu dönemde üstlendiği rol üzerinde durdu:
- Yeni tanı testleri ve tedavileri geliştirme sürecini daha da hızlandırmak adına kamu kuruluşlarıyla işbirlikleri yapıldı. Türkiye’de de Sağlık Bakanlığı, İlaç ve Tıbbı Cihaz Kurumu ve Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü ile yoğun iletişim içinde olundu.
Dünya ilaç devi Roche’un, “Diagnostik” adlı şirketini mart ayı sonlarında Mersin merkezli PMS Tıp Teknolojileri A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Güler’den gelen mesajla fark ettim.
PMS Tıp Teknolojileri’nin “tanı kiti” parçası ürettiği Roche Diagnostik’in Türkiye Genel Müdürü Burçak Çelik’le konuştum. Söze COVID-19’dan girdi:
-13 Mart’ta COVID-19’a neden olan SARSCoV- 2’yi tespit eden yüksek hacimli moleküler testimiz için “FDA Acil Kullanım” yetkisi aldık ve CE’yi kabul eden ülkelerde kullanıma sunduk.
3 Mayıs’ta da COVID-19 antikor testi için “FDA Acil Durum Kullanım İzni” aldıklarını belirtti:
- Antikor testi, hastanın SARS-CoV-2 virüsüne maruz kalıp kalmadığını ve virüse karşı antikor geliştirip geliştirmediğini belirlemeye yardımcı oluyor.
Cihazların Türkiye’ye ulaşmasına işaret etti:
- Mart ayında COVID-19’un aktif enfeksiyon durumunu saptayan PCR testimizi, “FDA Acil Kullanım Onayı” alındıktan 10 gün sonra Türkiye’de de kullanıma sunduk.
Antikor testi konusundaki adımlarını paylaştı:
- Mayıs ayında CE damgasını kabul eden pazarlarda kullanımına başlanan antikor testimizin de Türkiye’de kullanımı için hızla çalışmaya başladık.
Türkiye’de yakalanan başarıdan Roche Diagnostik’e pay çıkardı:
- Türkiye’deki sağlık sisteminin bu amansız salgın karşısında sergilediği başarıda yenilikçi tanı çözümlerine yapılan doğru ve akıllı yatırımların payı büyük.
Sağlık kuruluşlarına 3 farklı düzeyde danışmanlık sunduklarını kaydetti:
- Teknik danışmanlık, süreç danışmanlığı ve stratejik danışmanlık. Danışmanlık hizmetlerimiz “kan bankası, moleküler laboratuvar, patoloji laboratuvarı ve merkez laboratuvar”la sınırlı değil. “Numune alma, lojistik, hastabaşı servisleri, numune kabul” gibi alanları da kapsıyor.
Çelik’e sordum:
-Şirketinizin Türkiye’de üretime dönük yaklaşımı nasıl?
Şu yanıtı verdi:
-Roche olarak Türkiye’nin sağlık alanındaki potansiyeline inanıyoruz. Türkiye’de üretim tesisimiz yok ama ülkemize inovasyon ve bilimsel bilgi birikimi transferi için önemli adımlar atıyoruz.
Roche Diagnostik, Türkiye’nin potansiyeline üretim açısından da inansa iyi olmaz mı?
Mersin’deki PMS global ekibin iş ortaklarından biri
ROCHE Diagnostik Türkiye Genel Müdürü, Türkiye & Orta Asya ve Kafkas Ülkeleri Yönetim Merkezi Başkanı Burçak Çelik’e Mersin’deki PMS Tıp Teknolojileri A.Ş.’nin şirketle ilişkisini sordum, şu yanıtı verdi:
- PMS Tıp, SARS-COV-2 dahil belirli testlerimizin kullanımı için gerekli tek kullanımlık malzemeler üreten, global satın alma ekibimizin iş ortaklarından biri.
Ardından ABD ve Almanya’daki Ar- Ge merkezlerine dikkat çekti:
-ABD’de 6, Almanya’da 2 Ar-Ge merkezimiz var. Almanya Mannheim’deki tesisimiz 8 bini aşkın çalışanı ile dünyada 3’üncü büyük merkezimiz.
Türkiye pazarının Roche Diagnostik dünyasındaki yerini merak ettim, şöyle anlattı:
-Roche, Türkiye’de diagnostik alanında önemli bir yere sahip. Türkiye, Avrupa, Ortadoğu, Afrika & Latin Amerika bölgesinde yer alıyor. Bölgede her yıl büyüyen ve önemli katkı sağlayan ülkeler arasında bulunuyor.
Kısacası Türkiye, Roche Diagnostik’in hatırı sayılır pazarları arasında yer alıyor. Global ekip üzerinden tedarikçi olabildiği için PMS’yi kutlamak gerekiyor.
Malatya’da nüfusun yüzde 35’i obez
GEÇENLERDE Türkiye Obezite Araştırma Derneği’nin Suat Özyaprak moderatörlüğündeki “Obezite Sohbetleri”ne katıldım. Görüntülü platformdan Malatya’yı kapsayan sohbette İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Endokrinoloji Bilim Dalı Başkanı Prof. İbrahim Şahin başta olmak üzere, beslenme uzmanları yer aldı.
Malatyalı olan Prof. Şahin, şu saptamayı ortaya koydu:
- Malatya’da nüfusun yüzde 35’i obez…
Ardından sordu:
- Fazla kilo = obezite midir?
Yanıtı örnekle verdi:
- Rahmetli Naim Süleymanoğlu da boyuna göre kilolu idi. Ancak, obez değildi. Onda kas kütlesi söz konusuydu.
Şu noktaya dikkat çekti:
- Porsiyon küçültünce vücut kilo vermemek için direnir. Diyet ve egzersiz olursa, başarı yakalanır. Anlaşılan Malatya mutfağındaki 80’i aşkın bulgur köftesi, obezite riskini de yanında taşıyor…