Büyüme rakamları benim için sürpriz olmadı. Yılbaşından beri aynı fikri paylaşıyorum. Bu yılın büyüme rakamı ne OECD ne de IMF'nin dediği kadar kötü olmayacak. Ancak iyi de olmayacak.
Yaka silktiğimiz 2019'a göre en fazla %1 ya da %1.5 daralarak bitireceğiz gibi gözüküyor. Ancak "V" şeklinde toparlanma sahiden gerçekleşirse, %0.5 büyüme ihtimalimiz de var. Tekrar hatırlatayım 2019 Türkiye için berbat bir seneydi. Dolayısıyla bu rakam pandeminin şartlarına bakılırsa olumlu, ama genel anlamda kötü. Eleştiri ya da yorum yaparken duyguları karıştırmamak lazım. Bu meseleyi daha çok konuşacağız ama önce piyasalara bakalım.
Fed Başkanı Powell'in geçen haftaki konuşması yatırımcıların aklını karıştırdı diyebilirim. Şöyle bir hatırlarsak; Pandeminin başından bugüne kadar takip ettiğimiz ayrıntılar bizi bazı sonuçlara sevk etmişti:
- Altın yükselecek
- Euro Dolara karşı değer kazanmaya devam edecek
- Fazla likidite ve düşük faizler sebebiyle hisse senetleri yükselecek
Geçen hafta Fed Başkanı’nın yaptığı konuşma bu önermelerle alakalı kısa vadeli soru işaretleri yarattı. ABD Başkanlık Seçimleri’ne kadar Fed'in daha fazla adım atmayacağına dair bir intiba oluşurken, borsalardaki rallinin yerini bir süreliğine hisse bazında bir harekete bırakacağına dair yorumlar seslendirilmeye başlandı.
Bugüne kadar teknoloji hisseleri ile yükselmekte olan gelişmiş ülke borsaları, sonbahar ve kış aylarında şu ana kadar kötü performans gösteren sektörlerle yola devam edebilir. Havayolu, seyahat, savunma ve havacılık, otomotiv sektörleri bunların başında geliyor. Özellikle, COVID-19'un aşısı bulununca bu beklentinin gerçekleşmesine kesin gözüyle bakılıyor.
"Bir bilene sormakta her zaman fayda var..."
Bu şartlar altında altının yurt dışındaki performansı da aynı şekilde sorgulanır hale geldi diyebilirim. Önceki yazılarımda arz ettiğim gibi uzmanlar 2000 doların üzerinde iki kez zirve yapan altının, teknik formasyona göre gerileme ihtimalinin yüksek olduğunu söylüyor. Eylülde tekrar canlı yayınlara başlayacağımız Sn. Dan Levent ile uzun uzun bu konuları konuştuk. Beklentilerin haricinde bazı gelişmelerin olabileceği konusunda kendisinden bilgi aldım.
Mesela, "gevşeyecek" diye beklediğimiz Altın, Powell'in konuşması ile sert bir dalgalanma yaşadı. Önce 1975 Doların üzerine çıktı, sonra da 1911 dolara kadar düştü. Birkaç saat içinde % 3'ten fazla bir hareket anlamına geliyor. Sonra da 1964 dolardan kapanış yaptı. Bu da % 3'e yakın yükseliş anlamına geliyor. Yurtdışındaki piyasalarda yatırım yapan bir Dostumuz bana telefon açıp "kıyamet kopuyor burada" diye espri yaptı.
Tam bu esnada, Türkiye'de gram altın 465 TL'ye yakınlaşmışken 450 TL'ye düştü ve ardından 463 TL seviyesinden kapanış yaptı. Dolar/TL'de bir kıpırdama olmadığı için, Türkiye'de %3'ten fazla gerileme ve %3'e yakın yükseliş gerçekleşmiş oldu. Daha önceki haftalarda düşük seviyelerde altın satın almış olanların "sat-al" yapması için piyasalar bir kez daha fırsat verdi diyebilirim. Şunu da ilave etmem gerekiyor %1'lik kambiyo vergisi dikkate alınsa bile ciddi bir kar demektir bu.
Bazı bankaların uygulamalarında alım-satım fiyatları tam olarak "ekran fiyatı" değil elbette. Bazı kişiler de kuyumcu ya da döviz bürosundan al-sat yapmaya çalışıyor. Oradaki fiyatlar "sandığa atmak" için uygun gibi. Kısa vadeli yatırım yapmak mümkün değil. Yatırımcıların altındaki dalgalanmalardan faydalanmak istedikleri zaman şikâyet ettikleri meseleler bunlar.
Diğer taraftan Türkiye'de döviz kurlarının kısa vadede yükselme ihtimalinin zayıf olduğunu söyleyen Dan Levent, "Doğu Akdeniz'deki gelişmeler elbette denklemi değiştirebilir" diyor. Yani yurtdışında altın düşerken, Türkiye’de döviz kurların sert bir yükselişi sebebiyle gram altın fiyatlarında ummadığımız bir artış meydana gelebilir. Bu durumda yatırımcıların bir yandan altının ons fiyatındaki gelişmeleri diğer yandan Dolar/TL'nin hareketini gözleyerek bir kez daha sat-al fırsatı yakalamaları mümkün.
Özetle, önümüzdeki günlerde trendlerde herhangi bir değişiklik olmasa da, piyasaların kısa vadede yönü belirsiz dalgalanmalarına şahit olabiliriz. Instagram ve Youtube yayınlarımızda bundan bahsedeceğiz.