Merkez Bankası’nın borçları diğer merkez bankaları ile yaptığı kısa vadeli swaplar nedeniyle yüzde 8,857 büyümüş. Özel sektörde içeriye yönelik üretim ve iş yapanlardan ürettiklerini satabilenler, talep esnekliği az olan mal satanların da sorun yok. Yüksek enflasyon onlara yardımcı oluyor.
Bir dönem ekonomi yönetiminde önemli görevlerde yer alan bir arkadaşım birikimlerinden de faydalanarak ekonomiye dair gelişmeleri izler, değerlendirmelerde bulunur, sorunları tespit eder ve çözüm önerileri geliştirir. Ve bunları bir not halinde arkadaşlarıyla paylaşır.
Her bir notunu okuduğumda “Keşke daha geniş kesime ulaşması için bunları bir gazetede ya da online bir mecrada yayımlasa“ derim.
Dostum son notunda önemli bir gelişmeye dikkat çekiyor. Türkiye ekonomisinde son dönemde sadece enflasyon değil borçların da hızla yükseldiğine işaret ediyor.
Toplam borçlar 16,5 trilyon lirayı geçmiş durumda. Özellikle 2022 yılının ilk dokuz ayında çok hızlı bir artış görüldü. Bu aşırı büyümenin iki ana nedeni var: İç borçlarda yüksek enflasyon, dış borçlarda ise hızla artan döviz kurları.
Yine dikkat çeken diğer bir gelişme 2017 sonrasında kamu borçlarındaki artışın özel kesim borçlarındaki artıştan daha fazla olması. Bu artışa liderliği Merkez Bankası yapmış. Merkez Bankası’nın borçları diğer merkez bankaları ile yaptığı kısa vadeli swaplar nedeniyle yüzde 8,857 büyümüş. Arkadaşım diyor ki; “2023 yılının en büyük dış borç sorunu, bunların ödenmesi ve/veya uzatılması olacak.“ Gerçekten de bu borçlar seçim sonrası oluşacak yeni ekonomi yönetiminin kucağına bırakılacak önemli bir yük olacak.
KİT’lerin özellikle BOTAŞ’ın borçları da bankalardan aldıkları kredilerin etkisiyle, son bir yılda çok büyümüş. Hazine’nin borç stoku ise enflasyon ve kur artışının etkisiyle 2017’den sonra ilk olarak 2021 yılında bir kat büyüyor.
Arkadaşım “Unutmayın bu borçları dar ve sabit gelirliler ödeyecek. Yüksek enflasyon bir yandan onların kendi gelirlerini eritir, satın alma güçlerini düşürürken, diğer taraftan bütçenin yüklerini ödemek zorunda kalıyorlar” diyor.
Özel sektör tarafında ise dış ticarete yönelik mal üreten, ihracat yapabilen şirketlerin borç geri ödemelerinde bir sorun görünmüyor. İçeriye yönelik üretim ve iş yapanlardan ürettiklerini satabilenler, talep esnekliği az olan mal satanların da sorun yok. Yüksek enflasyon onlara yardımcı oluyor. Ama “İhracat yapamayan, ürettiğini satmakta zorlanan özellikle KOBİ’ler ve diğerlerinin sorunu büyük.”