Reflasyon senaryosuna dönüş ve yeni zirveler

Serhat GÜRLEYEN GENİŞ AÇI

Dünya piyasaları yeniden reflasyon temasını fiyatlamaya başladı. Büyümenin güçlü, enflasyonun yüksek kalacağını öngören bu tema hisse senedini mükâfatlandırırken, sabit getirili tahvilleri cezalandırıyor.

Büyüme cephesinde bir sürpriz yok. Delta dalgasının gerilemesiyle birlikte Avrupa ve Amerika’da hizmet sektöründe açılma hızlanıyor. İmalat sanayinde tedarik sorunları nedeniyle duraklamalar yaşanabiliyor. Ancak talep cephesi güçlü kalmaya devam ediyor.

Enflasyon verileri beklentilerden daha yüksek geliyor. Gıda ve enerji fiyatlarındaki artış ve delta dalgasının gerilemesiyle birlikte hizmet fiyatlarındaki yükseliş manşet enflasyonu yükseltiyor.

Tahvil piyasasında enflasyondaki yükselişe rağmen bir panik havası yok. Merkez bankalarının enflasyondaki yükseliş karşısında faiz artırmakta aceleci olmayacaklarına duyulan güven tahvil piyasalarındaki satışları sınırlıyor. Verim eğrisinin kısa ve orta vadeli kısmı yükselirken, uzun vade geriliyor.

Büyümenin görece güçlü, enflasyonun inatçı ve yüksek olduğu mevcut konjonktür hisse senedi piyasalarını desteklemeye devam ediyor.

Ancak tüm gemileri yükselten bir alım dalgası söz konusu değil. Gelişmiş ülke borsaları ABD’nin öncülüğünde sene başından beri yüzde 20’nin üzerinde yükselirken, gelişmekte olan ülkeler Çin’deki satışların etkisiyle yükselişe sınırlı ve seçici olarak katılıyor.

Borsa İstanbul yükseliş dalgasına gecikmeli ve sınırlı katılan piyasalar arasında yer alıyor. Son bir ayda holding, bankalar öncülüğünde yaşanan hızlı yükselişle yeni zirve görüldü.

Ancak orta vadeli bakıldığında ortada bir kazanç yok. Pandemi dönemini iyi yönetmemize, ekonominin yüzde 9’un üzerinde bir hızla büyümesine ve şirket karlarının yüzde 50’nin üzerinde artmasına rağmen Borsa İstanbul’un sene başından beri getirisi yüzde 10 düzeyinde. MSCI Türkiye dolar bazında yüzde 19 kaybettirdi.

Türkiye’nin geride kalmasına neden olan ekonomi -politika dinamiklerinde kısa vadede bir değişiklik beklemiyoruz. Ancak dünya ile aramızdaki makasın önümüzdeki aylarda sınırlı oranda (yüzde 5 civarı) kapanmasını öngörüyoruz.

Şirket karlarının gücü, finansal baskılamadan kaçan yerleşik yatırımcının hisse senedine yönelmesi, yabancı yatırımcının banka ve holdingler gibi seçilmiş sektörlerde alım yapmaya başlaması Borsa İstanbul’daki yükseliş dalgasının devam etmesini ve yeni zirvelerin görülmesini sağlayabilir.

Tüm yazılarını göster