Tam 90 yıldır, otomotiv, taşımacılık, mimarlık ve endüstriyel tasarımda dünyanın en ünlü kreatif stüdyosu olarak kabul edilen Torino Cambiano merkezli Pininfarina SpA, 1200’den fazla otomobil tasarlamış, 600’ü aşkın endüstriyel projeye imza atmıştı. Maserati, Alfa Romeo, Lancia, Fiat, General Motors markaları, Chery, Changfeng, Brilliance ve JAC gibi Çinli markalar, Daewoo ve Hyundai gibi Güney Koreliler, son olarak da Vietnamlı VinFast ve bizim TOGG ile ürün dizayn ve prototip geliştirme konularında tedarik sunmuştu.
2012 yılına kadar binlerce çalışanıyla İtalya’da Grugliasco, San Giorgio, Bario Cavanese ve İsveç’te Uddevalla tesislerinde, Cadillac, Ford ve Volvo gibi bir çok markanın özel niş modellerini de üretmişti.
Fakat, 2004 yılından itibaren dünyanın çeşitli noktalarındaki tasarım atölyelerinin masraflarını karşılayamayan ve Pininfarina ailesinin şirket hisselerini küresel gruplara satmaya başladığı kötü dönemi, 5 yıl önce Hintli Mahindra Grubu’na büyük pay verilmesiyle atlattı.
Aslında Carrozzeria Pinin Farina, 1930 yılında Pinin lakaplı Battista Farina tarafından kurulmuş, II. Dünya Savaşı sonrasının en ünlü spor otomobillerinin yapımcısı olmuş, 1952 yılından itibaren neredeyse tüm Ferrari’leri tasarlamış bir atölye idi.
Paolo Martin’den Scaglione, Fioravanti, Okuyama, Vermeersch, Bonzanigo gibi yüzlerce dünyaca ünlü tasarımcıya ev sahipliği yaparak hızlı trenler, otobüsler, tramvaylar, robotize toplu taşıma, uçaklar, tekneler, iç mimarlık ve dekorasyon, saat gibi ürünler ve grafik dizayn eserleri de ortaya çıkardılar…
Konumuz, elbette, 1961 yılında Farina’nın soyadının Pininfarina yapılması ya da kurucularının ismiyle Almanya’da Battista isminde 1900 beygir gücünde bir hiper elektrikli otomobil üretilmeye başlanması değil… Yeni İstanbul Havalimanı’mızda bir sanat eseri gibi duran İGA kontrol kulesine attıkları imza da değil!.. Hatta, Murat Günak’ın yerli otomobilimiz için Pininfarina’da kısaca misafir edilmiş olması hiç değil!.. VinFast’ın 2021 başında ABD’de de satacağı ilk elektrikli otomobil sürprizini Pininfarina’nın hazırladığından da bahsetmeyeceğim…
Geleceğin şehir, kara, hava ve deniz ulaşım modelleri üzerine geçtiğimiz hafta grubun endüstriyel tasarım başkan yardımcısı David Carvalho, satış pazarlama direktörü Giuseppe Bonollo ve Pininfarina’nın yeni ART birimi CEO’su Francesco Ortix ile yaptığım söyleşide AutonoMIA projesini öğrendim.
Malum, şu anda dünyadaki tüm otomotiv ve iletişim mühendisleri otonom sürüş için hızla çalışıyorlar… Fakat, çıkan sonuçların bir araya getirilmesi ve kullanıcı dostu yapılabilmesi, çok önemli. Yakın geleceğin teknolojileriyle Pininfarina’nın nerdeyse asırlık tasarım birikimi bir araya getirilerek, dijitalleşme, bağlanabilirlik, veri ve yapay zekanın mobilite kavramını yeniden tanımladığı zamanlara doğru kavramlaştırma keşiflerine başlanmış. Kendi başına yani kendimizin sürmediği araçlarda sürüş deneyiminin nasıl olacağına dair öngörü çalışmaları yapılırken, artık araç içindeki herkesin sadece yolcu olarak sanal zeka ve 5G’den ne şekilde faydalanacakları araştırılıyor. Pininfarina ART grubunun hazırladığı uygulama prototipinde çok sayıda hareket ve ses sensörüyle donatılmış aracın içindekiler hiç bir şeye dokunmadan tüm sürüş, yön ve eğlence komutlarını verebiliyor, robotize araç da karmaşık trafikte bile zamanında ve güvenle hedefe ulaşmayı başarıyor. İnsan öğesinin merkeze alındığı bu geleceğin otomobillerinde kullanılacak platformdaki tüm UX/UI elektronik alt sistem teknolojileri ve yazılımları da kendilerine ait.
Duyarlı, aktif ve çoklu sensörlü kullanıcı arayüzü, dinamik dijital trimler, doğal etkileşim yoluyla algılayıcı arabirimler, araç içinde geçirilen sürenin aile, eğlence veya iş için daha iyi kullanılması, gelişmiş erişilebilirlik ve güvenlik, AutonoMIA’nın amaçları…
Bu temel konseptin, Pininfarina ile çalışan tüm üreticilere onların istedikleri ihtiyaç ve yapılara göre modifiye edilerek, özgünleştirilerek, geliştirileceği de belirtildi.
Yani, buradan da anlayacağımız gibi, Pininfarina, geçmişte olduğu gibi her bir proje için ayrı bir kreatif tasarım ve mühendislik yapıyor... Başkalarına sundukları bir işi, herkesin zannettiği gibi, biraz törpüleyerek başka bir markaya satmıyor!..